Saadet Partisi Hatay Kadın Kolları Başkanı Ceren Seda Çiçek: Öğretmenlerimiz Hak ettiği değeri görmüyor!
Saadet Partisi Hatay Kadın Kolları Başkanı Ceren Seda Çiçek Öğretmenler Günü vesilesiyle bir mesaj yayımlayarak, “Öğretmenlerimiz, hak ettiği değeri görmüyor. Atanamayan ve KHK mağduru öğretmenlerin de sorunları mutlaka acil olarak çözülmelidir” dedi.
Başkan Seda Çiçek açıklamasında şunları söyledi; “Hayalleri için yıllardır çalışmasına rağmen atanamayan, atandığı halde ücretle geçinemeyen öğretmenlerin; asgari ücret standartlarının altında çalışan ücretli öğretmenlerin ve asgari ücrete mahkum edilen özel okul öğretmenlerinin; beraat ettiği halde görevine iade edilmeyen KHK mağduru öğretmenlerin ve tabi ki Aybüke Yalçın, Necmettin Yılmaz, Arzu Özsoy ve son olarak Gaziantep’teki saldırıda hayatını kaybeden Ayşenur Alkan gibi şehadete uğurladığımız tüm öğretmenlerimizin, öğretmenler gününü kutlarım.
Yetiştirdikleri öğrencilerinin gözünde ışıkla, umut dolu olması gereken öğretmenlerimiz ne yazık ki derin bir hayal kırıklığıyla yorgun haldeler.
En düşük öğretmen maaşı 9 bin lira. Ortalama ücreti ise 12 bin lira civarında. Buna mukabil açlık sınırı 7 bin 425 lira. Yoksulluk sınırı ise 24 bin lira. Bu şartlar altında hangi öğretmen öğrencilerine eskiden olduğu gibi “okuyup meslek sahibi” olmalarını öğütleyebilir? Hangi öğretmen öğrencilerine gelecek adına umut verebilir?
Büyük şehirler ise artık adeta sürgün yeri. Kimse büyük şehirlerde öğretmen olmak istemiyor. Nasıl istesin ki? Kira ortalamaları, memur maaşının yarısından fazlasına tekabül ediyor artık.
Bir ülkenin gençlerine ve geleceğine verdiği değer, öğretmenine verdiği değerden anlaşılır. Maalesef ne mali olarak, ne de özlük olarak öğretmenlerimiz hak ettiği değeri göremiyorlar. İşte öğretmenlik meslek kanunu.. Öğretmenler yıllarca bunu beklediler ama hükümetin sunduğu şey, öğretmenleri kendi mesleklerine daha da küstüren bir sistem oldu. “7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu”daha İşin başında kadük kaldı. Bu kanun teklifi öğretmenliğe saygıyı ve talebi artırmak bir tarafa, öğretmenlerin saygısını ve derdini artırmıştır.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, bir de yıllarca okumuş mesleğini kazanmış öğretmenlere talebe muamelesi yapılıyor. Kariyer sınavı adı altında öğretmenler itibarsızlaştırılıyor. Öğretmenlerimiz çocuklarımızı ve gençlerimizi hayata hazırlamak yerine, kariyer için sınava hazırlanmak baskısına maruz bırakılıyor. Sözde kariyer sınavı her yönüyle kamu zararı üretmekten başka bir işlev görmemiştir. Hazırlanan sorulara, harcanan paralara ve öğretmenin emeğine, hepsinden öte öğretmenin saygınlığına ve değerine zarar vermekten başka bir iş yapılmamıştır.
Bütün bunlardan artık bir ders çıkarılması gerekir.
Öğretmenlik meslek kanunu öğretmenlerin beklentileri ve talepleri ile sendikaların teklifleri doğrultusunda yeniden düzenlenmelidir.
Sınav kalkmalı kariyer kıdeme bağlanmalıdır. Kariyer kaynaklı ödeme miktarı hem artırılmalı hem de emekliliğe yansıtılmalıdır.
Bu cümleler, bugünkü iktidardan talep cümleleri değil, Saadet iktidarının icraat cümleleridir. Bu vesile ile öğretmenlerimizin hak ettikleri değeri gördüğü bir Türkiye’yi inşa edeceğimizin sözünü verir, bütün öğretmenlerimizi saygı ve sevgiyle selamlarım.”