Atayurt Gazetesi -
$ DOLAR → Alış: / Satış:
€ EURO → Alış: / Satış:

TMMOB Hatay İKK Dönem Sözcüsü Ufuk Akdeniz: Yaşamı savunalım, İş cinayetlerini durduralım!

TMMOB Hatay İKK Dönem Sözcüsü Ufuk Akdeniz: Yaşamı savunalım, İş cinayetlerini durduralım!
  • 02.03.2022
  • TMMOB Hatay İKK Dönem Sözcüsü Ufuk Akdeniz: Yaşamı savunalım, İş cinayetlerini durduralım! için yorumlar kapalı
  • 517 kez okundu

TMMOB Hatay İKK Dönem Sözcüsü Ufuk Akdeniz, 3 Mart iş cinayetleri gününde, iş cinayetlerinin durdurulması talebinde bulundu.

3 Mart tarihinin TMMOB tarafından Zonguldak Kozlu’da yaşanan ve 263 madencinin yaşamını yitirdiği 1992 yılındaki maden kazası sonrasında “İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” olarak ilan edildiğini hatırlatan Ufuk Akdeniz, “Bizler, her 3 Mart’ta olduğu gibi bugün de iş cinayetleri ile mücadele etmek için sesimizi yükseltiyoruz” dedi.

Yaptığı Basın açıklamasında, 20 yıllık AKP iktidarı dönemi boyunca toplu işçi ölümlerinin tarihin en yüksek sayılarına ulaştığını ve  20 yılda 28 binin üzerinde kişinin işyerlerinde hayatını kaybettiklerine dikkat çeken Ufuk Akdeniz, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bitmek bilmeyen salgın, art arda yaşanan afetler ve tüm acımasızlığıyla devam eden savaşın gölgesi altında geçirdiğimiz bu günler, insan sağlığının ve hayatının ne kadar önemli olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatıyor. İnsan yaşamına ve insanlığın ortak geleceğine olan tüm saygı ve inancımızla savaşsız ve sömürüsüz bir dünya dileğimizi bir kez daha haykırıyoruz.

Bundan tam 30 yılı önce, 3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da yaşanan ve 263 madencinin yaşamını yitirdiği maden kazası, ülkemizin en büyük maden facialarından biri olarak tarihe geçmiştir. Ülkemizdeki iş cinayetlerine dikkat çekebilmek, insan hayatının, işçi sağlığının ve iş güvenliğinin önemini vurgulamak için 3 Mart tarihi TMMOB tarafından “İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” olarak ilan edilmiştir.

Yaşanan onca acıya, yaptığımız tüm uyarılara rağmen gerekli önlemler alınmadığı, yapılaması gereken düzenlemeler yapılmadığı için aradan geçen 30 yılda on binlerce kişi, evine ekmek götürebilmek için çalıştığı işyerinde hayatını kaybetti. Bu kayıplar her geçen yıl ne yazık ki daha da artıyor. Basına yansıyan haberlere göre 2021 yılında işi başında hayatını kaybeden emekçilerin sayısı en az 2 bin 170 olarak tespit edildi. Basına yansımayan, habere konu olmayan daha çok sayıda iş cinayetinin olduğunu hepimiz biliyoruz.

Emek sömürüsünü derinleştiği, güvencesiz güvenliksiz istihdamın yaygınlaştığı, emek örgütlerinin etkisizleştirildiği 20 yıllık AKP iktidarı dönemi boyunca toplu işçi ölümleri tarihin en yüksek sayılarına ulaşmış, 20 yılda 28 binin üzerinde kişi işyerlerinde hayatını kaybetmiştir.

Madenlerde, inşaatlarda, tarım alanlarında, fabrikalarda yaşanan facialar toplumda derin acılar yaratmaktadır. Avrupa Birliği verilerine göre Türkiye ölümle sonuçlanan kazalar bakımından Avrupa’da ilk sırada yer almaktadır.

Bu durum mevcut yasal düzenlemelerin iş kazalarını ve ölümlerini önlemekteki yetersizliğinin, ülkemizde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda köklü ve yapısal sorunlar olduğunun en açık göstergesidir.

Oysa “elverişli koşullarda çalışma hakkı” İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde güvence altına alınmış bir haktır. Emeğin yüzlerce yıllık mücadelesi sonucunda benimsenen bu hak, “işçi sağlığı ve iş güvenliği” adıyla tüm dünyada kabul edilen temel bir çalışma ilkesi halini almıştır.

İş kazaları ve meslek hastalıklarının temelinde, sermayenin azami kar hırsı ve emek aleyhine politikaları yatmaktadır. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin düzenlemelerde sendikalar, meslek örgütleri ve bilim insanlarının görüşlerinin dikkate alınmaması sorunu her geçen gün derinleştirmektedir.

Mevcut yasal çerçeve, işçiyi korumak, iş güvenliğini sağlamak ve meslek hastalıklarını önlemekten çok sermaye çıkarlarını gözeten konumdadır. Siyasi iktidar, mevzuatı ve çalışma koşullarını iyileştirici ve geliştirici adımlar atmaktan sürekli olarak kaçınmaktadır. Çünkü insan hayatını değil, rantı odağına almakta; çalışandan değil, işverenden yana taraf olmaktadır.

Devletin iş sağlığı ve güvenliği alanındaki bu çarpık konumlanışı nedeniyle, devletin ve işverenin sorumluluğunda olması gereken pek çok şey İş Güvenliği Uzmanlarının omuzlarına yüklenmektedir. Danışmanlık hizmeti olarak verilmesi gereken işçi sağlığı ve iş güvenliği, ülkemizde yasaların da yol vermesi ile bir suçlu yaratma olayına dönüşmüştür.

İş güvenliği uzmanlarının tüm uyarılarına rağmen işverenlerin almadığı önlemler sonucu yaşanan ölüm, kaza gibi durumlarda dahi meslektaşlarımız günah keçisi ilan edilmekte, kazaların asli suçlusu olarak yargı önüne çıkartılmakta, hatta hapis cezaları verilebilmektedir. 

Yapılması gereken şey, bu çarpıklığın düzeltilerek, işçi sağlığı ve iş güvenliğine kaynak ayırmayan, tedbirleri almaktan imtina eden, bu tedbirlere işgücü ve maliyet hesabıyla yaklaşan işverenlerin de yaşanan kazalardan ve meslek hastalıklarından sorumlu tutulacağı bir işleyişe geçilmesidir.

İşverenlerin temel sorumluluklarından kaçtıkları, kendi yerlerine birer günah keçisi olarak iş güvenliği uzmanlarını koydukları bir çalışma yaşamında, önleyici ve engelleyici hiçbir çalışmanın yapılamayacağı açıktır.

Emeğe ve emekçiye düşman olan bu sistem sermayenin sınırsız sömürü düzenin bir tezahürüdür. Taşeronlaştırma, özelleştirme, sendikasızlaştırma, denetimsizlik, esnek istihdam politikaları, kayıt dışı çalışmaya izin veren politikalar ve bunun sonucu oluşturulan mevzuat ile sorunlu bir sistem üretmiştir. İş cinayetlerini seyrederek olan biteni kadere, fıtrata bağlayan açıklamalar yapan siyasi iktidar bu sistemi korumak üzere yoğun çaba sarf etmektedir.

Ülkemizde iş cinayetlerinin, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının bu denli yaygın olmasının bir diğer nedeni de, emekçilerin sendikal haklarının baskı altında tutulmasıdır. Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller tüm çalışanlar için kaldırılmadıkça işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda yol almak mümkün olmayacaktır. Sendikasız uzman, sendikasız işçi, örgütsüz bir çalışma yaşamı ile emekçiler tüm olumsuzluklara açık ve savunmasızdır.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanına ilişkin düzenlemelerin ve denetimin yalnızca Aile, Çalışma Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülmesi, doğru kararların alınmasının önünde bir engeldir. Bu nedenle düzenleme ve denetleme; Aile, Çalışma Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın yanında, Sağlık Bakanlığı, üniversiteler, sendikalar, TTB ve TMMOB’den oluşan idari ve mali yönden bağımsız bir enstitü tarafından yerine getirilmelidir. Çalışma yaşamına ilişkin tüm düzenlemeler bu enstitü tarafından yeniden ele alınmalı ve kararlaştırılmalıdır.

Gerçekleşen iş cinayetleri ve iş kazalarının büyük çoğunluğunun önlenebilir olduğu bilinmektedir. Bilimsel ve teknik ölçütler doğrultusunda atılacak adımlar ile göz göre göre “geliyorum” demekte olan facialara son vermek mümkündür. Bunun için önce insan hayatını ve emeğe değer veren bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir.

Bizler, her 3 Mart’ta olduğu gibi bugün de iş cinayetleri ile mücadele etmek için sesimizi yükseltiyoruz. Ölüm, yaralanma ve sakat kalma; esnek ve güvencesiz çalışma hiçbir emekçinin kaderi değildir. İnsan onuruna yakışır, güvenli ve güvenceli çalışma hakkımız, mesleğimiz için sesimizi yükseltiyoruz.

Tüm ülkede, tüm çalışma alanlarında iş güvenliği önlemlerinin artırılması, bağımsız denetim sisteminin yerleştirilmesi, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının durdurulması için yılmadan mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyururuz.”

HATAY VALİLİĞİNDEN AÇIKLAMA: DÖRTYOL’DAKİ  YANGINA 6 HELİKOPTER, 2 UÇAK , 404 ARAÇ VE 1.100 PERSONELLE MÜCADAHALE SÜRÜYOR
Hatay Valiliği Dörtyol ilçesindeki yangına, Havadan ve karadan 6 Helikopter, 2 Uçak, 404 araç ve 1.100 personel ile müdahalenin sürdürdüğünü...
SERİNYOL-MADENLİ YOLU, AÇILIŞA GÜN SAYIYOR
Hatay Büyükşehir Belediyesi , Antakya Serinyol ile Arsuz Madenli’yi birbirine bağlayacak yol projesinde çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Hatay Büyükşehir Belediye...
ANTAKYABELEDİYESİ’NDEN AŞURE İKRAMI
Antakya Belediyesi’nce, Aşure Günü münasebetiyle Öksüzler Cami ve Yeni Sanayi Cami önünde Aşure ikram programı düzenlendi. Programa Belediye Meclis üyeleri,...
ANTAKYA  BELEDİYE BAŞKANI İBRAHİM NACİ YAPAR’DAN  AŞURE GÜNÜ MESAJI
Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar; Muharrem Ayı ve Aşure Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Başkan İbrahim Naci Yapar mesajında...
AK PARTİ HATAY MİLLETVEKİLİ ABDULKADİR ÖZEL: CUMHURBAŞKANIMIZIN BİRİNCİ ÖNCELİĞİ HATAY!
AK Parti Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel Arpaderesi Mahallesi’nde Köy Evleri ve TOKİ konutlarında vatandaşları ziyaret etti. Karaağaç Mahallesi’nde evleri ağır...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ CÜCE  VE KİMSESİ OLMAYAN ÇİFTİ YALNIZ BIRAKMADI
Hatay Büyükşehir Belediyesi , “2025 Aile Yılı” kapsamında il genelinde dezavantajlı ailelerin yanında olmaya devam ediyor. Hatay Büyükşehir Belediyesi yönetici...
CHP’Lİ NERMİN YILDIRIM KARA: MALİ MÜŞAVİRLER TEKNİK VE HUKUKİ İYİLEŞTİRMELER İSTİYOR!
Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili ve TBMM Katip Üyesi Nermin Yıldırım Kara, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerin mesleki taleplerine ilişkin yazılı...
SAMANDAĞ EĞİTİM-SEN: TOPLU SÖZLEŞME HAKKIMIZ GREV SİLAHIMIZ!
Samandağ Eğitim Sen Şube Yönetimi; Türkiye Geneli alınan eylem kararı gereğince “Güvencesizliğe, İşsizliğe, Yoksulluğa Teslim Olmayacağız! Şiarıyla Abdullah Cömert alanında...
BAŞKAN İBRAHİM NACİ YAPAR’IN KATILIMIYLA CUMA NAMAZI ÇIKIŞI AŞURE DAĞITILACAK
Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar’ın katılımıyla, Aşure gününde Antakya Belediyesi Aşure dağıtacak. Antakya Belediyesi’nden yapılan açıklamada, Aşure günü münasebetiyle...
HATAY MİLLETVEKİLİ NECMETTİN ÇALIŞKAN’DAN TEKNİK PERSONEL İÇİN “MESLEK KANUNU” TEKLİFİ!
Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, kamuda görev yapan Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının uzun süredir beklediği özlük...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DEZAVANTAJLI AİLELERİ YERİNDE ZİYARET EDİYOR
Hatay Büyükşehir Belediyesi , sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda il genelinde dezavantajlı aileleri ziyaret etmeye devam ediyor. HATAY Büyükşehir Belediyesi  Basın...
<strong>ANTAKYA ÇEVRE KORUMA DERNEĞİ YÖNETİM KURULU: DEPREMİN YIKTIĞI, YANGININ YAKTIĞI ANTAYA’DA ORMAN YANGINLARINI TESPİT EDECEK SİSTEMLER KURULMALI!</strong>
Antakya Çevre Koruma Derneği, Depremin Yıktığı Yangının Yaktığı Antakya’da Orman yangınlarını tespit edecek sistemler kurulmasını istedi. Antakya Çevre Koruma Derneği...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, PAYAS’TA MAVİ VE YEŞİLİ BULUŞTURUYOR
Hatay Büyükşehir Belediyesi , Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Dairesi Başkanlığı ekipleri, Payas’ta Plaj ve Mesire Alanı projesini başlattı. Hatay...
TÜM EMEKLİLERİN SENDİKASI İSİKENDERUN TEMSİLCİSİ MEDİNE YAYMAN:
İKTİDARIN EMEKLİLERLE AÇLIK OYUNU OYNAMASINA İZİN VERİLEMEZ ! Tüm Emeklilerin Sendikası İskenderun temsilcisi  Medina Yayman, iktidarın Emeklilerle açlık oyunu oynanmasına...
AK PARTİ HATAY MİLLETVEKİLİ ABDULKADİR ÖZEL: TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK OTOBAN TÜNELİ BELEN TÜNELİ OLACAK!
AK Parti Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel, Türkiye’nin en büyük otoban tüneli projelerinden biri olan İskenderun – Antakya Otoyol şantiyesini ziyaret...
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ