Atayurt Gazetesi -
$ DOLAR → Alış: 32,22 / Satış: 32,35
€ EURO → Alış: 34,61 / Satış: 34,75

KARATASSUBUN KURBANI “MAHSA AMİNİLER”

Halil Yılmaz Hıtmiye
Halil Yılmaz Hıtmiye
  • 04.10.2022
  • KARATASSUBUN KURBANI “MAHSA AMİNİLER” için yorumlar kapalı
  • 248 kez okundu

                            (Sanal Çağda, Ortaçağı Yaşamak)

                                                 Antakya – Atayurt Gazetesi

Riyasızca inanmışlığın anlamsal derinliğini anlatan “Samimi Dindar” sözcüklerini; kanın ve vahşetin kaynağı olan “Siyasal Dinci” “sözcüklerinden ayrı tutmanın bilinciyle yazacağım.

İnsanlık, gelecekte ki yaşam biçimini yeniden şekillendirecek olan Metaverse – Evrensel Sanal Yaşam biçimine egemen olacak emek, bilinç ve bilim üçlüsüne sessiz, sedasız akarken; toplumu Karataasubunun karanlığına – Ortaçağa dönüştürmeye zorlayan – Kadını Katletmek gibi bu akıl ve bilim dışı meczupluğu nasıl anlatırım, bilmiyorum.

 “Kadın toplumların barometresidir (Ölçüsü), O alçalırsa Beşer de (İnsanlık) alçalır; o yükselirse Beşer de (İnsanlık) yükselir” temel inancına, “Âmin” demenin yürek dinginliği içindeyim.

İran Radikal İslam Devriminden ders alma yetisinden uzak, aklı sefil, BOP’a kalemini – namusunu satmış Liberaller – Yetmez Ama Evetçi tayfa… Her ilde Kendine bir Velihat atayan ve Dünya Siyasi tarihine “Hizipçilik” kavramını kazandıran, ülkenin bu karanlık sarmala gelmesine yol veren Deniz Baykal ve şürekâsı (Toprak, Sizi Tükürsün)  suçlusunuz, hepiniz suçlu!

Sayenizde Türkiye hızla İranlaşıyor, Afganistan oluyor. Ortaçağ Selefi – Vahabizmi’nin – insana dair hiçbir duygunun olmadığı cehaletin, caniliğin, vahşetin, hoyratça davranışın, Karataasubun mümbit toprağı tarikatların işgali altındadır ülke.

Emevi Selefi – Vahabizm ’inin Türkiye Masası HAHAM BAŞI: “Kur’an Kurslarının Bulunduğu Yerler Şeytandan Arındırılmış (Oralarda Körpecik Çocukların Cinsel taciz ve Tecavüzle Ruhlarının, Bedenlerinin Kirletildiğini, kişilik ve Kimliklerinin Silikleştirildiğini Görmezden Gelecek Kadar Utanmaz, Pişkin, Arsız, Ahlak Yoksunu) yerlerdir diyor, utanmadan.

Akıl sağlığını yitirmişçesine hızını alamıyor, karnından harıl hurul seslerle konuşup, zıvanadan çıkıyor: “Baldızıyla zina yapanın, karısıyla olan nikâhı bozulmaz” uyduruk fetvalarla yeni bir “DİN” icat ediyor.

Doğru söylüyor Haham Başı. Çünkü bütün Siyasal dinci otoriteler: Kadını, hayvani duygularını – hevesini gideren şeytan kabul eder. Kadını önce şeytanlaştırır – Cadı ilan eder; sonra da düşünebilme – sorgulama yetisi kazanmamış topluma – gençliğe; sokak ortasında, elleri sopalı kanlı katillerine; O’nu dövdürür, yaktırır, katlettirir.

Emperyalizmin güdümündeki Radikal Siyasal Dincilik, insanın ve toplumun beynini, midesine ve öbür dünyaya bağlar. Düşüncesi midesine bağlanan insan da sağlıklı düşünemez. Sabır ve şükür içinde geberip giderken; soluk alacak kadar karnını doyurana biat eder, sadakat gösterir, kapkara sesi, cihatçısı olur.

Beyni, Ayetullah – Molla Rejimine kilitlenmiş, ellerinden kan damlayan, sözde AHLAK Polisi; gecelik, günlük, haftalık Muta Nikâhıyla ahlaksızlığa bekçilik yaptırılan, kadın bedeni üzerinden vergi alarak zinalığı yasallaştıran görevlidir.

İran’da ahlaksızlığın bekçisi olan Ahlak Polisi; saçı görünüyor diye 22 yaşındaki Mahsa Amani’yi, yaşamının baharında vahşice döverek katletti.

Bütün İran halkı ellerinden, sakallarından, paçalarından kan damlayan Mollalar rejimini sorguluyor; süren protestolarda, çok sayıda kadın – erkek öldürüldü.

Tüm Müslüman Dünyasının dinmeyen bu kan ve gözyaşı; son anda – yanlışlıkla insan doğmuş, insanlaşamamış radikal dinci bu doğa hali varlıkların akıllarının Ortaçağa kilitlenmiş olmasındandır.

Hangi din, hangi iman, hangi vicdan; insanlığın geleceğinin katline cevaz verirse versin; Benim insan yüreğim, bilincim bu Cevazı veren vahşete; “Ben O Dinden” değilim, diyerek isyan ediyor.

Tanrı’nın verdiği canı alan, Şirk Batağındaki Ey Siyasal Dinci Caniler! Unutmayın ki her Peygamberin bir annesi vardır ve bütün Peygamberleri doğuran da Kadındır.

Mademki Tanrı’nın dünyaya armağanı olan kutsal bir varlıktır Kadın; O’nu öldürmekle siz, Tanrı’nın varlığını da inkâr ediyor, yok sayıyorsunuz demektir.

Kadını öldürmek insanlığı, insanlığın geleceğini öldürmektir. Çünkü insanlık soyunun devamını sağlamanın temel unsurlarından biridir Kadın.

İnsanlığın uygarlık tarihi kadınla başlar. Kadını değersizleştiren, saygı duyulmayan toplumsal kültürler yok olmaya mahkûmdur. Çünkü o toplum, insani değerlerini tamamlayamamış demektir.

Bir toplumda kadının şiddet görmesi, katledilmesi; toplumsal çürümenin, çöküşün, yok oluşun işaretleridir.

Bir tutam özgürlük uğruna – insan sayılmak yolunda verilen mücadelenin adı, Kadındır: Kadın candan içeri candır, can veren Aşktır, sevgidir, anadır, insanlığın özsuyudur, sırdır, sırdaştır, ailedir, varsıllıktır, Cennetten öte, Cennetin kendisidir Kadın…

Kadın hiç kimsenin malı, hayvani duygularının objesi değildir: Cehaletin savaşçısıdır, sanattır, şaraptır, aşktır, bir şiir, bir destandır, özgürleşmenin, değişimin – uygarlaşmanın temel öznesidir Kadın.

Kadın her evde umuttur, mutluluktur, sevinçtir, her gün dört mevsim bahardır, sevdiğine nazlı nazlı açılan iffetin, arılığın, duruluğun, doğurganlığın simgesi bir Lotus Çiçeği; anlaşılmayı – çözülmeyi bekleyen evren gibi gizem dolu, kendine özgü bir dünya, bir masaldır okuyup anlamayı bilene…

Kadın bulunduğu en kurak, en çorak toprağı kendisi gibi çiçek bahçesine çevirir, güzelleştirir, yaşanır kılar. Üreten, halay çeken, ayrılık, gurbet, sıla ve sevda türküleri söyleyen, ateş düşmüş evlerde; yanmış yürekleri yakan, yanık hoyratlar çağıran, Şivan Eden de o kutsal varlık Kadındır.

Bir toplum kadını üretimden, sanattan, pozitif bilimden ve akıl merkezinden uzak tutarak çağdaş uygarlığa – insan olma düzeyine ulaşamaz.

Üzerinde 17 uygarlığın kurulduğu sevginin, barışın, bolluğun, doğurganlığın ve bereketin Tanrısal toprağı ey Anadolu, bütün umudum sende!  Sen ki sevgi kültürünün doğduğu, harman olup savrulduğu bereketli, cömert toprak Kadın Anamız Anadolu’sun! 

“Tanrı Korku Değil, Sevgi Dağıtır” diyen ve sevginin kutsallığına inanan Hacı Bektaşi Veli’nin, Yunus Emrelerin, Âşık Veysellerin diyarısın, Kadına kıyamazsın Anadolu’m!

Canlılar şekil ve şemalarıyla değil; yüreklerinin zenginliği ve bilinçlerinin özgürlüğü ölçütünde insandır. Kendi çektiğimiz acının bilincindeysek sadece canlıyız; savaşın, kinin, kibrin, intikam duygusunun kaynağı karanlığa tüküren; aydınlığa, barışa ve sevgiye kucak açan Kadının çektiği acıları yüreğimizde, iliklerimizde duyumsuyor, saygı duyup, sahipleniyorsak ancak insanız.

Unutmayalım ki Kadın çılgın nehirlerde, engin denizlerde güvenilecek bir liman; karlı dağ başlarında sığınılan bir koyak, sıcacık bir kucaktır.

Büyük insanlık ailesinin Halil İbrahim Sofrasını kuracak, dünyayı Ortaçağ karanlığından kurtarıp yaşanır kılacak, sadece ve sadece Kadındır.

Halil Yılmaz – Hıtmiye

Eğitimci – Şair – Yazar

www.hitmiye.com

Suha_6331@hotmail.com

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ