Atatürk’ü farklı kılan özellikleri
- 06.01.2021
- Atatürk’ü farklı kılan özellikleri için yorumlar kapalı
- 478 kez okundu
Sevgili okurlarım! Hayatı eve sığdırdığımız şu pandemi günlerinin bize yaşattığı sıkıntılar kadar, sağladığı faydalar da var. Mesela: Ailemizle daha çok vakit geçirmek, dinlenmek, müzik dinlemek, televizyonda dizi ya da film seyretmek, kitap okumak gibi…
Şahsen ben, eve hapsolduğumuz şu pandemi döneminde vaktimi daha çok kitap okuyarak değerlendiriyorum. Böylece belleğimi yeni bilgilerle güncelliyorum. Okuduğum kitap sayısı her hafta biraz daha artıyor. En son olarak, yazılarını çok beğendiğim ve takip ettiğim Gazeteci-Yazar Mustafa Balbay’ın ‘Sü-lale Devri’ adlı kitabını okurken, Atatürk’ü farklı kılan özelliklerini keşfettim. O kadar aydınlandım ki, bu bilgileri sizlerle de paylaşmak istedim. Şöyle ki;
Gerek Türk tarihinde gerekse dünya tarihinde unutulmaz zaferler kazanmış yüzlerce komutan, devlet kurmuş onlarca lider vardır. Her biri az ya da çok tarih sayfalarındaki yerini almıştır. Ancak Atatürk bütün bunlardan farklı bir yere sahiptir. O’nu farklı kılan başlıca unsur, akla ve bilime inanmasıdır.
Dönemin Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip, Atatürk’e bu topluma miras olarak ne bıraktığı yönünde bir soru sorar. Atatürk şu karşılığı verir:
“Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır. Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur. Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler; bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.”
Bu bakış açısı, Atatürk’ü salt bir komutan ya da lider olmaktan öteye taşımış, çağını ve zaman kavramlarını aşan bir kişiliğe büründürmüştür. Turgut Özakman’ın gün gün yaptıklarını sıraladığı kronolojiyi her okuyuşta Atatürk’ün bir başka özelliğini tanırsınız. Ulus ve devlet inşa ederken oluşturduğu kurumları dikkate alarak okursanız, eğitime, bilime, ayrı bir önem verdiğini görürsünüz.
Atatürk’ün bütün ömrünü uygulamalı bir okul olarak sürdürdüğünü de söyleyebiliriz. Bunun başlıca göstergesi, yaşamının her diliminde, hatta her anında kitap okumasıdır. Mustafa Kemal Çanakkale cephesinde iken kendisiyle röportaj yapmaya gelen gazeteci Ruşen Eşref Ünaydın karargah çadırına girdiğinde ilk dikkatini çeken şeyi şöyle anlatır: “İçeri girdim, ilk dikkatimi çeken bir yükseklik üzerindeki kitaptı. Balzac’ın bir romanıydı. Fransızcaydı.”
Cepheden cepheye giderken beraberinde bir sandık da kitap götürdüğü, çevresindekilerin anılarında değişik anlatımlarla dile getirilmektedir. Atatürk’ün bu büyüklüğünü, O’nun yaşadığı dönem içinde pek çok dünya lideri de kabul etmiş ve bugün de belleklerde kalan tümcelerle ifade etmiştir. Ölümünden sonra da dünyanın hangi ülkesinde köklü bir değişim olsa, onu araştıranların çoğu Atatürk’e de gönderme yapmıştır.
Nasıl akıl ve bilim insanlığın bugününe ve geleceğine yön vermede temel rehberse, mirasçılarına bunu öneren Atatürk de bu ışığın aydınlattığı bir yerdedir. O ışığı yok etmek isteyen zavallılar, gözlerini ışığın ortasına dikip körleşince başardıklarını sanıyorlar.
Son olarak Atatürk’ün okuduğu bilinen kitap sayısını paylaşalım; 3.997….
Bu Atatürk’ün yaşadığı Çankaya Köşkü’nün oda sayısı değil, okuduğu kitap sayısıdır!
Atatürk’ün yaşam boyunca ne yaptığı, neye ne kadar zaman ayırdığı listelense, onca büyük mücadelenin, savaşların ortasında birinci sırayı büyük olasılıkla ‘kitap okumak’ alır.
Küba Devrimi’nin lideri Fidel Castro’nun dediği gibi, “Tanrının Türk milletine en büyük hediyesi Atatürk’tür.”
Mehmet Çardak
Araştırmacı / Yazar
m-cardak@windowslive.com
- Mezhepsel Önyargılar - 1 Şubat 2023
- Hasta Hakları ve Sağlıkta Dönüşüm - 25 Ocak 2023
- Liyakatli Gümrükçüler - 18 Ocak 2023
- Cumhuriyet Nerede? - 11 Ocak 2023
- Türkiye’de Emekli Yoksulluğu - 4 Ocak 2023
- CHP’de Parti içi Demokrasi - 28 Aralık 2022
- VERGİDE BAĞIŞ SİSTEMİ - 21 Aralık 2022
- AB Türkiye Raporu - 14 Aralık 2022
- Yağmurdan Kaçarken Doluya Tutulmak - 7 Aralık 2022
- Suriyeliler Davullarla, Zurnalarla Ülkelerine Geri Dönecekler - 30 Kasım 2022