İMAMIN İŞİ TIKIRINDA; YA CEMAAT ??!!..

Ali Dal

24.09.2020
İMAMIN İŞİ TIKIRINDA; YA CEMAAT ??!!.. için yorumlar kapalı
861 kez okundu

Sevgili okurlarım;

Bilirsiniz ki; inanmak ve güvenmek, tutarlılık, liyakat ve istikrar üzerine tesis edilir. Bunlardan birinin eksikliği veya ortadan kalkması, şüpheye ve güvensizliğe yol açar. Zamana ve mekâna yenik düşmeyen bu kural tüm toplumlardan aynı sonuca çıkar. Değişmeyen bir kurak daha vardır ki; o da eğitim seviyesi, sorma ve sorgulama hususu geliştikçe, güvenme ve inanma duygusu erozyona uğramaz. Zira “Şüphe toplumu”na dönüşen yerlerde sosyalleşme anlamında çağın gerisine düşme hali görülmüştür… Bu yerlerde; acze düşmüşlük ve çaresizlik hissi “kadercilikle” açıklanmaya çalışılır…

“Gelişmekte olan ülkeler” kategorisinde adı geçen Ülkemizde de; “inanmak ve güvenmek” gibi, aklı, izanı, vicdanı, ilmi ve irfanı işaret eden insani duygulardan uzaklaşarak “neden, niçin, nasıl” gibi sualler sorulamaz noktaya taşındığında akıl almaz istismarlar baş gösterir ve toplum kendiliğinden “aldatanlar ve aldananlar” olarak şekilleniverir…

İsterseniz bu gün, “inanma ve güvenme” kavramının ne derece önem arz ettiğini; Ülke olarak takribi sekiz aydır cebelleştiğimiz “COVİD-19 PANDEMİSİ” gibi güncel konu üzerinde görmeye çalışalım:

Çin’in Whuan Şehrinden bütün dünyaya yayılarak kitle ölümlerine neden olan “COVİD-19 PANDEMİSİ” nin ülkemizde de ekonomik, sosyal, tarım, sanayi, eğitim, sağlık ve üretim anlamında felce uğratmış olduğu inkâr edilemeyeceğine göre, bu salgın nedeniyle kapanan iş yerlerinden, artan işsizlikten, sekteye uğrayan hizmet sektörlerinden ve üretemez hale gelmiş toplum olmaktan doğan olumsuzlukların telafisi noktasında devletin ne derecede kendisini hissettirebildiği de sorgulanmalıdır?!. Denmelidir ki; diğer dünya devletleri gibi, devletimizin de zor günler için yedekte tutulan ihtiyat akçesinden vatandaşlarına, zamanında ve yeterince kaynak aktarabildi mi?!.. Eğer aktarılamamışsa, hatta tam aksine vatandaşına IBN numarası vererek yardım istenecek duruma düşürülmüşse sebep ve sonuçlarından mesul olanlara; mağdur olmuş toplum tarafından hangi tepkiler gösterilebilmiştir?!…

Bu durumda devlete ve devlet adına hükümet edenlere yönelik vatandaşın “İnan ve güven” duygusu örselenmiş olmaz mı?!.. Elbette ki örselenir, hatta tamamıyla yok olur!!..

“İnan ve güven” duygusunun şüpheye düşürüldüğü bir başka husus:

Atanmış sağlık bakanının, her akşam “pandemi sonucu”na ile ilgili açıklamasında; yapılan testlere, sonucu pozitif çıkanlara, yoğun bakımdaki hastalara, vefat edenlere ve iyileşenlere dair verdikleri sayılar ile TTB’nin ve ilgili diğer kuruluşlarca verilen sayıların örtüşmediğinin, gerçek sayının kat be kat daha fazla olduğunun belirtilmesi de bu iki duyguyu zaafa uğrattığı gibi; toplumu şüpheye sevk eder…

Ülkede toplumun “İnan ve güven” duygusunu zedeleyen tuhaflıkların ardı arkası gelmiyor ki?!..

“Adımlarımızı ölçerek atalım. Unutmayalım ki, pandemi riski halen devam ediyor…Maskeyi kuralına uygun şekilde takalım, mesafeyi 1.5 metrede tutalım… Riskin nereden geleceği hiç belli olmaz. Sadece maske takmakla yetinmeyelim.” Talkınını veren AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; ülkede bir maske dağıtımının dahi becerilemediğini (?!) gözlerden kaçırırken, afet bölgesi olan Giresun’a gidip binlerce kişiyi dip dibe getirterek miting yapmayı olağan sayarken, yani saydığı pandemi kuralları ilk kendisi çiğnerken toplumda“İnan ve güven” duygusu sağlam kalır mı?!…

“İmam cemaat işi” bu olsa gerek…

Eee ne de olsa imam, sağlık koşulları başta olmak üzere her bakımdan kendini garantiye almış durumda… Unutkan olduğunu varsaydığı (?!) ve aldatılmaktan zorlanılmayan vatandaşın inanıp inanmaması; güvenip güvenmemesi, bu anlayış için o kadar da önemli değildir?!..

Ayrıca; 5 bin koruması, bir o kadar zırhlısı olan birine yaklaşacak COVİD-19 daha Whu’ANA’ sından doğmamış olmalı))!!??..

Velhasılıkelam, karnı tok, sırtı pek imamdan çıkan her türlü ses ve kokular, burnu mandallanan cemaat tarafından algılanmayacağına göre; imam bildiğini okumaya devam edecek demektir?!..

****

“Ne var ne yok” diye sorma birader