TÖB-SEN Başkanı Deniz Ezer: Halk için eğitim istiyoruz, Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalıdır!
Tüm Öğretmenler Birliği Sendikası Başkanı Deniz Ezer, Halk için eğitim istediklerini ve eğitimde fırsat eşitliği sağlanması gerektiğini savundu.
Yürütme Kurulu adına Basın açıklaması yapan Başkan Deniz Ezer, Korona Virüs salgınında eğitimde var olan eşitsizliğin derinleştiğinin altını çizerek şu ifadelere yer verdi:
“Salgın süreci ile birlikte eğitimde var olan eşitsizlikler derinleşmiştir. Salgın riskine karşı uzaktan eğitime geçilmesi ile kamusal bir hizmet olan ve her çocuğun eşit bir şekilde faydalanması gereken eğitim hakkına ulaşmak güçleşmiştir. Özellikle düşük gelirli ve yoksul aile çocukları ile mevsimlik tarım işçiliği yapan çocuklar normal koşullarda bile eğitim olanaklarından yeterince yararlanamazken, uzaktan eğitim ile birlikte her çocuğun ulaşabileceği bilgisayar, internet gibi teknolojik araçlarının olmaması, çocukların eğitim sisteminden dışlanmalarına yol açmıştır.
Türkiye’de kırsal nüfusun oranı %25 , bu demek oluyor ki 22 milyon insan yaklaşık 6 milyon öğrenci. Tablet dağıtılmasına karşı değiliz ancak internetsiz köylere beldelere evlere tablet dağıtmak bize Tunceli’de susuz köye çamaşır makinası dağıtılmasını hatırlattı.
Kırsal ve beldelerin demografik yapısı aile yapısı göz önüne alınarak çalışmalar yapılmalıdır. Kırsalda çok çocuklu ailelerin evinde her çocuğun odası yok ve bir TV varken EBA TV nasıl verimli takip edilecektir ?
Ayrıca bugüne kadar geçen sürede, EBA sisteminde yaşanan teknik sorular, eğitim programının içeriğinin bir plan ve program içerisinde yürütülmemesi, ders program ve içeriklerinin yeterli olmaması gibi yaşanan temel sorunlara çözüm üretilememiş, EBA’nın teknik altyapısı güçlendirilmemiş, uzaktan eğitime erişim sorunu da çözülmemiştir. Salgın sürecinin uzun süreceği göz önüne alındığında, çocukların nitelikli bir eğitimi eşit şekilde alması sağlanmalıdır. Eğitime ayrılan bütçe payı arttırılmalı ve çocukların uzaktan eğitme katılması yönünde gerekli çalışmaların acilen hayata geçirilmesi ve altyapı hazırlanmalıdır. Çocukların başta bilgisayar ve internet gibi teknolojik ihtiyaçları temin edilerek uzaktan eğitim sistemine erişimi sağlanmalıdır. Uzaktan eğitim sisteminden kaynaklı sorunlar yeniden planlanarak tüm çocuklara eğitimde fırsat eşitliği verilmelidir.
TALEPLERİMİZ :
1-Bütçeden eğitime ayrılan payın artırılması
2-Özel okullara uygulanan devlet teşviklerinin kaldırılarak bu teşviklerin devlet okullarına aktarılması
3-Sınıflarda öğrenci mevcudunun 24 ile sınırlandırılması ve bunun için en az 100 bin atama yapılması
4-Ülke genelinde Döner Sermaye İşletmesi olan okullardaki saymanlıklar 1073’den 484’e indirilerek 589 sayman aniden görevlerinden olmuş ve tazminat kaybına uğramıştır. Döner sermaye işletmelerinde şu anda okullarda büyük aksamalar vardır. Uygulamanın derhal kaldırılması
5-Eğitim ile ilgili çalışmaların her kademesinde Eğitim çalışanlarının örgütleri aracılığı ile karar sürecine katılması
6-Kamu görevlileri sendika yasasındaki Toplu Görüşme maddesinin Toplu sözleşme şeklinde değiştirilmesi ve Grev hakkının tanınması
7-IMF’in ve Dünya Bankası programlarından vazgeçilerek Halk İçin, Halktan Yana bütçe hazırlanması
8-Bütün köylere gezici internet aracı ve tablet
9.Okul Öncesi Öğretmenleri bakıcı değildir,
KREŞ EBEVEYN VE ÇOCUK HAKKIDIR! HER İŞ YERİNE KREŞ!
Okul öncesi kurumların açılması kesinlikle büyük hatadır .Eğitimin önemi ile savunulan bu durum başta kronik hastalığı olan okul öncesi öğretmenleri olmak üzere bir çok kişiye zarar verecek .Yüz yüze eğitimin olmaması bir çok fırsat eşitsizliği yaratacak. İlk günden itibaren kamuoyuna yaptığımız açıklamalarda gerekli çalışmaların yapılması yönünde taleplerimizi ilettik .İnanıyoruz ki bütün öğretmenler yüz yüze eğitimi istiyor lakin somut şartlar yüz yüze Eğitimi mümkün kılmıyor. Çocuk bakımı sadece kadınların değil ebeveynlerin ortak sorumluluğudur. Bu nedenle kreş ve ebeveyn haklarının düzenlenmesine ilişkin tartışmaların yalnızca kadınlar üzerinden yürütülmesine itiraz ediyoruz. Bu konuda sorumlu bireyler olarak; yaşamın her alanında eşitlik, çocuk bakımında ortak sorumluluk diyor; her yerde her çocuğa uygun kreş istiyoruz. Çocuk bakım hizmetlerine ilişkin konularda ayrımcılığın her türlü biçiminin ortadan kaldırılması gerektiğini dikkate alarak; Her çocuğa, düzenlemesi devlet tarafından üstlenilecek olan, eşdeğer özelliklere sahip, nitelikli ve denetlenebilir, ücretsiz, ulaşılabilir, güvenli ve 7/24 açık olan KREŞLER İSTİYORUZ!
EN TEMEL HAK ŞÜPHESİZ “ YAŞAMA HAKKIDIR “
EĞİTİM HAKKI BİRİNCİ KUŞAK HAKLAR OLARAK TANIMLANAN HAKLARDAN BİRİDİR VE ŞARTSIZ SAHİP OLUNMASI GEREKİR.
BUNUN YANINDA EN TEMEL HAK ŞÜPHESİZ “ YAŞAMA HAKKIDIR “ DOLAYISIYLA EĞİTİM HAKKI NE DENLİ ÖNEMLİ OLURSA OLSUN YAŞAMA HAKKINDAN BİR ADIM SONRA GELİR .
Tüm kamu kurumlarında;7/24 açık, ücretsiz, ulaşılabilir, Yarım gün değil, tam gün nitelikli eğitim ve bakım hizmeti sunan, Çalışan Kadınların Değil, Çalışanların Çocukları için, Denetimi bakanlık tarafından yapılan bağımsız Kreşler açılması zorunluluğu getirilmelidir. Dönüşümsüz ebeveyn izni hayata geçirilmelidir. Doğum izinleri yeniden düzenlenmelidir. Kadınlar için doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra 16 hafta olmak üzere en az 24 hafta doğum izni sağlanmalıdır. Yarım zamanlı istihdamdan vazgeçilmeli, tüm kamu çalışanları için tam zamanlı ve güvenceli istihdamın koşulları sağlanmalıdır.