Hatay’ın yeniden sağlıklı ve güvenli yapılanması için 15 farklı disiplinden 126 Akademisyen buluştu!
Hatay Büyükşehir Belediyesi, Kahramanmaraş ve Hatay Depremlerinin Oluşturduğu Etkileri Belirleme ve Afet Sonrası Yönetim Modeli Oluşturma Projesi kapsamında Antakya EXPO Meclis Salonu’nda çalıştay gerçekleştirdi.
Yıldız Teknik Üniversitesi işbirliği ile yapılan çalıştayda, 15 farklı disiplinden 126 akademik personelin Hatay’ın yeniden ve daha sağlıklı yapılanması ile ilgili yapılan araştırmalar, hazırlanan çalışmalar hakkında bilgiler verildi.
Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş şunları söyledi:
“ Yaşadığımız deprem bağıra bağıra geliyorum diyordu. Maalesef toplum, yöneticiler ve siyasetçiler olarak hangi kategoriye bakarsak bakalım bu depremin geleceğini bildiğimiz halde önlem alamamanın acizliği içindeyiz. Ama bir musibet bin nasihatten iyidir. Bundan sonraki süreçleri nasıl yöneteceğimize dair multudisipliner çalışma içindeyiz. Depremin ilk günlerinden itibaren Yıldız Teknik Üniversitesi hassas davranarak şehrimiz için 15 kategoride önemli çalışmalar yaptı.”
SAVAŞ: BİLİM İNSANLARI VE UZMANLAR DEPREMLERİN DEVAM ETTİĞİNDEN DOLAYI İNŞAAT YAPILMASINI UYGUN BULMUYOR
Şehrin yeniden sağlıklı ve güvenli yapılanması için çalışmalarını sürdürdüklerinin altını çizen Başkan Savaş açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“ Hatay’ımızın tarihi dokusu, kültürel birikimi ve medeniyeti nasıl ayağa kaldırabiliriz düşünerek hareket ediyor ve çalışmalar yapıyoruz. Yıkılan şehrimizin eskisinden daha güzel, modern ve güvenli bir şekilde ayağa kaldırmak istiyoruz. Belki yavaş gidiyoruz ama bilim insanları ve uzmanlar depremlerin devam ettiğinden dolayı inşaat yapılmaması gerektiğini söylüyor. Şimdi yapılacak inşaatların sakat doğacağını söylüyorlar. Birkaç ay içerisinde çalışmalarımızı bitirerek şehrimiz ve ülkemiz için en güzelini muhataplarla paylaşacağız. Bizlere bu güne kadar en çok destek veren sivil toplum kuruluşlarımız ve üniversitelerimize çok teşekkür ederim. Bu çalışmaların şehrimize ve depremden etkilenen illerimize önemli katkılar sağlayacağını düşünüyorum. Bundan sonraki afetlerde inşallah daha sağlıklı yapılanırız ve can kayıplarımız olmaz. Teknolojiden ve bilimden maksimum faydalanacağız.”
Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Proje Yönetici Prof. Dr. Nabi Yüzer, Hatay’da yapılan çalışmalar ve araştırmalar hakkında bilgiler vermek amacıyla sunum yaptı.
YÜZER: BÜTÜN KURUMLARIN BİR ARADA HAREKET ETMESİ LAZIM
Prof. Dr. Nabi Yüzer konuşmasında şunları dile getirdi:
“Depremden sonra arkadaşlarımız araştırma ve çalışmalarını gerçekleştirmek üzere Hatay’daydı. 40 araştırmacı şehirde çok önemli saha ziyaretleri yaptı. Hatay ve diğer depremden etkilenen iller için bütün kurumların bir arada hareket etmesi lazım. Disiplinler bir araya gelerek disiplinler arası çalışma yapılması gerekiyor. Bu şekilde toplamda 6 fakülteden 15 farklı disiplinden 126 akademisyenle bir araya geldik. Hatay’daki depremlerin oluşturduğu etkilerin ve afet sonrası için yapay zekâ tabanlı karar destek mekanizması kurmaya çalışıyoruz. İnşallah yapacağımız çalışmalar diğer iller için de kullanılabilir bir model olur.”
ERSOY: JEOLOJİK DURUM İHMAL EDİLMEDEN HAREKET ETMEK LAZIM
Hatay’ın jeolojik yapısı hakkında da önemli bilgiler aktaran Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı ve Jeoloji Profesörü Dr. Şükrü Ersoy şu açıklamalarda bulundu:
“ Hatay’ın tarihine ve doğal güzelliklerine baktığımız zaman söylenecek çok şey var. Hatay’ımızın eşsiz bir jeolojisi var. İnsanlarımız kriz yönetiminde maalesef zayıf durmakta. Dağ oluşumlarımız devam ettiği için deprem riskleri devam edecektir. Hatay’da yaşanan büyük depremde Samandağ, Defne, Antakya, Kırıkhan ve Hassa üzerinde uzun süre deprem olmayacak. Çünkü çok büyük bir enerji boşalması oldu. Yapılarımızı deprem tehlike haritasına göre yapıyoruz. Yer seçimlerine dikkat edilerek yapılaşma olması lazım ve burada zemin de oldukça önemli. Jeolojik durum ihmal edilmeden hareket etmek lazım. Yüzyılın depremi söyleniyor ama bu deprem Erzincan depreminden daha büyük, yabancı kaynakların de dediği gibi son iki bin yılın en etkili depremi.”