ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRINDA BARİ OLSUN!
Asgari ücret görüşmeleri sürerken, asgari ücretle çalışan ve yaşamlarını sürdürmeye çalışan emekçilerle görüştük. Asgari ücretin bu kadar çok tartışılmasından rahatsızlar, zaten kanadı yolunmuş kuş misali bir ücret aldıklarını ve işveren ve hükümetin bu konuda biraz esnek davranmasını istiyorlar. Günlerce tartışacakları ve tartıştıkları ücret “bizim ve çocuklarımız için zorunlu ihtiyaçlardır” diyerek, sitem ediyorlar.
Serpil Sözer, iki çocuk annesi ve işyerinde tam,tamına 21 yıldır çalışmaktadır. Aldığı ücret 2200 liradır. “ 2 Çocuk annesiyim, bu iş yerinde 21 yıldır çalışmaktayım. Biz hükümetten, işverenlerden çok fazla bir şey istemiyoruz, asgari ücretin açlık sınırının biraz üzerinde hatta açlık sınırında olmasını talep ediyoruz. Bunun altındaki verilecek ücretler bizim yoksulluğumuzun, devamını istemektir. Kredi ödüyoruz, çocuklarımızın masrafları var, elektrik, su, yol kiraları derken, aldığımız ücret bizim yaşamamızın devamını sağlayacak miktarda değildir. Yani 2800 olmasını isterim.” Diyor.
Nuran Şirinoğlu ve Özlem Aslan Barkodlama şirketinde çalışıyorlar, önce haber için bize zarar gelir mi? Diye sorduktan sonra, asgari ücret konusundaki düşüncelerini anlatıyorlar. Nuran Şirinoğlu “ İşe yeni başladık, işimiz var diye seviniyoruz. Şu anda 2200 lira aylık alıyorum, giderlerim ise 4 bin liradır. Annem, babam ve kardeşlerim var, onlara bakmak zorundayım. Onların masraflarını karşılamak kolay değildir. Asgari ücretin 3 bin lira olmasını istiyoruz. Bu ücret öyle fazla bir ücret değildir, neden bu kadar düşünüyorlar, anlamıyoruz? Biz genciz, önümüzde bir sürü yaşam bulunuyor, gençlerimiz için yaşamlarını sürdürecek, geleceklerini hazırlayacak bir ücreti çok mu görüyorlar? Diyor. Özlem Aslan’da gençlere önem verilmediğini ve kendilerini üzdüklerini belirterek, şunları söyledi. “ Yani ben ev kirası vereceğim, elektrik, su ve zorunlu ihtiyaçlarımızı karşılayacak bir ücreti bize çok görecekler, bizlerin hiç sosyal hayatı olmayacak mı? Hem devletimizden hem de işverenlerimizden bizim insan gibi yaşayacak bir asgari ücret bekliyoruz.” Yalçın Orbay bir taraftan işini yaparken, bir taraftan sorularımızı cevaplıyor, aman iş veren sorun çıkarmasın, diyor. “ Öncelikle belirteyim asgari ücret en az 3 bin lira olmalıdır. Bunun altındaki bir ücret yine bizi açlığa ve yoksulluğa mahkum etmektir. Bizler gençleriz, evleneceğiz, ev kuracağız, çocuklarımız olacak ve bunlar için bu verilen ücretler karşılar mı? Diye devletimize, işverenlerimize soruyorum. Bizim bir kenarda kötü günlerimiz için üç-beş kuruşumuz olmasın mı? Yani biz asgari ücretle çalışanlar öyle fazla bir talebimiz yoktur. Bu ücreti verecekler fazla düşünmesinler, fazla tartışmasınlar ve versinler diye düşünüyorum.”
Kaya Yalçın evli ve iki çocuğu bulunuyor. Kirada oturmaktadır. Bir inşaat şirketinde asgari ücretli işçi olarak çalışmaktadır. Eline geçen para ise 2350 liradır, ücretin geçinmelerine yetmesini bırak, borçlarını dahi karşılayamadığını söylemektedir. “Maaşımız elimize geçmeden erimektedir. Ev kirası, elektrik, su, yol parası derken zor bela yaşamamıza yetecek bir miktar karnımızı doyuracak para kalmaktadır. Yani biz hakkımızdan fazla bir ücret talebimiz yoktur. Çalışmadığımız bir işin karşılığı olan parayı da talep etmiyoruz. Asgari ücretin 3000 liranın altında olması emekçilere ayıp olur, her türlü üretimi, taşımacılığı, hizmeti bizler yapıyoruz. Bari karnımızı doyuracak bir ücret ödensin istiyoruz, çok mu bir para talebidir”
HÜSEYİN GÜLER