Hepimiz görevimizi sağlıklı yaparsak hiç kimse depremden zarar görmez
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, herkesin görevini sağlıklı yapması halinde depremden kimsenin zarar görmeyeceğini söyledi.
TGRT Haber’in canlı yayın konuğu olan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş,
Hatay’da peş peşe yaşanan deprem ile ilgili düşüncelerini şöyle paylaştı:
“Gece saat 01.37’de 4.0 şiddetinde deprem oldu. Daha sonra sabah 10.40 civarında 4.7 şiddetinde yeniden depremi yaşadık.11.18’de ise 4.4 şiddetindeydi. Biz deprem bölgesine yakın olduğumuz için biraz daha fazla hissettik. Şu anda Türkiye’nin 4’te 3’ü deprem kuşağında. Biz de Güneydoğu Anadolu’dan gelen ve Akdeniz’e uzanan bir deprem kuşağı üzerindeyiz. 35-40 gün önce de yine bir depremle uyanmıştık. Demek ki bizim bu durumlara hep hazır olmamız lazım. Yani her ne kadar medeniyetler beşiği isek de deprem gibi olaylarda da beşik gibi sallanan bir Anadolu’nun üzerinde oturmaktayız. Bu kadar zenginlikte bir de depremle karşı karşıyayız. Ama depreme fiziken de ruhen de hazır olmamız gerekiyor. Ve hepimiz biraz daha pahalı evde oturacağız belki ama daha güçlü evlerde oturmamız gerekiyor. Müteahhitten ev alan insanlarından yerel yöneticilere, hükümete ve devlete bir çok kurum ve kuruluşlara burada çok iş düşüyor. Hepimiz görevimizi sağlıklı yaparsak hiç kimse depremden zarar görmez.”
HATAY’DA HERHANGİ BİR SIKINTI YOK
Deprem sonrasında Hatay’da herhangi bir sıkıntı olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Başkan Lütfü Savaş, “Bana ve arkadaşlarıma ulaşan herhangi bir sıkıntı yok. Ama depremler üst üste olunca bir tedirginlik oluştu. Depremle yaşamaya alışacağız. Sağlıklı daha sağlam evlerde yaşayacağız. Hepimiz açgözlülüğü bırakacağız, bilime ve bilimin ışığına inanarak bundan sonraki süreci yaşamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İNSANLARIMIZ SOSYAL MESAFEYİ KORUMAYA ÇALIŞIYORLAR
Sosyal mesafelerin korunup korunmadığına dair fikirlerini paylaşan Başkan Lütfü Savaş konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Genelde insanlarımız sosyal mesafeyi korumaya çalışıyor. Maske takıyorlar. Ama tabi ki bunları yaparken de diğer evrensel kuralları da unutmamız lazım. Sık sık elimizi ve yüzümüzü yıkamalıyız. Başka yerlere dokunduğumuz zaman ellerimiz ağzımıza ve gözümüze temas etmemeli. Eve giriş çıkışlarda giydiğimiz kıyafetlere dikkat etmemiz gerekiyor. Eğer değiştirmemiz gereken kıyafetlerimiz var ise değiştireceğiz. Ben bir belediye başkanı olarak aktif olarak çalışıyorum ama dikkat ediyorum. ”
BİZE MÜRACAAT EDEN VE BİZİM YAPMAMIZ GEREKEN HER BÖLGEDE DEZENFEKSİYON ÇALISMASI GERÇEKLŞTİRİYORUZ
Korona virüsün Hatay’daki durumu hakkında bilgiler vererek aldıkları önlemlere değinen Başkan Lütfü Savaş şu bilgileri paylaştı:
“ Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye’deki pandemi kurulunun ve Sayın Valimizin de söyledikleri doğrultusunda iş yapıyoruz. Özellikle kitlelerin hareket halinde olduğu yerlerin dezenfeksiyonu periyodik aralıklarla yapılıyor. Resmi veya resmi olmayan kurumlarda da dezenfeksiyon çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Toplu ulaşımdan itibaren bireysel taksilere kadar bize müracaat eden ve bizim yapmamız gereken bölgelerde dezenfeksiyon çalışmaları gerçekleştiriyoruz.
YARDIMLARIMIZI VATANDAŞLARIMIZI RENCİDE ETMEDEN YAPIYORUZ
Evde kalma sürecinde ekonomik durumu zayıf olan hemsehrilerimizin gıda ve para ihtiyaçları oluyor. 17 bin kişiye Halk Kart dağıttık. Belli bir miktarlık para ile temel ihtiyaçlarını giderebiliyorlar. Bunun dışında da hem bizim hem de hayır yapmak isteyenlerin vermiş olduğu gıdalar ile vatandaşlarımıza yardımcı oluyoruz. Zaten 200 bin civarında ihtiyacı olan insanımızın birçok bilgisi elimizde mevcut. Yardımlarımızı kendi inancımızın gerektirdiği şekilde vatandaşlarımızı rencide etmeden yapıyoruz .”
İKİ GÜNLÜK İZOLASYON BU İŞİN BİTMESİ İÇİN YETERLİ BİR SÜRE DEĞİL
Koronavirüsün ne zamana kadar devam edeceği konusunda fikirlerini belirten Başkan Lütfü Savaş açıklamalarına şöyle devm etti:
“ Baktığınız zaman bu virüs kimsenin direkt tanımlamayacağı, çoğu insanın canlı veya cansız olduğunu tasavvur edemeyeceği ve insan organizması için aktif olan küçük bir organizma. Bunu çok rahat bertaraf edebiliyorsunuz ama kendi bünyenize girdiği zaman da müthiş bir mücadele vermeniz gerekiyor. Mühim olan o mücadeleyi dışarıda başlatıp dışarıda bitirmektir. İzolasyon konusunda biraz geç ve yetersiz kaldık.15 günlük izolasyon ile bu vakaları belki de onda birine düşürebilirdik. Henüz çok geç kalmış değiliz. Ama sadece iki günlük izolasyon bu işin bitmesi için yeterli bir süre değil. Biz kişisel hijyen hem de evrensel hijyen ile ilgili doğruları yaparsak bir buçuk ay içerisinde minumum seviyeye indiririz. Haziran ayında çok rahat olabiliriz. Bilimin ışığında ve bilim adamlarının dediklerini yapmak gerekiyor. Yapmadıklarımızdan çok yaptıklarımız bizi ilgilendiriyor. Biraz daha cesur karar almamız gerekiyor. İzolasyonda problem yok ama evden çıkmama konusunda süreyi arttırmak gerekir. Belki 15 gün insanları evde kalabilecek şartlara getirir tutabilirsek biz bu süreci çok rahat bir şekilde atlatabiliriz.
EVRENSEL VE KİŞİSEL HİJYEN KURALLARI NE DİYORSA ONLARI YAPMAKTAN GERİ KALMAYACAĞIZ
Hatay, İstanbul ve Kocaeli’ne göre daha rahat durumda. Şuanda 50 civarında hastamız var. 2 vakamızı kaybettik. Ama daha çok Umre, Kıbrıs, Ortadoğu veya Avrupa ülkelerinden gelenler hasta veya bu hastalığı taşıyor. Kendi tecrübelerime dayanarak ve daha önce yayın kuruluşlarına da söyledim gibi Hatay’ı tanımama, cenaze sahiplerini aramam ve gidip gelmem ile ilgili tespitlerim var. Ocak ayı ortalarından itibaren biz bu virüsle zaten tanışıyorduk. Labaratuvar çalışmaları, klinik ve radyoloji çalışmalarını birleştirdiğinizde hem yoğun bakım hem de enfeksiyon hastalıklarındaki arkadaşlarımız benimle aynı görüşte olacaklardır. Geriye doğru analiz yaptıklarında bunu göreceklerdir. Bu virüsle çoktandır tanışmış olmamız hijyenik kurallarına uymayacağımız anlamı taşımaz. Evrensel ve kişisel hijyen kuralları ne diyorsa onları yapmaktan geri kalmayacağız. Çünkü elimizde en büyük şey bilim ve bundan her zaman faydalanmamız lazım.”
BAŞKAN SAVAŞ: BÜTÜN KLİNİK SEMPTOMLARI YAŞADIM
Elazığ depremi ziyareti sırasında sağlık problemi yaşadığını belirten Başkan Savaş hastalığı hakkında şunları söyledi:
“Avrupa’ya gitmiştim. Daha sonra geldiğimde İstanbul’da EMİTT fuarında geldiğim gecenin sabahında Sayın Genel Başkanımız , Adana ve Mersin büyükşehir belediye başkanlarımız ile birlikte Elazığ ve Malatya’ya gittik, oradan da Adıyaman’a döndük. Ben o zaman hastaydım. Bütün bu klinik semptomları yaşadım ve geldiğim gece de çok rahatsızlandım. İlk defa bu yaşıma kadar böyle bir rahatsızlık geçirdim. Etrafımda benim gibi rahatsız olan normal klinik seyri bir haftadan daha uzun süren solunum yolu veya zatürre gibi belirtileri olan kişiler de vardı.”
Programın sonunda düşüncelerini paylasan Başkan Savaş, “Kovid-19 Çin’de 19 Aralık’ta görüldü ama muhtemelen Kasım ayı başında veya Ekim ayı sonundan itibaren bu hastalık vardı. Pandemi seviyesine gelince inceleme gereği duydular. Değişik bir virüs ve değişik bir gribal enfeksiyon olduğu söylendi. Ondan sonra da Ocak ayında bizimle buluşması gayet doğaldı” görüşlerine yer verdi.