10 Ağustos 2025 tarihinde başlayan tarihi kentimiz İSSOS çalışmalarının tanıtımı, çalışmalar hakkında bilgiler, etkinlikler 15 Ağustos 2025 tarihleri arasında gerçekleşti.
Proje 2022 yılında Doç. Dr. Banu Özdilek’in bilimsel danışmanlığında ve Kültür ve Turizm Bakanlığı adına başlatılan arkeolojik kazı ve araştırmaların temelleri üzerine inşa edilmiştir. 2025 yılından itibaren kazılar, Mustafa Kemal Üniversitesi adına doğrudan Banu Özdilek’in başkanlığında devam etmiştir. Bu çalışmalar Türkiye’nin arkeolojik mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu çalışmalarda İSSOS Tarihi kentte neler ortaya çıkarıldı: Su kemerleri, Bazilike Kilise, Ortaçağ Mezarlığı, Temple, Artemis Hamamı, Roma Sütünlu Cadde, Meclis Salonu, Meclis Müzik Salonu, Roma Tiyatrosu, gibi tarihi yerler ortaya çıkarıldı ve halen kazılar devam ediyor.
İSSOS, M.Ö. 333 Yılında Büyük İskender’in Pers Kralı 111.Darius’i yendiği İSSOS savaşına sahne olmuştur. Roma döneminde ise Cicero ve Pompeius, bölgeyi Kilikla korsanlarından temizlemek amacıyla Epiphanela’yı yeniden yapılandırmıştır.
İSSOS TARİHİ KENTİN DUYURULMASI İÇİN SEMPOZYUM DÜZENLENDİ.
14-15 Ağustos tarihlerinde Erzin Kültür Merkezinde düzenlenen İSSOS Araştırmaları adlı SEMPOZYUM ; Arkeoloji, Kültürel Miras, Mimarlık-Koruma-Arkeometre, Sanat Tarihi, Eski Çağ Tarih, Halk Bilimi-Gastronomi-Turizm olmak üzeri altı oturum şeklinde gerçekleşti.
Açılış ve birinci oturumda Kazı başkanı Doç.Dr. Banu Özdilek, Erzin Belediye Başkanı Ökkeş Elmas ,Erzin Kaymakamı Onur Özaydın, MKÜ Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren Sempozyumda konuşma yaptılar.
Doç.Dr. Banu Özdilek (Kazı Başkanı)
Burada sadece arkeoloji değil, aynı zamanda akademik disiplinler çalışması, yerel halk ile işbirliği içinde değerli katılımcılarla birlikte yaşatacağız. İSSOS En iyi korunmuş antik kentlerden bir tanesidir. Sahip olduğumuz bu zenginlik kültürel katmanlarda kendini gösterir. Cumhuriyet, Osmanlı döneminden İSSOS’da çağlar öncesinden bir yerleşim söz konusudur. Antik kent dünyaca ünlü mozaikleriyle, oldukça dikkat çeken bir yerleşimdir. 2022 yılından bu yana T.C. Turizm ve Kültür Bakanlığı, Kültür varlıkları genel müdürlüğü, Hatay arkeoloji müzesi, Erzin’li işadamlarının desteğiyle, yaklaşık 1 milyon lirayı aşan bütçesi ile kazılara devam ediyoruz.
Ökkeş Elmas (Erzin Belediye Başkanı)
Bu uluslararası sempozyumda birçok bilim insanını burada ağırlıyoruz. Onları burada görmekte çok mutlu etti. Daha birçok sempozyumlarda olacağız, onlar da Erzin’i çok seveceklerdir. Biz de ona iyi bir ev sahipliği yapacağımıza inanıyoruz. Biz çocukluğumuzdan beri İSSOS olarak biliyoruz ve ondan vazgeçmek istemiyoruz ama bilimsel anlamda Epiphaneıa olduğundan ikisini birden kullanacağız. İSSOS’dan başlayarak kullanmak bizi daha çok mutlu ediyor. Biz yıllardır İSSOS kentinin değerini bilemedik, daha yeni, yeni değerini biliyoruz, burada yıllardır bir çok çalışma ve kazılar yapıldı, bu tür bilimsel kazılar çok yavaş ilerliyor, bu tarihi kenti dünya’ya, Türkiye’ye ve hatta Erzinlilere bile anlatamadık. Banu Hoca’nın çalışması ile çok güzel bir aşamaya geçmiştir.
Onur Özaydın (Erzin Kaymakamı)
Turizm için kaynak aktarmak çok önemli ve İSSOS içinde daha önemlidir. Zaten bu sempozyumun adı da “Göbekli Tepeden-İSSOS’a” diye ana başlığımız vardır. Kazıların ortaya çıkardığını gördükçe, bu kazıların en az Göbekli Tepe kadar ses getireceğini düşünüyorum. Aynı zamanda Hatay Valiliğinin yürüttüğü Işık Projesi de Erzinli çocuklara arkeoloji kültürü verilmesi amacını taşıyordu. Çocuklarımız kazı alanlarını gezdiler ve çok etkilendiler ve heyecanlandılar. Kazı ekibimiz çok çalışıyorlar, çocuklara önemli tarihi kent bilgisi vermişler onlara ayrıca onlara çok, çok teşekkür ediyorum. Kazı yavaş ilerliyor ama kazının ortaya çıkardığını gördükçe insanların bakış açısı değişiyor. Duvarlarımızı İSSOS Antik Kent su kemerlerinden alarak süsledik, Erzin’e gelen insanlar bunlara hayran kaldıklarını belirtiyorlar. Erzinliler bir şekilde bu değerlere sahip çıkacaklardır.
Prof.Dr. Veysel Eren (Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü)
Uluslararası İSSOS Sempozyumda bir araya gelmekten son derece mutluyum. Bu sempozyum arkeolojik buluşma değil, kültürel mirasımızın korunması, akademik işbirliğinin güçlendirilmesi, yerel ile küresel dayanışmanın en güzel örneklerindendir. MKÜ olarak özellikle rektörlüğüm döneminde temel vizyonumuz, şehirle ve toplumla buluşturmak olmuştur. Bizim bir kafemiz var yeni kurduk, bilim kafesi kurduk, bilim insanları ile bilime ilgi duyan insanlarımızı bir araya getirmeye çalışıyoruz. Bilimsel bilgiyi toplumun anlayacağı dile dönüştürmeyi hedefliyoruz. Bu kazı çalışması da biraz odur, arkeoloji normalde biraz hem mistik, hem bilimsel, yani toplumun çok yakın olduğu bir alan değil, tarihi eserler ve tarihi miraslarda böyledir. Bu sürekli gelişen durum ve tarih biraz daha aydınlanıyor. Bizden önce insanların ne yediği, ne içtiği, ne ürettiği, ne tür ticaret yaptığı, nasıl yaşadığı, kültürü, sanatı, yönetim biçimi, yeme alışkanlıkları, aklınıza ne geliyorsa her şeyi arkeolojik kazılardan öğreniyoruz. Üniversite olarak birçok yerde kazı yapıyoruz. Sadece İSSOS’da kazıları yapmıyoruz. İşte AÇÇANA’da kazılar yapıyoruz, bölüm başkanımız Hatice hoca hipodorum’da kazılar yapıyor, Çiğdem Hocamız Antalya Antik kentte kazılar yapıyor, dolaysıyla hocalarımızın her biri kazı alanlarında kazı başkanlıkları yapıyorlar, bunlar sabır isteyen işler ve iğne ile kuyu kazıyorsunuz. Biz den önce Avrupalılar gelmişler buralarda vahşi kazı yapmışlar, değerli olan tarihi mirasları çalıp, götürmüşler. İletişim Bakanlığımız bu konularda çalışmalar yapmaktadır.
HÜSEYİN GÜLER
ERZİN







