CHP’li Nermin Yıldırım Kara Adrese teslim ihalelere isyan etti!

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, başta Hatay olmak üzere afet bölgeleri genelinde yapılan deprem konut ihalelerinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanun’unun (b) bendine istinaden davetli firmalar arasında pazarlık usulüyle yapılarak, kamu kaynaklarının yandaş şirketlere aktarılmasına yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığına soru önergesi verdi.

Siyasi iktidarın betonlaşma üzerine kurulu ekonomik büyüme stratejisinin, inşaat sektörünü hızlı bir rant kapısı yaparken kâr marjı kaygılarının ön plana çıktığı, insan hayatını önemsemeyen bir sektöre dönüştürdüğüne dikkat çeken CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, “Prosedür ve standartların yok sayılarak, hızlı yapılanmaların yalnızca belgelerde yeterlilik aldığı bu sektör, kamu kaynaklarının servet transferi ile yandaşlara doğrudan ve usulsüzce aktarıldığı bir araç haline getirildi. Deprem felaketiyle en acı haliyle yüzleştiğimiz bu gerçek yetmezmiş gibi şimdi de deprem konut ihaleleri aynı usulsüzlükle aynı ya da benzer yandaş inşaat şirketlerine verilerek yeni acılara zemin hazırlanmaktadır. 21/B pazarlık usulüyle, sadece özel olarak davet edilen firmaların katılabildiği milyarlarca liralık ihalelerin büyük çoğunluğu AKP ve Saray’a yakın şirketlere verilmeye devam edilmektedir” dedi.

21 Şubat 2023 tarihinden bu yana birçok deprem konut ihalesi yapıldığını hatırlatan Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı Toplu Konut İdaresi, 6. bölge 1. Etap 1488 konut inşaatıyla altyapı ve çevre düzenlemesi, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’nın dünürünün yönetim kurulunda yer aldığı İntaya İntes İnşaat Taahhüt Yatırım Ticaret Anonim Şirketine 2 milyar 929 milyon TL karşılığında; Defne ilçesinde yapılması planlanan 1523 deprem konutu ihalesinin de sarayın müteahhidi olarak bilinen Rönesans Holdinge bağlı Rec Uluslararası İnşaat Şirketine 3 milyar 89 milyon TL karşılığında verildiğine vurgu yaptı.

İLANA ÇIKMADI, PAZARLIK USULÜ YAPILDI, YABANCIYA GİTMEDİ!

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara sözlerine şöyle devam etti:

“11 yıldır depreme dayanıksız olduğu bilinen, depremde yıkılması nedeniyle 80 kişinin hayatını kaybettiği İskenderun Devlet Hastanesi’nin ihalesi, yine pazarlık usulüyle firmalar davet edilerek yapıldı ve ihaleyi 2 milyar 289 milyon 966 bin TL bedelle Akfen İnşaat-Dost İnşaat ortaklığı kazandı. İki hastane ihalesini kazanan YDA İnşaat Şirketi ile Akfen İnşaat, AK Parti döneminde kamudan milyarlarca TL’lik ihale alan ve son dönemde de en çok ihale alanlar şirketler arasında yer aldığı bilinmektedir. Açık ihale usulüne aykırı, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun (b) bendine olağanüstü ve öngörülemeyen hallerde bürokrasi hızlandırmak adına pazarlık usulüne izin vermesinin yandaş şirketlere servet aktarımı adına değerlendirildiği örnekler artarak devam etmektedir.”

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yönelik soruları şu şekilde:

1-Deprem felaketi sonrasında acılarımızın sarılmasını beklerken Hatay’da Toplu Konut İdaresi tarafından davet usulü yapılan ihale ile yakınlık ve akrabalık ilişkisi içerisindeki kişilere hangi gerekçe ile milyarlık ihaleleri verdiniz?

2- Kamu ihalelerinin şeffaf ve rekabet koşulları çerçevesinde yapılması gerekirken söz konusu ihale neden 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 21/B maddesi gereği yapılmıştır?

3- Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13. maddesinde tanımlandığı şekliyle “Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır” hükmünden ötürü söz konusu işlem bir servet aktarımı mıdır?

4- İlişkili kişilerle yapılan bu nitelikte ticari işlemlerin esas alındığı fiyat veya bedelleri, hangi kâr marjı yöntemine göre belirlenmiş ve buna ilişkin vesika, cetvel, kayıtlar ve maliyet hesaplamaları var mıdır?

5- Söz konusu ihale dolaylı olarak da olsa bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu kişiler arasında gerçekleştiğinden kamu zararı doğmuş mudur?