KISA KISA GÜNCEL ve ÖZNEL DEĞERLENDİRMELERİMİZ
- 27.07.2020
- KISA KISA GÜNCEL ve ÖZNEL DEĞERLENDİRMELERİMİZ için yorumlar kapalı
- 527 kez okundu
Ayasofya Meselesi: Ayasofya çok yönlü yanlışlıklar karmaşasıdır. Yüzyıllar boyu işin içinden çıkılamaz düzeyde bir karmaşalar yığınıdır. Birincisi. Danıştay’ın aldığı Ayasofya kararının hukuki ve doğru bir karar olduğunu söyleyene iktidarın çevresinden bazı kişiler dışında görmedim ve duymadım. Danıştay’ın aldığı karar Türk hukukuna hiç uymamaktadır. 1934 çıkarılan bir hükümet kararnamesi 2020 yılında iptal edilemez. Bu konuda açılmış davalar var onlar da ret edilmiş ve kesinleşmiştir. Davanın öncelikle süre aşımından ve kesin hükümden ret edilmesi gerekirdi. Deniliyor. Davanın kabul edilmesi en hafif deyimi ile bir hukuk gafletidir. Ayasofya’nın cami olarak kullanıma açılması Türk Milletinin dertlerinden hiç birine deva olmaz.
Lozan Meselesi: Lozan Türk milliyetçilerinin ölmez bir şaheseri ve zaferidir. O zaman diyeceksiniz ki. Milliyetçilik nedir? TDK sözlüğüne bakalım ve yazalım:
Milliyetçilik: Maddi ve manevi açılardan ülkenin çıkarlarını her şeyin üstünde tutma anlayışı. Ulusçuluk ( TDK Türkçe Sözlük S 1684)
Milliyetçilik ülkenin çıkarları her şeyin üstünde tutmak ise, paramızın her gün biraz daha ezilmesi ve bir gram altının 418 Milyon TL ye tırmanması döviz fiyatlarının tavanlarda yerleşmesi bir türlü aşağıya inmemesi her şeyden evvel milliyetçilerin en baş konusudur. Ondan sonra Milli gelirimizin artması Türkiye’nin demir ağlarla örülmesi fabrika bacaları ile donatılması ve tam ulus egemenliği ve tam bağımsızlık gibi konulara LOZAN la kavuştuğumuz için. LOZAN bir Ulusal Kurtuluş Zaferi’mizin tescilini sağlayan siyasal bir ulusal zaferdir. Türk milleti Lozan ile elde ettiği hakların sonuna kadar bekçisi ve savunucusu olmaya devam edecektir. Lozan karşıtları Türk milletinin de karşıtlarıdır.
YAŞ kararları: YAŞ ( Yüksek Askeri Şura) kararları geleneksel karaların ölçülerini taşımıyor. Bir defa YAŞ da 4 asker var gerisi sivil. Bizim bildiğimiz YAŞ da Başbakan ve MSB dışında herkes askerdi. Donanma Komutanı ve Ordu Komutanları da YAŞ üyesi idiler. Doğrusu eski, şeklidir. Bu şekil ise yanlıştır. Ordumuzun sorunlarını dile getirecek ve çözümleri de belirleyecek uzmanları da YAŞ üyesi olmalıdırlar. Bu şekildeki bir YAŞ’ dan Türk milletinin beklentilerine cevap verecek kararlar çıkmaz. YAŞ bir defa 45 dakikada bitirilecek bir iş değildir. Ordumuzun en temel iki meselesi yine ele alınmamıştır.
Birincisi Ordumuzun hala hastanesi ve askeri doktorluk teşkilatı yoktur.
İkincisi disiplini sağlayacak hukuk örgütünden mahrumiyeti devam etmektedir.
Bu iki ana eksik yeniden kurulmadan ordumuzun yaraları sarılmış olmaz. Düşmana karşı caydırıcılık görevini, yapamaz.
Son çıkarılan Askerlik Kanunu ile askerlik süresi 6 Aya indirilmiştir. 6 ayda bir askere hiçbir dalda tam olarak yurt savunması eğitimi verilemez. Çözüm askerlik süresinin en az 18 aya ve daha doğrusu 24 aya yeniden çıkarılmasıdır. Ordumuzun okulları tekrar açılmak zorundadır. Bu konuda içimiz doludur. Daha fazla yazabiliriz. Ama bu gün atalarımıza uyalım onlar diyor ki: “Söz gümüşse sükût altındır”.
Op. Dr. Aytekin Ertuğrul
draertugrul@hotmail.com
- 10 Kasım Atatürk’ün Ölüm Günü Değildir. - 9 Kasım 2024
- İyiye Doğruya ve Güzele Gitmiyoruz. - 7 Temmuz 2024
- Diyanet İşleri Başkanımız Hak. - 7 Temmuz 2024
- CHP Yılmaz Özdil’i Davet Etmez. - 7 Temmuz 2024
- Deniz Gezmiş ve Arkadaşları Hakkında - 6 Mayıs 2024
- Anayasamız değiştirilmelidir. Hem de Çok acil - 30 Nisan 2024
- Yüce Dinimiz Müslümanlık Yolumuzu Aydınlatıyor - 25 Mart 2024
- Çanakkale Destanı ve Türk Milletinin Seçimi - 17 Mart 2024
- ZAM+ Enflasyon Nedir? - 18 Şubat 2024
- STK ların Ücret Talepleri Oynanan Oyuna Uygundur - 5 Şubat 2024