“YOL, SU ve ELEKTRİK” vergi olarak bize geri dönen yoldan başlamak istedim. Su ve Elektrik’i daha sonra kaleme alacağız.
TRAFİK KAZALARI HALKI İSYAN AŞAMASINA GETİRDİ
Son zamanlarda yaşanan trafik kazaları halkı isyan aşamasına getirdi ne vekillerden ne sorumlulardan, nede ilçe yöneticilerinden ses seda yok. Çevreyolu yapıldı, hizmete sokup sokmadıkları bile belli değil iken günlük ölüm kaza haberlerinden bıktı bu halk.
Çevreyolu yapıldı, depremden sonra yolun sağı, solu yerleşim ve yaşam alanlarına döndü. Sizler bu yolu halkın ihtiyaçlarına ve yaşam biçimine göre şekillendirmek zorundasınız. Evine, iş yerine gidecek olan insanlar kilometrelerce yol gitmek zorunda kalıyor. Dönemeçler yok, kaldırımları kaldırım değil, ışıklandırması yok, trafik levhaları yok ve siz buna hizmet diyeceksiniz ve biz sizi alkışlayacağız öyle mi?
Sorumsuzluğunuzdan ve ilgisizliğinizden bıktı bu halk. Her gün bu yollarda biz gençlerimizi kaybetmek zorunda değiliz. Bu kadar kolay olmamalı bir canı hayattan koparmak. Bir canın kanı sudan ucuz olmasın. Bu kadar sorumsuzluk, vurdumduymazlık yeter.
Sorumsuzluk hat safhada, sorumlular üç maymunları oynuyor. Yollarımız, ölüm yolu olarak geri dönüyor.
Halkımız, refah ve huzur içinde yaşasın diye bir temsilci seçer meclise, var olan sorunlar daha kolay ve erken çözülsün diye.
Fakat bu vekil silsilesi, öncesinde halka hizmet etmek adına kendilerini parçalar ama o lanet koltuğun lanet kokusunu alan vekil halkı unutur. Halkın istekleri, arzuları vs. her şeyi unutulur. Halk bu sefer ne yapar? En yakınındakini taşa tutar, karalar ve her şey kör düğüm olur, çözümsüz kalır. Vekiller yine şunu söyler: “Değmeyin Keyfime”
TAKIM TUTAR GİBİ PARTİ TUTMAK
Anlatacağım şu, bundan sonra takım tutar gibi parti tutmak yerine, duyarlı insanlara önem verelim. İşimizi çözümsüz bırakan, o koltuğun kokusuna alışan ve halkın sorularına cevap vermeyen bir milletvekili seçmeyelim.
Haber ve Yorum: Erdal YILMAZÇELİK







