IŞİD’in katlettiği 104 kişi katliamın 7. Yılında Samandağ’da anıldı
Hatay-Samandağ Emek ve Demokrasi Güçleri, “Adalet! Er Ya Da Geç!” şiarıyla IŞİD’in Ankara Tren Garı’nda gerçekleştirdiği, 10 Ekim katliamında ölen 104 kişi, katliamın 7. Yıl Dönümünde Samandağ Abdullah Cömert Alanında Basın Açıklamalarıyla Andı.
Samandağ Abdullah Cömert Alanında yapılan Basın Açıklamalarında, Hatay Samandağ Emek ve Demokrasi Güçleri adına Türkiye İşçi Partisi (TİP) İlçe Örgütü, Samandağ Eğitim Sen Şube Yönetimi,Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İlçe Örgütü, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İlçe Örgütü birer konuşma yaptılar. Yapılan açıklamalarda şu ifadelere yer verdiler:
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Samandağ ilçe örgütü adına Ferit Diker konuşmasında şunları dile getirdi:
FAİLLERİ BİLİYORUZ!
“10 Ekim 2015 Türkiye’nin dört bir yanından ülkenin içinde bulunduğu kasvet ve karanlığı emek, barış ve demokrasi feneri ile aydınlatmaya gelen binlerce insanın Ankara Tren garında buluşacağı gündü.
Ankara’nın umut kokan sabah saatlerinde sermaye destekli cihatçı çetelerin ardı ardına patlattıkları bombalar, 104 yurttaşımızı hayattan kopardı ve yüzlerce yurttaşımızı fiziksel ve ruhsal olarak yaraladı.
Failler 7 Haziran ile 1 Kasım arasında onlarca katliam ile kasvetli havayı devam ettirmek isteyenlerdir.
Failler bir avuç zenginin iktidarı için yüzlerce insanı hayattan koparacak kadar acımasız canilerdir.
Failler Madımak’ ın, 78 1 Mayıs’ının, Bahçelievler’in failleridir.
Sizler Ankara garının tam ortasında açtığınız karanlık çukurun içinde sinmiş, çaresiz ve korkan bir toplum arzunuzdan, devşireceğiniz oy hesapları yaparken, bizler 104 canımızın aydınlık fenerleri ile hane hane, insan insan, yürek yürek aylar sonra sizinle hesaplaşma gününü örgütlüyoruz!
Onlarca dilden, onlarca kültürden gelip tek bir ağızdan yan yana, umut ve özgürlük türküsü söyleyen halkların birlikteliğini; ne açlığa mahkûm eden ekonomi politikalarınız ne yasalarınız ne de patlattığınız bombalar engel olamayacaktır!”
Samandağ Eğitim Sen Şube Yönetimi adına Esat Kudret; konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
KATİLLER HALKA HESAP VERECEK ER YA DA GEÇ!
Tam yedi yıl 104 can.
Adalet arayışı kesintisiz sürüyor.
Bir yandan zaman aşımı tehdidi bir yandan Anayasa Mahkemesinin geçen yıl verdiği “ENGELLENEBİLİRDİ” içerikli dehşet karar…
ADALET ADALET ADALET… İnsanlık tarihi kadar eski bir talep ve özlem…
Ki adalet çok büyük bir değer ve adalet arayışı da öyle.
Adalet hakkın haklıya teslim edilmesidir. Erkeni, geçi, azı, çoku olmayan nadir değerlerden biri.
Ya vardır ya yoktur.
Ki adalet kısa zamanda ve hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde, telafisi mümkün olan durumlarda hakkı haklıya teslim etmektir. Ya katliamlara kurban verdiklerimiz.
En kutsal saydığımız yaşama hakkı ellerinden vahşice alınan canlarımıza HANGİ HAKKI NASIL TESLİM EDECEĞİZ Kİ ADALET YERİNİ BULSUN.
Belki de unuttuğumuz bir şeyi tekrar hatırlamalıyız. HESAP SORMAK…
Belki de GÜN GELECEK DEVRAN DÖNECEK KATİLLER HALKA HESAP VERECEK sloganını daha sık ve daha gür atmalıyız.
Maraş’ın hesabı sorulabilseydi Sivas olur muydu?
Sivas’ın hesabı sorulabilseydi Ankara-Gar katliamı ve nicesi olur muydu?
Sorulmayan her hesap yeni bir katliamın ebesi olmuş hep bu ülkede… Buna izin vermemeliyiz…
Bir de şu olağanlaştırılmaya çalışılan zaman aşımı… Unutulmasın ki Halkın adaletinde zaman aşımı yoktur…
Biliyoruz ki HİÇBİR HESAP MAHŞERE KALMAZ, KALMAYACAK DA… Katiller bu ülke halklarına hesap verecek er ya da geç …
Yitenler adaletin bir ihtiyaç olmayacağı bir dünyanın inşa sürecinde yitti. Onlara layık olmalıyız…
O dünyanın inşasına kaldığımız yerden devam etmeliyiz. Sınıfsız ve sömürüsüz…
Adaletin bir ihtiyaç olmadığı bir dünya ve ülke temennisiyle…
Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek…
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) adına Samandağ ilçe Eş Başkanı Yusuf Kimyon; düşüncelerini şöyle aktardı:
HAYKIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ!
“7 Haziran 2015 Seçimleri sonrasında ülkeye egemen hale getirilmeye çalışılan şiddet ve korku iklimine karşı barışı, demokrasiyi ve emeğin haklarını savunmak için “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi ’ne katılmak üzere on binlerce yurttaşımız emek, barış ve demokrasi özlemiyle Türkiye’nin dört bir yanından yola çıkmış ve Ankara Garı önünde buluşmuştu. 10 Ekim 2015 sabahında bu alanda yüreklerinde sevgi, gözlerinde gülümseme, dillerinde barış türküleri olan on binlerce kişi kardeşçe yan yana bulunuyordu. O karanlık dönemde hepimize umut veren bu coşkulu birliktelik saat 10’u 4 geçe birbiri ardına patlayan iki bomba ile kana bulandı.
104 insanımızı yitirdiğimiz, yüzlerce insanımızın fiziksel, yüzbinlerce insanımızın ruhsal olarak yaralandığı 10 Ekim katliamı, emek, barış ve demokrasi uğruna ödenen ağır bedellerden sadece biridir.
10 Ekim katliamı, 6 Haziran Diyarbakır ve 20 Temmuz 2015 Suruç katliamlarıyla başlayan ve ardı ardına gelen IŞİD saldırılarının bir parçasıdır. Başta 10 Ekim katliamı olmak üzere 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım 2015 seçimleri arasında bunca katliamın neden yaşandığının cevabı verilmeden 10 Ekim katliamının arka planı aydınlatılamayacaktır.
Ankara saldırısının yedinci yılı vesilesiyle kaybettiğimiz arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı ve canlarımızı bir kez daha saygıyla anarken, onların demokrasi ve özgürlük talebi için mücadele ederlerken yaşamlarını yitirdiklerini bir an olsun aklımızdan çıkarmayacağız.
Onların demokrasi, barış ve özgürlük isteyen seslerini meydanlardan, sokaklardan eksik etmeyeceğiz.
Şimdi bu talebin daha gür sesle ve daha geniş yığınlar tarafından sahiplenilmesinin yaşamsal önemde olduğu günlerden geçtiğimizi biliyoruz. O yüzden yitirdiklerimizin anılarına bağlı kalarak bu talepleri diktatörlüğünü ilan etmek için sabırsızlananların suratlarına haykırmaya devam edeceğiz.
Toplumsal muhalefet güçlerinin birliğini sağlamak ve bu gidişe dur demek için elimizden geleni ardımıza koymayacağız.
10 Ekim katliamında ölenleri unutmayacağız, unutturmayacağız!”
Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İlçe Örgütü adına Taylan Görür şöyle konuştu:
NE KAYBETTİKLERİMİZİ UNUTACAĞIZ NE DE KATLİAMLARI
“Ankara Garı’ndaki katliamın 7. yıl dönümünde; yitirdiğimiz 103 insanımızı saygıyla anıyoruz.
Ne kaybettiklerimizi unutacağız ne de katliamları, şiddeti, baskıyı normalleştirip faşizmi kurumsallaştırmak isteyen iktidara yenileceğiz.
Faşizm kandan ve katliamdan beslenir. Faşist rejimin inşası için ülkemizi bombalar cumhuriyetine dönüştürerek her defasında daha fazla suç işlediler, her defasında daha fazla kana buladılar memleketi. Ama yetmedi! Saltanatlarını tahkim etmek için daha fazlasına ihtiyaç duyuyorlar.
İşte o yüzden, işçilerden kadınlara Kürtlerden Alevilere gençlere doğaya kan, zulüm, savaş politikalarıyla saldırarak, kendi bekaları için ülkeyi adım adım kaosa sürüklüyorlar.
Failler yarattıkları cezasızlık rejiminde ödüllendirilmiş, canlar yitip gitmiş ne gam! Yeter ki sürsün saltanatları! Ama hesapları boşa çıkacak.
10 Ekim’in acı ve öfkesini içinde taşıyan halk güçlerinin faşizmin karşısındaki barajı savaşa ve katliamlara karşı birlikte mücadeleyle kuvvetlenecek. Hesaplaşacağız! Emeğin ve özgürlüklerin ülkesini biz kuracağız.
Barış içinde yaşayacağımız demokratik bir cumhuriyeti kazanacağız.
Hakların Demokratik Partisi (HDP) İlçe Örgütü, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Anmaya destek verdi.
Haber: Erdal YILMAZÇELİK