Karagöz Sanatçısı Mansur Erk “Karagöz-Kolanya-Virüs Oyunu”
Karagöz Sanatçısı Mansur Erk, “Kendini Ne Oyuncusu Olarak Tanımlıyorsunuz?” sorusuna şu cevabı verdi:
“Kendimiz Karagöz Sanatçısı olarak tanımlıyorum. 20 Yıldır Karagöz Sanatı ile oyunlar sergilemekteyim. Kültür Bakanlığının bizlere verdiği Karagöz Sanatçısı kartına sahibim.
Böyle bir sanatı Türkiye’nin uç noktasındaki ilimiz Hatay’da hayata geçirmek oldukça zor ve sıkıntılıdır. Geniş kitleye büyük masraflar yaparak gidebiliyoruz. Biz küçük kazançlar karşılığında bu işleri yürütmeye çalışıyoruz. Bu yüzyılların sanatını kayıp olmaması için evimizi de ekmek götürmenin karşılığı olarak yaptım. Salgın dönemi ile birlikte işlerimiz zorlaştı ve okullara gidemez olduk.
Bizim Oyunlarımız Bütün Halka Yöneliktir.
Karagöz çocukları yönelik sanat değildir, karagöz sanatı büyükleri de kapsayan bir sanattır. Bizim biraz daha iyi para kazanmamız gerekiyor, bir takım karagöz sahneleri oluşturup, karagöz sanatçılarının artmasını sağlayarak, geçmiş yüzyıllarda TATO denilen karagöz oyunlarının sahnelendiği kahveler varmış, kahveler içilir ve daha sonra karagöz sanatçısı büyüklere yönelik sanatını icra edermiş. Bu Leyla ile Mecnun, Tahir ile Zühre, vs. bu kahvelerde sergilenmiş, okur-yazarları olmayan ve o dönem çok satan kitapları anlamına gelen, değerli bin-bir gece masalları öykülerini oralardan izleyip, kültür dağarcıklarını zenginleştirebilmişler. Bu gün de bunlar yapılabilinir ama biz çocukların ötesine çıkaramıyoruz. Kazancımız düşük, hatta yanımıza yardak alıp yetiştiremiyoruz. Karagöz sanatçısı yardımcılarına yardak adı verilmiştir. Tünelin ucunda ışık görülmediği için çocukları bizim yanımıza vermiyorlar. Karagöz sanatçısı çocukluktan itibaren yetişmektedir. Bu sanatın böyle giderse ölme tehlikesi de vardır. Kültür Bakanlığımız geleneksel tiyatro ve diğer tiyatrolara da yardım yapar. Geçen yıldan beri hiçbirimiz gösteri yapamaz olduk. Bu yıl sesli tiyatro, dijital tiyatro gibi tiyatrolara Kültür Bakanlığı yardım yapma kararı aldı. Bu anlamda bizden metinler istediler, oyunun çekimini de yaptık. Biz oyunlarımızı göndereceğiz ve Kültür ve Turizm Bakanlığı bizlere bir yardım da bulunacaktır. Buradan Kültür ve Turizm Bakanlığına teşekkürlerimi sunuyorum.
Pandemi Dönemi Sıkıntıların ve Tiyatroların Durumu Nedir?
Benim oyunum salgın hastalıkla ilgilidir, karagözün virüs ile mücadelesini konu almaktadır. Gösteri salgın hastalığının önlenmesine ve tedbirlere yöneliktir. Karagöz sanatçılığı deri işleyerek tasvir yapıyoruz, hem konularımızı kendilerimiz yapıyoruz. Şöyle anlatırsam daha iyi olur; Karagöz sanatçısı hem oynatan, hem sahneye koyan, hem yazan, hem yönetmen, tam anlamında bütün sanat ordusunun yapacağı bir işi, karakterleri tek başına seslendiren önemli bir ustalık ve sanattır.
Bundan Sonra Neler Yapacaksınız?
Biz oyunlarımızı bundan sonra toplumdaki aşı karşıtlığını, salgınla ilgili olumsuz tutumların ortadan kalkması gerekiyor ki; Salgın bir an önce ortadan kalkabilsin, engellenebilsin bu sayede salonlar yeniden açılabilsin. Salgın önlenmez ise biz salonlara dönmeyeceğiz ve evlerimizde üretmeden yaşamaya başlayacağız. Bizim sanatımızın en büyük handikapı evde üretemez hale gelmemizdir.
Sanatçıların Salgın Hastalığa Karşı Bir Mücadelesi Olur mu?
Tabi sanatçıların bu anlamada olumlu katkıları olur. Sanatçılar birbirleriyle ilişkiye geçerek, bu yönde sanat yapıtları da üretmeleri mümkün ve toplumda bilinçlenmeye yönelik sanat dalında olduğunu düşünüyorum. Özellikle böyle gösteri sanatları daha da iyi anlatabilir. Sanatçıların bir araya gelerek eserler yapmaları büyük yararları olduğunu belirtmek gerekir. “
HÜSEYİN GÜLER