Son On Yıldır Avukatlar Gününü Kutlamayı Unuttuk!
Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Atatürk Anıtına çelenk sunumundan sonra şu ifadeler yer verdi.
Bu yıl 5 Nisan Avukatlar Gününü kutlamıyoruz. Hukuk devletine, laik Cumhuriyete ve Atatürk devrimlerine olan bağlılığımızla; kutsal mesleğimiz uğruna canını veren meslek şehitlerimizin anısı önünde ve savunma tarihi boyunca mesleğimizi ayakta tutmaya çalışan tüm meslektaşlarımız önünde saygı ile eğiliyoruz. Tedbirler sebebiyle Atatürk Anıtına temsili olarak çelenk sunulmuş ve ekteki basın duyurusu kamuoyu ile paylaşılmıştır.
5 NİSAN “AVUKATLAR GÜNÜ”NÜ KUTLAMIYORUZ!
5 Nisan 2020, Avukatlar Gününde, dünyamız küresel bir salgının yarattığı yeni bir sosyal ve ekonomik sarsıntının içerisinde yol alıyor.
Coronavirüsün yarattığı küresel salgın sebebiyle yeniden karılan dengeler; toplanan vergilerden, devlet yönetim sistemlerine, devletlerin bütçelerine, sağlık, eğitim ve adalet yatırımlarına kadar birçok şeyin sorgulanmasına yol açıyor.
Dünya, Nazım Hikmet’in dizelerindeki gibi; yüzünü bile görmediği, hiç kimse zorlamamışken, en güzel şeyin yaşamak olduğunu bildiği halde, yaşamak ağır bastığı için insanlar için ölebilenleri konuşuyor. Canını hiçe sayarak yurttaşlarımızın sağlığı ve salgının önlenmesi için uğraşan tüm çalışanlara teşekkürlerimizi sunuyor, canını yitirenlere Allah’tan rahmet diliyoruz. Onlar hep hayatımızın kahramanları olmaya devam edecekler.
Dileriz ki, içinde bulunduğumuz küresel salgın, yurttaşlarımızın tamamının ve devletlerin işbirliğiyle ve en az hasarla ülkemizden ve dünyadan tamamen geçer gider ve devletler dersler çıkararak sistemlerini, bütçelerini buna göre düzenlerler.
Bu salgın bittiğinde dünya için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Eve kapanmış vaziyette Avukatlar Günü kutlanmaz elbette. Ancak sadece bu yıl değil, neredeyse son on yıldır Avukatlar Gününü kutlamayı unuttuk.
Bu yıl da, Coronavirüs etkisiyle yargıda ve ortak yaşamda hayatın her türlü faaliyetin durma noktasına geldiği bir süreçten geçiyoruz.
Salgın süresince; çalışma hayatımız durma noktasına gelirken, bu fırsattan istifade işten çıkarmaların olmaması için önlem alınmalı, yurttaşların sağlık hizmetleri ücretsiz olmalı, sağlık çalışanları korunmalı ve bu dönemde dezavantajlı kesimler yoksullar, göçmenler ve tutuklu/hükümlüler elbette korunmalıdır.
Ancak, sağlık sorunları ve Coronavirüs önlemleri adı altında yurttaşlarımızın haklarını geriye götürecek ve savunma mesleğini fiilen yapılmaz hale getiren önlemlerin kalıcılaşmasına yol açabilecek, geçici ve tedbir mahiyetindeki her türlü düzenlemenin sonradan idari ve yargısal olumsuz pratiklere dönüşmesine izin vermeyeceğiz.
İdarenin her türlü eylem ve işlemlerinin denetimsiz bırakıldığı yargısal bir pratiği de kabul etmiyoruz, yargının şeklen bile bağımsız ve tarafsız görüntü vermeye bile çalışmamasını da kabul etmeyeceğiz.
Yargıya duyulan güvenin tarihin en dip seviyesini gördüğü ve yurttaşlarımızın da böyle zamanlarda en çok ihtiyaç duyduğu ve tek güvencesi olan savunmanın sesini kısmaya yönelik girişimleri kabul etmiyoruz, savunmasız bir yargı hayaline de izin vermeyeceğiz.
Saygıdeğer Kamuoyu;
Tüm hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini, hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamaya çalışan Avukatlar, şimdi de Coronavirüs etkisinden en çok etkilenenler arasında yer alıyorlar. Küresel salgın öncesi zaten ekonomik ve sosyal bir yok oluş sarmalının içine sürüklenen meslektaşlarımızın mevcut şartlarda ne zor durumda olduklarını görüyor ve biliyoruz.
Coronavirüs salgınından önce de, zaten yatıramadıkları primlerinin, zaten ödeyemedikleri faturalarının, vermek zorunda kaldıkları KDV/Stopaj/Gelir Vergisi beyannamelerinden doğan ödeyemedikleri tahakkukların, ödeyemedikleri kiralarının etkisinde ve bunların hiç birini yansıtmadan, onurla mesleklerini sürdürmeye, angarya haline dönüşen CMK hizmetlerini vermeye devam ediyorlar.
Yıllar önce verdikleri hizmet karşılığı alamadıkları beraat vekalet ücretlerine, adli yardım alacaklarına yıllar sonra coronavirüs etkisiyle Adalet Bakanlığının ödeme yapmasını ve alacaklarına kavuşabilmeyi bekliyorlar. Bu ödemeler için engel olan neydi soruyoruz.
Yargı reformları peş peşe gelirken, bu reformların hiç birinde avukatlar yararına hiçbir ekonomik ve sosyal tedbirin olmayışını görebiliyoruz. Yeşil pasaport ambalajının, 2006 yılında kaldırılan mesleki sınavın 2020 yılında konulmasındaki tutarsızlığı da not ederek, tarihin en ağır mesleki sorunları ile boğuşan avukatlar için son on yıldır hiçbir kazanım sağlanmamasının, ağır sosyal ve ekonomik sorunlar karşısında hiçbir kalıcı tedbirin bilerek ve isteyerek alınmamasının, var olan kazanımların da, farklı sistem ve isimler altında tek tek avukatların elinden almasının önüne geçmesine de izin vermeyeceğiz. Mesleğimize böyle bir kötülüğü kim yaparsa, kim olursa; biz de o anlayışın tam karşısındayız.
Bu zor günler geçer de, avukatlar ne bu zamanda ne de geçmiş zamanda mesleklerini yapamaz hale getirenleri unutmazlar. Avukatları açlıkla terbiye etmeye çalışan, mesleğin yok oluşunu izleyen, hiçbir tedbir almayan, almak istemeyen anlayışa karşın avukatlar onurlu tarihlerinden bir zerre bile ödün vermezler.
Avukatlar tüm olumsuzluklara karşın, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmeye ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmaya devam edeceklerdir.
Biz avukatız, savunmanın sesi kısılırsa yurttaşlarımızın nefesi kesilir. Kesilmek istenen de avukatların sesi değil, tam da yurttaşlarımızın sesidir, nefesidir.
Bu gerçekler karşısında yıl da 5 Nisan Avukatlar Gününü kutlamıyoruz!
Bu zor zamanlarda avukatlık hizmeti vermeye devam eden tüm meslektaşlarımızla birlikte yan yana yürüyen büro emekçilerimize, zorunlu hizmetleri eksiksiz yürüten ve avukatlara hizmet eden baro emekçilerimize teşekkür ediyoruz.
Hukuk devletine, laik Cumhuriyete ve Atatürk devrimlerine olan bağlılığımızla; kutsal mesleğimiz uğruna canını veren meslek şehitlerimizin anısı önünde ve savunma tarihi boyunca mesleğimizi ayakta tutmaya çalışan tüm meslektaşlarımız önünde saygı ile eğiliyoruz.
Savunma hiçbir zaman susmadı, susmayacak! Diyerek sözlerine son verdi.