Atayurt Gazetesi -
$ DOLAR → Alış: 34,44 / Satış: 34,58
€ EURO → Alış: 35,96 / Satış: 36,10

DEPREM ÖLDÜRMEZ, AHLAKSIZLIK ÖLDÜRÜR!

Mehmet Çardak
Mehmet Çardak
  • 04.11.2020
  • DEPREM ÖLDÜRMEZ, AHLAKSIZLIK ÖLDÜRÜR! için yorumlar kapalı
  • 526 kez okundu

Değerli okurlarım! Türkiye deprem ülkesidir! Herkes yeni bir Marmara Depremi benzerinin İstanbul’da yaşanması halinde neler olacağını kara kara düşünürken, 6.9 şiddetindeki deprem bu kez İzmir’de bağrımızı dağladı. 114 can kaybımız, 1035  yaralımız var. Acımız büyüktür! Allah beterinden esirgesin.

Fazla söze gerek yok! Bir ülkede ekonomi ne kadar bozuksa, deprem o kadar öldürücü oluyor. Yoksulluğu, hırsızlığı yenmedikçe depremin adı ‘ölüm’ oluyor! Bu yoksulluğa, Türkiye’nin kronik sorunu olan, açgözlü müteahhitlerin inşaat yapılırken malzemeden çalması, denetimsizlik ve imar afları da eklenince depremler felaketle sonuçlanıyor. Bazı ahlaksız müteahhitler 2 kuruş fazla kazanmak için insanların hayatı ile oynuyor. Ülkemizde bu kısır döngü bir türlü kırılamıyor.

Oysa ekonomisi iyi ülkelerde deprem hafif hasarla atlatılıyor. Dünyadaki birçok depremde görülmüştür ki, 8 şiddetinde depremde sadece dolabını duvara sabitleştirmeyenler zarar görüyorlar. Bizim gibi ülkelerde ise durum ortada; 6 şiddetindeki depremde binalar göçüyor, insanlar can veriyor. Aradaki 2 sayı bin kat güç demek. Demek ki bizim ülkemizde çürük bir düzen var. Bunun nedenini Meclis’te 71 defa reddedilen deprem araştırma önergelerinde ve genel ahlak seviyemizde aramak lazım…

 Ne var ki, depremde yoksullar ölüyor, zenginler değil. Soruyorum size: Hiçbir ünlünün, hiçbir zengin kişinin enkaz altından çıkarıldığını duyan var mı? Ne acıdır ki, İzmir’de yaşanan deprem sonunda;  Bayraklı’da Kaymakamlık binası ve Kızılay Kan Merkezi yıkılmıştır.  Adalet Sarayı duvarları çatladığı için boşaltılmıştır. Kamu binalarının güvenliğini sağlayamayan devlet, vatandaşın canını, malını nasıl koruyacak?

Son yıllarda, Türkiye’de meydana gelen her depremin ardından sorulan soru hep aynı: Deprem paraları nerede? Çünkü bu ülkede,  17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin ardından ‘Deprem Fonu’ oluşturmak için ‘geçici’ denilerek ek vergiler konulmuştur. 2002’den itibaren de kalıcı hale getirilen deprem vergilerinden bugüne kadar 70 milyar 895 milyon 689 bin lira toplanmıştır. Vatandaşlar, 21 yıldır, cep telefonu, internet, bankacılık işlemleri, Spor Toto, Milli Piyango, uçak biletleri, gümrük ve pasaport işlemleri gibi birçok konuda ‘Deprem Vergisi’ ödüyor.

Aslında bu paralar ile binaların güçlendirilmesi ve tüm Türkiye’de deprem güvenliğinin sağlanması gerekiyordu. Ancak,  dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,  TBMM’de yaptığı açıklamada deprem vergilerinin sağlık, eğitim, duble yollar için harcandığını itiraf etmiştir. Diğer bir deyişle,  bugüne kadar toplanan ‘Deprem Vergileri’ iktidar tarafından amacı dışında harcanmış, vatandaş aldatılmıştır.

Şimdi çok acil, çok büyük adımlar atmanın tam da zamanıdır. İktidar, Türkiye’nin yapı stokunu düzeltecek, deprem risk analizini ortaya koyacak, başka acılar yaşanmasın diye strateji koyacak çalışmalar yapmalıdır. Çünkü deprem değil, bina öldürüyor!

Ayrıca sosyal medyada, insanlıktan nasibini almamış kindar, bazı şerefsizler, “Allah zina yapan İzmirlileri cezalandırmış…” şeklinde paylaşımlarda bulunuyor. Akıl almaz şekilde depremzede İzmir’e nefret kusuyorlar. Böyle alçaklık olmaz!  İzmir’de depremzedeler can derdindeyken, kindar kafa klavye başına geçip onlara hakaret yağdırıyor.  Güya, Allah zinanın başkentini sallamış, kandil yerine 29 Ekim’i kutlayan İzmirlileri cezalandırmıştır.

Bugüne kadar böyle cehalet, böyle alçaklık ve düşmanlık görülmemiştir. Bu nasıl bir ahlaksızlıktır? Ülkeyi öyle böldüler ki, ortak acılarımızı bile paylaşamıyoruz. Oysa deprem din, dil, ırk, siyasi tercih gözetmiyor. Doğal afet insan ayırmıyor.

Bu ülkede bir felaket olunca sevinen bir zümreyi kim oluşturmuştur? Bu toplum neden bu duruma gelmiştir? Allah kimseyi kendi ülkesinde olan depreme sevinecek kadar şerefsiz, acılarına sevinecek kadar karaktersiz yapmasın!

Benden söylemesi: İzmirlilere karşı devam eden hakaretler, depremden daha ağır hasar veriyor. Galiba bu ülkenin fay hatları değil,  birilerinin ar damarları çatlamış… Ve özellikle de Müslümanlar içini deprem  bir imtihandır. Ama bu imtihan din imtihanı değil, mühendislik imtihanıdır!

Mehmet Çardak

Araştırmacı/Yazar

m-cardak@windowslive.com

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ