CHP’Lİ NERMİN YILDIRIM KARA: MALİ MÜŞAVİRLER TEKNİK VE HUKUKİ İYİLEŞTİRMELER İSTİYOR!

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili ve TBMM Katip Üyesi Nermin Yıldırım Kara, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerin mesleki taleplerine ilişkin yazılı bir basın açıklamasında bulundu.

Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirlerin ekonomik yaşamın önemli bir bileşeni olduğunu hatırlatarak sözlerine başlayan CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara şu görüşleri dile getirdi:

 “Meslek örgütümüz TÜRMOB, Türkiye’deki serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavir sayısının toplam 134 bin kişiye ulaştığını açıkladı. Bu 134 bin meslektaşımız, sürekli sözü edilen ‘ekonominin çarkları’nı çeviren kişiler olarak, ekonomimizin omurgasını, sinir sistemini oluşturuyorlar. İşletme, yurttaş ve devlet arasında bir köprü kuruyorlar. Ancak hemen hemen her meslek grubunun başına geldiği gibi, meclisin son aylardaki çalışma tarzı ve gündemi, meslektaşlarımızın taleplerini duyurabilmeleri için elverişli bir ortam yaratmamıştır.

Bu talepler, teknik ve mevzuata ilişkin önemli değişiklikler gerektiriyor. Serbest meslek mensupları arasında uygulanan KDV farkının kaldırılması bunlardan bir tanesidir. Yapılan herhangi bir işlem karşılığında fatura kesildiğinde, mali müşavirler yüzde 20 gibi yüksek bir oranda KDV’yle karşılaşıyor ancak örneğin doktorlarda bu oran yüzde 10 seviyesinde. Mali müşavirlerin ödediği KDV’nin oran olarak düşürülmesi gerekiyor çünkü böyle bir fark uygulanmasının mantığı ya da yararı yok.

Özellikle beyannamelerin verilmesinde, dini ve milli bayramların beyan verme süresine eklenmesi talebi uzun zamandır dile getiriliyordu. Örneğin bu yıl, haziran ayı başında bir bayram süreci vardı; bu takvime göre 6’sında ya da 7’sinde beyan verilmesi doğru da mümkün de değildi. Beyan sürelerinin bu gibi durumlarda son gün açıklanmasının önüne geçmek, ‘Nasıl olsa uzatma verilecek’ alışkanlığının önünün alınması gerekir. Bunun için beyan süreleri, bayramlar göz önüne alınarak, baştan belirlenmeli.

Teknik düzenlemeye en çok ihtiyaç duyulan alan, Gelir İdaresi Başkanlığının altyapısı üzerinden verilen hizmetler. Her vergi mükellefi e-Fatura’ya entegre değil ve özellikle ay sonunda, e-Devlet üzerinden fatura keserken, kullanılan uygulamalar, sistemler ya çöküyor ya da yavaş işliyor. Bir faturanın sistemde sorgulandığı halde görülmemesi, onun işlenememesi demek; işleyemediğiniz fatura yüzünden de vergi dairesi, mali müşavir olarak sizi ifade vermeye çağırıyor. Bu ve benzeri olumsuzlukları yaşamamak için özellikle GİB altyapısında ve diğer muhasebe araçlarında kapsamlı bir iyileştirme ve geliştirme yapılmasına ihtiyacımız var.

Vergi mükellefleri, aralarında bir anlaşmazlık olduğunda yargıya başvuruyor ve bir arabulucu süreci başlıyor. Meslek örgütlerimiz, arabuluculuk yetkisinin mali müşavirlere verilmesi gerektiğini ifade ediyor. Mükellefler arasında bir anlaşmazlığın sebeplerini ve olası çözüm yöntemlerini, mali müşavirlerin daha doğru değerlendirebileceğini, aynı zamanda meslektaşlarımıza bir ek gelir kaynağı yaratılacağını düşünüyoruz.

Meslektaşlarımız arasında haksız rekabete ve kazanç kayıplarına yol açan bir sorunun çözülmesi için kalite hizmet standartlarının bakanlık tarafından uygulanması gerekiyor. Mali müşavirlere verilecekleri hizmet tarifesi için belirli bir tarife hazırlanıyor. Örneğin bünyesinde üç sigortalının bulunduğu bir limited şirkete iş yaptığınızda, TÜRMOB’un işlemler için belirlediği ücret sınırı 15 bin lira. Fakat bir muhasebeci mali müşavir bu fiyattan işlem yaparken, vergi mükellefi başka bir yerle pazarlık ederek bu fiyatı istediği kadar düşürüp 7 bin liradan anlaşabiliyor. Bu fiyat kırmanın bir yaptırımı yok ancak hem gelir kayıplarına hem de meslek içi dayanışmanın zayıflamasına yol açıyor. Kalite standartlarının dikkatli biçimde uygulanmasının, bu olumsuzlukları gidereceği kanaatindeyiz.

Pratikte uygulanabilir, meslektaşlarımızın taleplerine uygun bir mali takvim belirlenmesi, bunun altyapısının hazırlanması ve mali müşavirlere yeşil pasaport hakkı tanınması da meslek örgütlerimizin ve meslektaşlarımızın talepleri arasındadır. Bu taleplerin, özellikle de teknik ve hukuki düzenlemelerin meslektaşlarımızın çalışma koşullarını iyileştireceğine ve refahını artıracağına inanıyoruz.”