FETÖ’DE SİYASİ AYAK VE BAŞ MESELESİ….
Sevgili okurlarım,
Ülkemi metastaz gibi abluka altına almış bu meymenetsiz (?!) ve leşimsi (?!) konunun, bir elimin parmakları kadar kalmış (?!) aydınlık yüzlü, yürekli, vatanperver ve samimi edipleri, yine tek elimin parmakları kadar kalmış medyamızın imkânları nispetinde o kadar yazdılar, çizdiler ki; ortaya koydukları hakikatleri herkes duydu, okudu anladı da, her ne hikmetse doyumsuz garabetler inadına (?!) duymazdan geldiler:))!!??..
Taşrada ses veren bizler de aynı meymenetsiz lanet konuda, adeta hayat damarları kesilen yerel basında aralıksız olarak çok yönlü dile getirmeye çalıştık… Ama “yel kayadan ne anlar… Kör parmağım gözüne… Üç maymunu oynarız…” özdeyişlerini haklı çıkaranları saplantılarından koparamadık.))!!..
“15 Temmuz 2016 FETÖ ihaneti” baş gösterinceye kadar, “iki kıç, bir don misali” yapışık yürüyenlerin, aynı maklubeye kaşık çalanların kimler olduğunu cümle alem gördüğü halde her ne hikmetse yıllardır herkes üç maymunu oynamayı sürdürdü?!. Cevabını bilip, söylemeye cesaret edemeyenlerin yüreksizlikleri ve inkara kalkışanların iki yüzlülükleri, FETÖ Lanetinin “15 Temmuz 2016 akşamı” ortaya koyduğu korkunç ihanete değin sürüp gitti !!..
“Gizli gebe kalanın, aşikâr doğuracağı” gerçeğini kör nefise feda edenler, ötesini bir türlü izan edemediler veya etmek istemediler??!!.. Hatta inancı dibine kadar kullanarak ahtapota dönüşen terör odağının lanetlik başı Fethullah Gülen; nefse ve ikbale tutu kalanlarca bazen “hoca efendi, bazen mübarek kişi, bazen eşsiz bilgin, bazen de hasretlik çekilen sevgili” olarak anıldı:))!!??..Bu balon, FETÖ Lanetinin “15 Temmuz 2016 akşamı” ortaya koyduğu korkunç ihanetle patlayıverdi!!.. Aman Allah’ım, o da ne?!.
FETÖ ihaneti baş gösterinceye değin, aymazlıklarına aymazlık katanlar, bir çırpıda zeytinyağı gibi üste çıkarak, kendilerini uyarmak isteyenleri “FETÖCÜ” diye yaftalar oldular… Susturmak ve sindirmek gayesiyle, dijital suç üreterek, o aydınlık yüzlü insanları “FETÖ üyesi olmamakla birlikte, FETÖ’ye yardım ve yataklık etmek” şeklinde itham edebildiler:))!!??..
“Bu hasret bitsin” sedaları ile gökleri yankılandıranların… “himmet dilenmek” üzere Pensilvanya’ya gruplar halinde akışarak FETÖ’nün eteğine dudak ve yüz sürenler, FETÖ tarafından desteklenen siyasi partide tekrar seçilip önemli görevlere getirildiler:))!!??..
Hatta ısrarla FETÖ uyarısı yapan hakikat yolcularını susturmak üzere “TEK ADAM” tembihli bir kısım “kurmalı yargıçlar” iş başına getirildiler:))!!??..
FETÖ’nün dayatmasıyla Devletin kozmik odasına girilerek mahremlerine tasallut edenlerce veya ettirilenlerce korku salmak üzere Ergenekon, kumpas ve balyoz vari düzmece işlere kalkışılıp, sabahın saat 4’ünde, 5’inde evlere baskınlar yaptırıldı, nice masum insanlar yıllarca özgürlüklerinden edildiler:))!!??..
Devletin kılcal damarlarına kadar yuvalanmış, Ordunun komuta kademesinin önemli bir kısmını ele geçirmiş FETÖ’ye bu fırsatı tanıyanların kim veya kimler olduğunu, bunlara hesap sorulması gerektiğini dile getiren, soran muhalefet, suç küfesi sırtında olanlarca iftiralarla susturulmak istendi ve halen istenmekte:))!!??..
TSK’nin Atatürkçü kahraman komutanlarınca, Kayseri’de FETÖ unsurlarının gırtlağı sıkılmak üzereyken, bu örgütün bağırsakları tam deşilmekteyken, iktidarı elinde bulunduran siyasi cenahça engel olunup, silahlı kuvvetlerin harekat alanlarını daraltmak ve sindirmek üzere TBMM’de gecenin bir vaktinde “Silahlı Kuvvetler mensupları, ister kışlada ister dışarıda suç işleseler dahi sivil mahkemelerde yargılanabilir” maddesi geçirildi:))!!??..
FETÖ’nün siyasi ayağını bulmak için “Silahlı Kuvvetler mensupları, ister kışlada ister dışarıda suç işleseler dahi sivil mahkemelerde yargılanabilir maddesini gecenin kör vaktinde TBMM’de geçirenlerin kimler olduğuna bakınız” diyerek önemli bir noktayı işaret eden 26. Genel Kurmay Başkanı Sayın İlker Başbuğ Paşa aleyhinde AKP’li bir kısım güdümlü milletvekilleri marifetiyle dava açılması emri verilebildi:))!!??..
Hava Hava Kuvvetleri İmamı diye anılan ve FETÖ’nün sır kâtibi olarak ismi öne çıkan Adem Öksüz’ün 16 Temmuz’da serbest bırakılmasında ve sırra kadem basıp firar etmesinde kimlerin rol oynadığını yazanlar ve soranlar aleyhinde “kurgulu” ithamlarda bulunuldu ve “FETÖ üyesi olmamakla birlikte, FETÖ’ye yardım etmek” gibi düzmece ile davalar açıldı:))!!??..
CHP Lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 11.02.2020 Salı günkü Grup Toplantısında; “FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞININ KİM VEYA KİMLER OLDUĞUNA” dair vermiş olduğu bilgiyle işaret ettiği adresin “SARAY’DAKİ” diyerek Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Sayın Erdoğan’ı işaret etmesine, küçük ortağıyla senkronize halinde yüksek perdeden gürültüler koparıldı:))!!??..
Görülen o ki, 26. Genel Kurmay Başkanı Sayın İlker Başbuğ aleyhine bir kısım AKP’li milletvekillerince dava açtırılmış olması manidardır:))!!..
Sizin anlayacağınız, yine de “FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞINI” net olarak öğrenemedik:))!?.
Netice olarak; demek gerekirse, “FETÖ’DE SİYASİ AYAK VE BAŞ NET OLARAK BELİRİNCEYE KADAR” bir çırpıda (?!) bulunan ordu ayağıyla, eğitim ayağıyla, emniyet ayağıyla, esnaf ayağıyla, iş insanı ayağıyla, yargı ayağıyla, boyacı, tatlıcı, hummuscu ve orukçu ayağıyla yetinelim… Anlaşılan o ki; FETÖ’nün siyasi ayağını ve başını sakatatçı yürütmüş:))!!??..
FETÖ’de siyasi ayak sorarlar
Ayaktan ziyade başı aşikâr
Sanki samanlıkta iğne ararlar
Oysaki yaptığı “işi” aşikâr
***
Kol kola gezdiği faniler belli
15 Temmuz’da ki caniler belli
Vurduğu Meclis ve camiler belli
“Bir zaman” kankası, eşi aşikâr
***
Çıkmasa da olur siyasi ayak
Öğrenmek istersen çıkanlara bak
Zor değil FETÖ’yü çözmek, anlamak
“Buradayım” diyen kişi aşikâr
***
Otuz dokuz ayak edildi derdest
Kırkıncı ayaksa kayıp ve serbest
İnkâra yönelik çekilse de rest
Kapanmaz kokusu, leşi aşikâr