DİYANETİ GÖREN VAR MI:))??!!..
- 17.10.2020
- DİYANETİ GÖREN VAR MI:))??!!.. için yorumlar kapalı
- 793 kez okundu
Sevgili okurlar;
Mümin görünüp, “uydurulmuş din” anlayışı ile iman pazarlayan “eyyamcı” siyasal İslamcılar; her ne zaman zora düşseler; ilk yaptıkları şey, vatandaşın tepkilerinden sıyrılmak için muhalif gördüklerinden birini veya birkaçını günah keçisi olarak hedefe koyup, “cambaza bak” yöntemiyle; “Ezandan, Kuran’dan bihaberler, gözleri var görmezler, kulakları var duymazlar” gibi eyyamcı sözlerle “ak-pak” görüntüsü vermeye çalışmaktır!!..
Bu hale, bizim lügat da; “zillete düşmek” denir… Bu tanıma göre, eğer Ülkede zillet halini çağrıştıran inanç istismarlarında, artan oranda bir gidişat devam ediyorsa ve “cemaat” görünümlü karanlık yüzlerin ucubelikleri doludizgin sürüyorsa ve dahası, ibadet yerleri, siyasal İslamcıların propaganda noktaları haline gelmişse; karşılığında; “Anayasal kuruluş” diye yazılı olan DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI, “8 bakanlığı sollayan 13 milyar TL. bütçe ile” ve 105 bin personelle, nerede, kimlerle, hangi işleri kovalamaktadır?!.
Tam bu soruyu sormaktayken, bir de baktık ki; Diyanet’in başındaki prof. Unvanlı zat sarığını, cüppesini ve sarı çizmesini giymiş vaziyette, yaşanan sel felaketi nedeniyle, partili cumhurbaşkanıyla birlikte gittiği Giresun’da vatandaşa sabır ve isyan etmeme öğüdü vermekte!!.. Aynı Diyanet Başkanını; ertesi gün yine aynı partili Cumhurbaşkanıyla birlikte, kılıç kalkan kuşanmış vaziyette İstanbul’da “önceleden beri ibadete açık olan Ayasofya’nın tekrar ibadete açılışı” programında gördük… Görev aşkına bir bakar mısınız:))??!!..
Bu yoğunlukta ki (?!) Diyanet Başkanından;
* Şeriat çığırtkanlığı yapan, Medeni Kanuna savaş açan ve çok eşliliği savunan ucube kılıklı GATA Başhekim Yardımcısı Ali Edizer’in, “din adına, İslam adına” diyerek işlediği haltları görebilmesi mümkün mü?!..
* Bir kısım inanç tüccarı olmuş sözde din görevlilerince; 3-5 bin doları veren kişilere; Hz. Muhammed’in soyundan geldiğine ilişkin “seyitlik belgesi” düzenleyerek inanç istismarı yaptıklarını öngörmesi olası mıdır?!..
* Menzil tarikatı Şeyhi olduğunu ilan edip “İslam Devleti Kurulsun” diyen inanç ve uçkur sapkını Fatih Nurullah’ına 12 yaşındaki kız çocuğunu istismar ortamının kimler tarafından yaratılmış olacağını soruşturması ve gereğini yapması beklenebilir mi?!..
…Ve partili cumhurbaşkanıyla birlikte sürdürdüğü siyasi faaliyet yoğunluğu (?!) arasında, ülkede 40 tarikatın; 400 kolunun “dine hizmet ve irşat etme faaliyeti” adı altında nasıl yuvalandıklarını sormuş olsak; ihmal paylarının olduğunu söyleme erdeminde bulunması beklenebilir mi?!..
Neyse ki sevgili okurlar;
Aynı Diyanet Başkanını, partili cumhurbaşkanının; “Müminin görevi, varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir.” Söylemini, “Müminin yumuşak huyluluğu” başlığı adı altında, 81 il’e “Cuma hutbesi” olarak dönüştürüp tamim eylemiş olmasını duyduk da biraz rahatladık:))!!??..
“İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek” üzere 03 Mart 1924 tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan ve ilk Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Rifat Börekçi ile faaliyete başlayan Diyanet İşleri Başkanlığının günümüzde getirildiği noktaya bir bakar mısınız??!!.. Ülkede yürütülecek din hizmetlerini, “indirilmiş din” istikametinde sürdürülmekte olduğunu (?!) bana bir Allah’ın kulu, yüreğinden gelerek söyleyebilir mi?!.. Söyleyecek olanlardan, şu soruya cevap bekleme hakkımızın olduğu inancındayım:
“Eğer din hizmetlerinde Diyanet, görevlerini hakkaniyetle ve eksiksiz olarak yerine getirebilmekteyse; 40 sözde cemaat, 400 sözde tarikat adı altında ülkenin bağrına yuvalanmış bu kadar ucubeleri, hangi işlerle meşguldürler??!!..”
Bu ve benzeri soruların ve sorunların oluşmasında, asli görevlerini “seçemez hale gelmiş” görünen (?!) Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın ve yakın tarihte bu görevi yürütmüş seleflerinin yarattıkları inanç boşluğunu kimlerin doldurabileceklerini; “15 Temmuz FETÖ kalkışması” pek ala işaret etmiyor mu??!!..
O halde defalarca ağır faturala ödenmiş olmasına rağmen halen “ Cemaat” adı altında en ücra köşelerine kadar yuvalandığı ayyuka çıkan bunca sübyancı, muskacı, bedemlemeci, uçkur çılgını ve inanç istismarcıları, Ülkede fink atarken “DİYANETİ GÖREN VAR MI?!”
Abdesti şüpheli imam peşinde
Secdeye gelirsem belim kırılsın
Bulunursam haramzade işinde
Gözlerim kör olsun, elim kırılsın
***
“Dindaşım” diyemem muska yazana
Kedimi güvenmem (?!) niyet bozana
Yaklaşmam kırkından sonra azana
Sarılırsam eğer kolum kırılsın
***
Sırrımı açamam hinoğlu hine
Çünkü kapılmıştır şeytana, cine
Tavrımı koyarım sevmediğime
“Seviyorum” dersem dilim kırılsın
***
Tezgâhta çürüğü satarsam eğer
Terazide hile tartarsam eğer
Öfke ile nara atarsam eğer
Ahenge akortlu telim kırılsın
Ali DAL
- ŞEYHLERİN “ŞEYLERİ” :))!!??.. - 27 Kasım 2020
- DEVLET’İN DAVA ARKADAŞI:))!!??.. - 26 Kasım 2020
- KUMAR MASASINDA TUTU KALAN “REİS” :))!!??.. - 20 Kasım 2020
- LİDERE GÖRE İTİBAR;))!?.. - 19 Kasım 2020
- ŞEYHLERİN “ŞEYLERİ” :))!!??.. - 18 Kasım 2020
- PARLA (Çİ) MENTO:))!!??.. - 17 Kasım 2020
- BU GÜN BOZDUĞUNUZ KANTAR, YARIN SİZİ DE TARTAR !!.. - 12 Kasım 2020
- SUSMAYAN (…) KILIÇDAROĞLU; SÜKUT EDEN (?!) ERDOĞAN :))?!. - 11 Kasım 2020
- TİLKİ, KEMİK, MABAD :))??!!.. - 9 Kasım 2020
- DEPREM PARALARI, SUYA MI DÜŞTÜ, İNEK Mİ İÇTİ ;)?! - 6 Kasım 2020