Antakya Ziraat Odası Başkanı Mehmet Muzaffer Okay:  20 Liraya Ürettiğimiz Pamuğu Üretici 16-17 Liradan Satmak Zorunda Kaldı!

Hatay’ın Amik Ovasında pamuk hasadı sonuna gelindi. Pamuk üreticisi, mısır üreticisi gibi yine umduğunu bulamadı. Pamuk üreticisi 25 liranın üzerinde fiyat beklerken, açıklanan taban fiyat bunun altında kaldı. Üretici sıkıntılar yüzünden de pamuğunu taban fiyatı bırakın, ürettim maliyetinin altında tüccara satmak zorunda kaldı.

Üretici girdi fiyatları ile pamuğun alım fiyatı arasındaki uçuruma dikkat çekiyor, yine devletin desteğinin de komik olduğunu ve ihtiyacı karşılayamadığının altını çiziyor.

Hatay depremden en çok etkilenen ildir, bu anlamda üretici depremde bütün ekipmanlarını depremle birlikte toprağa gömmüştür. Devletin bu anlamda da bir politikası olması gerekmektedir.

Depremde odalarının binasını, bütün malzemelerini kayıp eden 20 binin üzerinde çiftçi üyesi bulunan bölgenin en büyük Antakya Ziraat Odası Başkanı Mehmet Muzeffer Okay ile pamuk hasadının sonunda çiftçinin durumu, gelecek yıl planlarını ve devlet desteği gibi konuları görüştük.

Antakya Ziraat Odası’da depremde yıkıldığı için Narlıca tarafında 20 metre yerde çalışmalarını yürütüyor. Konteyner teslim edilmiş ama her şeyini yeniden yapmak zorunda kalmışlar.

Mehmet Muzeffer Okay (Antakya Ziraat Odası Başkanı)

Pamuk Üretimi 2024 Yılında Yüzde Elli Düşeceğini Düşünüyoruz.

Pamuk üreticimiz büyük hayallerle üretimi başladı ama hasat sonunda bu hayalleri suya düştü. Artan girdi maliyetleri, yüksek girdi maliyetleri ve ürettiğini düşük satması sonunda bir hayal kırıklığı yaşadı. Çiftçimiz 2024 pamuk ekimini ikinci plana atmak zorunda kaldı. Bizim hesaplamamıza göre; Bir kilo pamuğum maliyeti 20 lira 75 kuruşa denk gelmektedir. Şu anda serbest piyasada 16-17 lira işlem görmektedir, ÇOKO BİRLİK pamuk sezonu bittikten sonra, pamuğunu kilosunu 22 lira civarındadır, o da yüksek randımanlar için verilmiştir. Çiftçimiz buna tepki gösterdi, gerçekten üretim maliyeti yüksek, bir kötü şansımız ise deprem ve iklimsel nedenlerden ötürü de verim rekoltesi düşük geçti. Bu da çiftçimize olumsuz yansımıştır. Çiftçimiz pamuğa güvenerek borçlanmış ve bu durumda borçlarını hakkı ile ödeyecek durumda değildir. Bunun yansımasını 2024 yılında ön görmekteyiz, bu da çiftçimizin pamuk üretiminden uzaklaşacağını, çiftçinin pamuk ekimini yapmayacağını göstermektedir. Aynı durumu mısır üretiminde de yaşadık, üretim maliyetinin yüksek olması, mısır alımının düşük olmasından dolayı, çiftçi mısır üretiminde de kaçacaktır. Çiftçimiz şimdi bir arayış içindedir, geçimini nasıl sağlayacak, üretimini nasıl sürdürecek bunun arayışı içindedir.

Destekleme Primi Güncelleşmeli ve Girdi Fiyatları İle Orantılı Olmalıdır.

Benim ikinci değineceğim ve önemli olarak gördüğüm ise destekleme priminin artırılmasıdır. Pamuğun desteklemede 5 lira civarında bir destekleme primi verilmelidir. Çiftçi zaten mısır, pamuk gibi ürünleri ektiğine pişman ve bu zorlukları nasıl aşacağının hesabını yapmaktadır. Şu anda devletin yapabileceği dediğim gibi desteklemeyi 5 liraya çıkarmalıdır, çünkü, çiftçi elindeki pamuğu elinden çıkarmıştır, artık o pamuk üzerinde söz sahibi değildir. Daha önceki ve bu sene destekleme 1 lira 60 kuruştu ve bunun yükseltilmesi gerekir, girdiler, deprem gibi gerçeklik göz önünde bulundurulmalıdır. Biz bu durumdan şu sonucu çıkarıyoruz: 2024 yılında pamuk üretiminde %50 ekim düşeceğini ve 200 bin dönüm gibi bir ekim yapılacağı ön görüsünü taşımaktayız.

HÜSEYİN GÜLER