Emekliler: Sadaka Değil, Maaşlarımız zam istiyoruz!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından emeklilere 3 bin lira Bayram ikramiyesi verileceği açıklamasından sonra emekliler bir kere daha kenara itilen vatandaşlar oldular.
Emekliler 10 bin lira ile yaşamak zorunda kalan hükümete büyük tepki duymaktaydı, Bayram ikramiyesinin de 3 bin lira olmasına “bize sadaka veriyorlar, alsınlar kendileri yesin” diyerek tepkilerini dile getirdiler. 3 bin lira ikramiye için Cumhurbaşkanına seslenerek “10 bin artı 3 bin ile kendisi geçinsin bakalım” diyorlar.
Emekliler ilk Bayram ikramiyesi ile “Bizler ilk Bayram ikramiyesi ile küçük baş kurbanlık alırdı, şimdi verdiği ile hayvanın tek ayağını alamayız” diyorlar.
Bayram ikramiyesi yerine maaşlarının iyileştirilmesi ve en az açlık sınırına yakan veya asgari ücret seviyesine çıkarılmasını öneriyorlar. Emeklilerin diğer insanlardan farkının olmaması gerektiğini belirtiyorlar. “Herkes gibi bizde ev kirası, elektrik, su, yol ve gıda parası ödüyoruz. Bize verilen zam yerine piyasanın zammını durdursunlar” ekliyorlar “ Et alamıyoruz, okula devam eden çocuklarımıza haçlık veremiyoruz, insan gibi oturacak bir eve taşınamıyoruz. Biz 17 milyon emekli iktidar devir, iktidar kurarız, o zaman birleşmek zorundayız” tepkisini dile getiriyorlar.
Sokaktaki emekli vatandaşlara Bayram ikramiyesi ve nasıl yaşadıklarını sorduk.
Mahmut Ergenekon:
Emekliler Ellerindeki Tek Koz Olan Rey Kozunu Doğru Kullanmalıdır!
Emekli ikramiyesinin 3 bin lira olmasına çok üzüldüm, devletimiz bize bunu reva gördü ise söyleyecek bir şey bulamıyorum. Devletimiz bu kadar sıkışıksa şahsen ben bu 3 bin lirayı devletime bağışlarım. Etrafımdaki insanlara da öneririm, yeter ki devletimiz kalkınsın!
Bunlar gerçekten hesap, kitap bilmiyorlar, ya da insanların yaşadıkları sıkıntıları bilmiyorlar! Ya da bizimle alay ediyorlar!
İkramiye kelimesi yanlıştır, ikramiye yerine emekli maaşlarına zam olarak yansıtılması, daha iyi olur. İnsanlarımızda çeşitli beklentiler de oluşmaktadır. Mevcut şartlarda verilen bu ikramiye ile iki kişilik bir aile kebap bile yiyemezler. İkramiye dediniz mi, insanlar kendi yaralarını saracak miktarlar oluşmasını beklerler, eğer devleti yönetenler bizden akıllı insanlarsa, tahmin ediyorlardır diye düşünüyorum ama bizden akılsız insanlardır diye düşünüyorum. Emeklinin elinde tek koz rey kozudur, doğru zamanda, doğru yerlere akmalıdır. Ağlayıp, sızlanmanın manası yok, insanlarımız bu haksızlığa tepkisini göstermelidir.
Ali Karakaş:
Emeklinin Maaşı En Az Açlık Sınırında Olmalıdır.
16 Milyon emeklilerden birisi de benim, emeklinin durumu gün geçtikçe kötüye gitmektedir. Emeklinin yarası 10 bin lira civarında maaş almaktadır. Pazara çıktığımızda bu paranın değerinin olmadığını görüyoruz. Hükümet ve devletimizin emeklilerin bu mağdur durumunun giderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Duyduk ki, bize 3 bin lira Bayram ikramiyesi lütfunda bulunmuşlar, bir empati yapıp bizi kendilerinin yerine koyarak, biraz düşünleri lazımdır. Seçimlerden sonra piyasaya zam yağacağını biliyoruz, emeklinin durumu daha da kötüleşecektir. Düşünün bu emeklinin ev kirası varsa, halen üniversitede okuyan öğrencisi olduğunu düşünün hali harap demektir. Açlık ve yoksulluk sınırları var, eğer çalışan ve emekliler açlık sınırının altında aylık alıyorsa, hükümetin düşünmesi gerekmez mi? Emeklinin seçim öncesi durumu düzeltilmeli, seçimden sonra bunların emeklinin durumunu düzelteceğine inancım yoktur. Biz emekliler sokağa gülerek çıkmak ve pazarda ihtiyacımız olanı alacak duruma getirilmesini istiyorum. Benim gibi bütün emeklilerde böyle düşünmektedir.
İlhan Erdem:
İlk Emekli İkramiyesinde Bir Küçükbaş Hayvan alabiliyorduk, Şimdi de Aynısını Versinler.
Emekliye 3 bin lira ikramiye konusunda bana sordunuz! Bende diyorum ki “Emeklide düşünecek akıl bırakmadılar” diyorum. Emeklinin aklı olsa 17 milyon emekli istediği hükümeti kurar ve geri indirir. Ne kadar ikramiye olmalı sorunuza ise şöyle cevap vereyim. İlk emekliye verildiğinde bin lira idi ve bin lira ile küçükbaş bir kurban alabiliyorduk, ben ilk çıktığındaki alabileceğimiz bir seviyede olursa kabul ederiz.
Haydar Aktı:
Piyasa Zamlarını Durdursunlar, Biz Zam Falan İstemiyoruz!
Emeklinin bu günkü şartlarda yaşaması için en az bir maaş ve en az yılda 4 kez verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kendileri 20 bin, 100 bin ile geçinemiyor ve bizim bu paralarla geçinmemizi düşünüyorlarsa, vermesinler, biz de almadığımızı düşünürüz. 3 Bin lira ile marketten poşetimizi bile dolduramıyoruz. Hatta ikinci önerim ise zamları durdursunlar ve de bize de zam vermesinler! Ne ikramiye, ne zam vermesinler ama önce piyasadaki zammı durdursunlar. Nasıl yaşayabileceğimizi gece ve gündüz düşünmekte ve ne yapılmasını bilemiyoruz.
Şehmuz Ayaz:
Ak Parti Hükümeti Geldiğinde: Emekli 280 Lira, Asgari Ücret 170 Lira İdi..
Devletten Allar razı olsun çok az ama devletin bütçesi bu kadarı ki bu kadar vermektedir. Hükümet emeklilere zam vermedi, verdi de çok az verdi. Emekliye en az 5 bin lira ikramiye vermesi gerekir ki iyi olsun, tamam devletin bütçesi yok ama herkese veriyor da emekliye geldiğinde niye vermiyor? Ak Parti iktidara geldiğinde asgari ücret 170 lira idi emekli ise 180 lira alıyordu, şimdi durum ise emekli 10 bin asgari ücret 17 bin işte bir uçurum olmuştur. Hükümet denge gözetmesi gerekir, az ücret alana çok zam yaparsa denge kurar, yoksa denge kuramazlar.
Ahmet Turhan:
Durumu İyi Olan Emekli Yerine Yoksul Emekliye İkramiye Verilmelidir.
Bende emekliyim, durumum iyi ben ikramiye veya zam istemiyorum ama durumu iyi olmayanların zamma ve daha fazla ikramiye verilmesini düşünüyorum. Zengin emekli yerine muhtaç olana 5 bin, 10 bin verilsin isterim. Devletin gücü belli ama yoksullara yaşayabilecekleri ücret verilmelidir. Tekrar istiyorum benim gibi durumu iyi olanlara verilmesin.
Fahri Çelik:
Kendilerine Var, Emekliye Gelince “Bütçe Açık Verir” Lafı Kocaman Bir Yalandır.
3 Bin lira ikramiye konusunu sordunuz ve bunun nasıl olması gerektiğini şöyle düşünüyorum: Devlet ve devlet yöneticileri isterlerse daha fazlasını verebilirler. Aslında yöneticiler emeklilerin bu yaşa kadar yaşamlarını bilseler, emeklilere daha çok değer verirlerdi. Yöneticilerin “ Param yok, bütçe açık verir” bunların hepsi yalandır. Devlet yöneticileri istedikleri zaman kendilerine neler yapıyorlar! Bunu düşünerek emekliler daha çok seslerini duyurmalıdır. Hükümet 3 bin lirayı bir lütuf olarak görme mantığına karşı emekliler bunun yeterli olmadığını yüksek sesle hükümete duyurmalıdır.
HÜSEYİN GÜLER
Ahmet Tarhan