Türkiye İşçi Partisi: Hatay’da hem belediye meclis üyelikleri, hem belediye başkanlıkları düzeyinde kazanımlar elde etmekte kararlıyız!

Türkiye İşçi Partisi Hatay İl Yönetimi, Hatay’da hem belediye meclis üyelikleri, hem belediye başkanlıkları düzeyinde kazanımlar elde etmekte kararlı olduklarını belirtti.

Yönetim Kurulu imzasıyla yapılan Basın açıklamasında, Hatay’da birçok ilçede belediye meclis üyesi adayları çıkararak seçimlere katılacakları, özellikle Defne, Samandağ ve Arsuz’da ise başkan adayları çıkararak bu belediyeleri kazanmayı hedeflendiği kaydedilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:

“Değerli basın emekçileri, sevgili Hataylı hemşehrilerimiz,

6 Şubat’ta yaşadığımız büyük yıkımın ardından hayata tutunmaya çalıştığımız yorgun bir yılın sonunda 2024’ü her şeye rağmen umutla karşıladık. 14 Ocak Pazar günü Arap Alevi yurttaşlarımızın yılbaşısı olan Ras-El Seni bayramını da şimdiden kutluyor, tüm halkımıza aynı umutlarla esenlikli bir yıl diliyoruz.

Umudumuz diri olsa da 2024’ün bu ilk günlerinde geçmiş yılın adaletsizlikleri, hukuksuzlukları devam ediyor. Hatay halkının iradesiyle seçilmiş milletvekilimiz Can Atalay Anayasa Mahkemesi’nin açık ihlal kararı uygulanmayarak, tam bir yargı darbesiyle hâlâ Silivri’de esir tutuluyor. Bu tutsaklıkla Can Atalay’ı cezalandırdıklarını zannedenler, aslında depremzede Hatay halkını cezalandırıyor, hukuku çiğneyerek tüm memleketi cezalandırıyor. Biz bu hukuksuzluğa karşı tüm gücümüzle direnmeyi sürdüreceğiz. Vekilimiz, yoldaşımız Can Atalay da vekillik görevini esir tutulsa da sürdürecek, halkı için çalışmaya devam edecek. Can Atalay için Türkiye Büyük Millet Meclisi artık cezaevidir, kaldığı hücredir.

Dostlar,

Bildiğiniz üzere 31 Mart Yerel Seçimleri’ne yaklaşıyoruz. Türkiye İşçi Partisi olarak seçimlerde yer alacağımızı daha önce duyurmuştuk. Genel merkez düzeyinde yürüttüğümüz sıkı çalışmalarla ülke çapında onlarca il ve yüzlerce ilçede seçim hazırlıklarımızı başlattık. Elbette bu hazırlıklar içinde Hatay’a, yalnızca yerel değil, 6 Şubat depremlerinde en ağır hasarı aldığı halde çaresiz ve yalnız bırakılan bir bölge olarak tüm yurttaşlarımızı yaralayan, neredeyse herkesin gözünün kulağının burada olduğu bir şehir olarak merkezi bir önem atfediyoruz.

Bu doğrultuda yaklaşık 3 aydır seçim çalışmalarımızı başlattık. Hatay’da birçok ilçede belediye meclis üyesi adayları çıkararak seçimlere katılacağız. Bu ilçelerden Defne, Samandağ ve Arsuz’da ise başkan adayları çıkararak bu belediyeleri kazanmayı hedefliyoruz. Her üç ilçede de hazırlıklarımız belli bir olgunluğa ulaştı. Bu hazırlıkları daha önceki basın açıklamalarımızla sizlere duyurmuştuk.

“Önce aday değil, önce sosyalist belediyecilik programı” diyerek Defne’de ve Samandağ’da ortak katılımlı yerel yönetim çalıştayları düzenledik. Bu çalıştaylardan açığa çıkan iradenin sonucunda toplumsal muhalefetin en geniş cephesiyle ortak hareket etmek üzere Defne ve Samandağ’da birçok dost siyasi parti ve bağımsız yapılarla, çatı partisinin TİP olduğu sol ittifaklar kurduk. Arsuz’da daTürkiye İşçi Partisi olarak seçim hazırlıklarımızı yürütüyoruz. Her üç ilçede de aday adaylık süreçlerini değerlendiriyor ve hem belediye meclis üyeliği hem de başkanlık için adaylarımızı belirginleştirmeye çalışıyoruz.

Düzen siyasetinden bıkan Hatay halkının sosyalistlerden beklentisinin büyük olduğunu, TİP’in adaylarını merak ettiklerini biliyoruz. Hem ittifaklarımızla hem de bağımsız yaptığımız değerlendirmelerin son aşamasına geldik ve önümüzdeki hafta adaylarımızı açıklamaya başlayacağız. 

İlçeler dışında önemli bir konu ise elbette Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı. Deprem öncesi yapmadığı hazırlıklar ve deprem sonrasında müdahaledeki yetersizliklerini tüm Hatay hakının gördüğü ve partimizin Bilim Kurulu’nun hazırladığı Deprem Suçları Raporu’nda da işaret ettiğimiz mevcut belediye başkanı Lütfü Savaş’ın yeniden aday gösterilmesinin sadece Hatay halkında değil, tüm ülkede tepki uyandırdığını görüyoruz. Türkiye İşçi Partisi olarak süreci hem il örgütümüzle, hem genel merkezimizle, hem de önceki dönem vekilimiz Barış Atay ile birlikte yakından takip ediyoruz. Bizim için önemli olan halkımızın çıkarının ne olduğudur. Bu sorumluluk bilinciyle hareket edecek ve halkımızdan gelen talepler doğrultusunda seçim çalışmalarımızı yürüteceğiz.

Değerli basın emekçileri, sevgili yurttaşlarımız,

Rantçı değil halkçı bir belediyeciliği bu topraklarda yeşertmekte kararlıyız. Enkazların arasında bir başına bırakılmış halkımızın kendi kaderini ellerine almasını sağlayacak iradeyi ortaya koymakta kararlıyız. Ve 31 Mart günü sonuç ne olursa olsun bu kararlılığımızdan bir adım geri atmayacağız.

Hatay halkını yalnız ve seçeneksiz bırakmayacağız.”