TMMOB HATAY İL KOORDİNASYON KURULU: LAZKİYE VE ÇEVRESİNDE YAŞANAN MEZHEPSEL ŞİDDET BÜYÜK BİR İNSANİ FELAKETE YOL AÇMAKTADIR!

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Hatay İl Koordinasyon Kurulu,  Lazkiye ve çevresinde yaşanan mezhepsel şiddetin büyük bir insani felakete yol açtığına dikkat çekti.

TMMOB Hatay İl Koordinasyon Kurulu yaptığı basın açıklamasında, “Türkiye’nin, komşuluk ve tarihsel sorumluluk bilinciyle Suriye’de barışın sağlanmasında tarafsız, yapıcı ve insan haklarına duyarlı bir politika benimsemesi gerektiğini  vurguluyoruz” diyerek açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Suriye’de Lazkiye ve Çevresinde Yaşanan Mezhepsel Soykırıma Karşı Sessiz Kalmıyoruz!

Ortadoğu’da süregelen savaşın yıkıcı etkileri her geçen gün daha da derinleşirken, Suriye’de

özellikle Lazkiye ve çevresinde yaşanan mezhepsel şiddet büyük bir insani felakete yol

açmaktadır. Farklı etnik ve mezhebi kimliklere sahip topluluklar, yalnızca inançları nedeniyle

hedef alınmakta, zorla yerlerinden edilmekte ve ağır insan hakları ihlallerine maruz

bırakılmaktadır.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) olarak, bu mezhepsel soykırımı en güçlü

şekilde kınıyoruz. Hiçbir ideolojik, siyasi veya askeri çıkar, bir halkın sistematik olarak yok

edilmesini meşrulaştıramaz! Bu saldırılar, yalnızca bölge halklarını değil, insanlığın ortak

değerlerini de tehdit etmektedir.

Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, herkesin din,

mezhep, etnik kimlik ve köken farkı gözetilmeksizin eşit ve özgür yaşama hakkına sahip

olduğunu vurgulamaktadır. Suriye’de yaşananlar bu evrensel hakların açık ihlalidir ve

uluslararası toplumun bu suça karşı sessiz kalmaması gerekmektedir.

Bu çerçevede, başta Birleşmiş Milletler (BM), uluslararası hukuk kuruluşları ve insan hakları

örgütleri olmak üzere tüm ilgili aktörleri, Lazkiye ve çevresinde yaşanan mezhepsel

katliamları bağımsız gözlemciler aracılığıyla incelemeye, failleri adalet önüne çıkarmaya ve bu

vahşetin durdurulması için acilen harekete geçmeye çağırıyoruz.

Aynı şekilde Türkiye’nin, komşuluk ve tarihsel sorumluluk bilinciyle Suriye’de barışın

sağlanmasında tarafsız, yapıcı ve insan haklarına duyarlı bir politika benimsemesi gerektiğini

vurguluyoruz. Savaşın mağdur ettiği tüm siviller için insani yardımlar artırılmalı, mültecilerin

temel haklarına saygı gösterilmelidir.

Bizler, meslek odaları olarak savaşın, yıkımın ve mezhepsel ayrışmaların karşısında, halkların

barış içinde bir arada yaşadığı bir dünya için mücadelemizi sürdüreceğiz. Lazkiye ve

çevresinde yaşanan mezhepsel soykırımın son bulması için sesimizi yükseltmeye devam

edeceğiz. “