TÖB-SEN: Öğretmenlik Meslek Kanunu Meclise getirilmeden önce ayrıntılarıyla açıklanmalıdır!
Kısa adı TÖB-SEN olan Türkiye Öğretmenler Birliği Merkez Yürütme Kurulu Başkanı Deniz Ezer, Öğretmenlik mesleğinin detaylarının açıklanmasını istedi.
Yürütme Kurulu adına yaptığı açıklamasında, Öğretmenlik Meslek kanununun yayınlanmadan detaylarının açıklanmasını isteyen Başkan Deniz Ezer, şu görüşlere yer verdi:
“01.12.2021 tarihinde 20. Milli Eğitim Şûrası açılış konuşmasında Cumhurbaşkanı Sayın Tayyip Erdoğan, ’’öğretmenlik meslek kanununu’’ meclise sunacaklarını ilan ederek kanunda geçen özellikle yandaş basınında öğretmenlere müjde şeklinde duyurduğu birkaç maddeden bahsetmiştir. Maalesef öğretmenlik meslek kanununun detayları açıklanmadan popülist söylemler üzerinden müjde olarak açıklanması ve yandaş medyanın bu şekilde bir sunum yapması endişe vericidir , zira aynı iktidar 2016 ve 2018 tarihlerinde öğretmenlik meslek kanunu adı altında öğretmene ‘’performansa dayalı çalışma’’ ve öğretmenlik mesleğinde kariyer basamakları dayatmasında bulunmuştu. Bizi de endişelendiren detayların açıklanmadan kamuoyuna bu kanunun pazarlanmasının yapılmasıdır.
Cumhurbaşkanı Sayın Tayyip Erdoğan’ın bugünkü açıklamasında kanun ile ilgili açıklamanın özeti şu şekildeydi:
‘’Öğretmenlikte adaylık kaldırma sınavını artık bir kenara bırakıyoruz, bunun yerine bir program uygulayarak adaylarımıza destek olacağız. Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenlik imkanını getiriyoruz. Yüksek lisans yapmış öğretmenlerimiz ise sınavdan muaf tutulacaktır. Eğitimlerini tamamlayan ve yapılan sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz hem 1 derece alacaklar hem de maaşlarında bin lira artış olacaktır.10 yıllık uzman öğretmenler eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde başöğretmen unvanlıyla görev yapacaklar. Yine bu öğretmenlerimize ilave 1 derece verecek ayrıca maaşlarında da 2 bin lira artış yapacağız. 1. derecedeki öğretmenlerimizin ek göstergelerini 3600’e çıkarıyoruz. Ayrıca sözleşmeli öğretmen ile kadrolu öğretmen ayrımını da ortadan kaldırıyoruz. Mecburi hizmet hariç özlük hakları, atamalar başta olmak üzere sözleşmeli öğretmenlerimiz kadrolu öğretmenlerimizle aynı haklara sahip olacaklar. Bu tarihi reformun şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.’’
KAMUOYUNA KONU İLE İLGİLİ AÇIKLAMAMIZDIR
Türkiye Öğretmenler Birliği Merkez Yürütme Kurulu Başkanı Deniz Ezer açıklamasında taleplerini şöyle sıraladı:
1.Öğretmenler en düşük memur maaşı alırken, ekonomik olarak enflasyonun altında ezilmişken olması gereken tüm öğretmenlere koşulsuz olarak herkese aynı miktarda seyyanen zam yapılmasıdır. Bu durum görmezlikten gelinemez. Tüm Öğretmenlere ve Eğitim çalışanlarına 3000tl seyyanen zam yapılması gerekmektedir. Bu durum öğretmenlere kariyer basamakları getirmekten daha önemlidir.
2.Bu kanun ile ironi bir durum oluşmuştur, sınavla maaşına zam alacak tek meslek öğretmenlik mesleği olacaktır. Oda 10 yıllık hizmetten sonra girilecek sınavlarda başarılı olunursa.
3. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda öğretmenlik, özel bir ihtisas mesleği olarak tanımlanmıştır. Öğretmenlik mesleği uzmanlık mesleğidir tüm öğretmenler yasa da belirtildiği gibi uzmandır. Ayrı bir uzmanlık tanımlamasında ihtiyaç yoktur.
4.Öğretmnelik mesleği dayanışmayla ve işbirliği ile yapılır. Kariyer basamakları öğretmenler arası rekabeti getireceği gibi öğretmenler odasında; öğretmenler arasında ve öğrencilerin gözünde bir kast durumu(iyi, kötü, başarılı, başarısız öğretmen) ortaya çıkaracaktır. Ayrıca kariyer amaçlandığından öğrenci gelişimi ikinci plana itilecek öğretmen sadece kendi kariyer gelişimine odaklanacaktır. Bir başka durumda öğretmenler arası sınıflandırmanın iş barışını da bozacak olmasıdır. Öğretmenlik mesleği saygın bir meslek olup deneyimlerle gelişim gösterir. Sınavda başarısız olan fakat mesleğe yıllarını veren deneyimli öğretmenin verimi düşecektir.
5. Mesleğini 10-20 yıl icra etmiş öğretmene sınav uygulamak hakarettir. Hem üniversiteden hem de KPSS sınavından geçmiş mesleğe yıllarını vermiş bir öğretmene sınav yapılması kabul edilemez.
5.İktidarın sözleşmeli öğretmenliği kaldırma gibi bir planı yoktur. Basında yazılanlar gerçekleri yansıtmamaktadır. Cumhurbaşkanı kadrolu-sözleşmeli öğretmenler arasındaki farklar ortadan kalkacak demiştir. Fakat ne bakan ne de cumhurbaşkanı sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılacağı konusunda net bir ifade kullanmamıştır. Sözleşmeli öğretmenlik kesinlikle kaldırılmalıdır. Tek bir istidam yapılmalı oda kadrolu öğretmen istihdamıdır. İlginç olanda sözleşmeli öğretmenliği getiren ve şimdi kadrolu-sözleşmeli arasındaki farklılıkları kaldıracağız diyen aynı iktidarın olmasıdır.
6.HAFIZAMIZI TAZELEYECEK OLURSAK HATIRLATMA YAPALIM:
İktidar; en son 2018 yılı Şubat ayının sonunda, öğretmen performans değerlendirmesi yönetmeliğini açıklamıştı. Yönetmelik aday ve kadrolu öğretmenlerin, göstermelik olarak da idarecilerin performansının notlanmasına dayanıyordu. Öğretmenin değerlendirmesi; okul müdürü, zümre öğretmenleri, okuldaki tüm öğretmenler ve dersine girdiği öğrenciler ile velilerden alınacak. Bu birleşenlerin vereceği not ortalamasının büyük yüzdesi idarecilere dayandırılıyordu. Öğretmenlerin, bu performans sistemi içinde ayrıca dört senede bir yapılan merkezi sınava katılması zorunlu olacaktı. İşte yazımızın başında dediğimiz gibi kanun ile ilgili ayrıntıların derhal açıklanması gerekmektedir. ’’Öğretmenlik Meslek Kanunu’’ meclise getirilmeden önce koşulsuz olarak madde madde tüm ayrıntılarıyla birlikte kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Örneğin ‘’Kanunda Performans dayatmasının olup olmadığı, kanunda Öğretmen başarı kriterinin ne olduğu konusundaki muğlaklık giderilmelidir.”
Öğretmenlik mesleği şirket yönetme anlayışına mahkum bırakılamaz. Bu onurlu meslek işbirliğiyle ve meslektaşların dayanışma ruhuyla yapılır. Kamuoyu ve kamu emekçileri bilmelidir ki TÖB SEN tüm hukuksuz ve anti demokratik uygulamaların karşısında olacaktır.”