Atayurt Gazetesi -
$ DOLAR → Alış: / Satış:
€ EURO → Alış: / Satış:

TÜM EMEKLİLER SENDİKASI HATAY ŞUBESİ YÜRÜTME KURULU’NDAN BASIN AÇIKLAMASI

TÜM EMEKLİLER SENDİKASI HATAY ŞUBESİ YÜRÜTME KURULU’NDAN BASIN AÇIKLAMASI
  • 09.12.2020
  • TÜM EMEKLİLER SENDİKASI HATAY ŞUBESİ YÜRÜTME KURULU’NDAN BASIN AÇIKLAMASI için yorumlar kapalı
  • 859 kez okundu

Tüm Emekliler Sendikası Hatay Şubesi Yürütme Kurulu TBMM genel kurulunda görüşülen 2021 Bütçe Yasa Tasarısı ile ilgili basın açıklaması yayınladı. Yayınlanan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“2021 Bütçe yasa tasarısı TBMM Genel Kurulunda görüşülmektedir. Komisyon görüşmelerinden de anlaşılacağı üzere, Saray ve TBMM çoğunluğu bütçenin sadece kendi istekleri doğrultusunda geçmesini amaçlamakta, halkın ihtiyaçları yönünde hiçbir değişikliğe izin vermemektedir. Oysa bütçe metni, bütün bir ülkenin kaynaklarını, gelirlerini ve bunların kimlere nasıl dağılacağını belirleyen en önemli metinlerden biridir. Ülkenin bütününü, bütün kurumlarını, meslek odalarını, sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, işçileri, köylüleri, emeklileri, esnafı, işvereni, emekçileri, kadınları, gençleri kısaca bütün yaşayanları doğrudan etkilemektedir.

Ancak bu kapsama rağmen, bütçe tasarısı adeta kaçırılırcasına hazırlandı ve görüşülüyor. Bu görüşmelerde, bizlerin görüşlerine başvurulmamakta, temsil ettiğimiz kesimler yok sayılmaktadır. Bu sarayın ve TBMM çoğunluğunun siyasi tercihidir. Bu siyasi tercihte yoksullardan, kadınlardan, çalışanlardan, emeklilerden, işçilerden değil, sermayeden, rantiyeden yana kullanılmaktadır.

Bunun yanı sıra emekliler için uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan sendika kurma hakkımız mahkemeler vasıtasıyla elimizden alınmaya çalışılmakta, devletin uluslararası sözleşmelere uygun iç hukukta düzenlemeler yapmak yerine emeklilerin 25 yıllık sendikal geçmişini yok saymaya çalışmakta, sendikaları kapatmakla tehdit etmektedir.

Bu çerçevede, Sendikamız Tüm Emekli Sen 2021 Bütçe tasarısını ve emekli sendikalarına yönelik baskı ve kapatma girişimlerini değerlendirmesini basın aracılığıyla kamuoyu ile paylaşmayı ve TBMM’de bulunan ya da bulunmayan siyasi partilere görüş ve değerlendirmelerini iletmeyi bir görev olarak kabul etmektedir.

1995 yılında başlayan emeklilerin sendikal hak mücadelesi bütün baskı ve yok saymalara karşın bugünlere gelmiştir.

Emeklilerce 25 yıldır yürütülen sendikal hak mücadelesi aynı zamanda daha eşitlikçi ve daha demokratik bir toplum ve barış içinde, kardeşçe insanca bir yaşam mücadelesidir. Hukuksal çerçevesi Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle belirlenen ve korunan sendika kurma hakkımız ne yazık ki siyasi iktidar ve valiliklerce iç hukuktaki kısıtlamalar ve kimi eksik yorumlar gerekçe gösterilerek yok sayılmaya çalışılmaktadır.

Emekliler ve emekli sendikaları, bunca yıldır yürüttükleri sendikal mücadeleden geri adım atmamakta kararlıdırlar. Tıpkı diğer çalışan kesimlerin örgütlenme mücadelesinde karşılaşıldığı gibi her türlü baskı, engel ve sıkıntıya karşı mücadeleyi sürdürmeye kararlıdırlar.

Bu noktada siyasi iktidarın yapması gereken emeklilerin 25 yıllık mücadeleleri sonucunda elde ettikleri sendikal örgütlenmeleri tanıması ve anayasal güvenceye kavuşturmasıdır.

BU BÜTÇE SAĞLIKSIZLIĞIN BÜTÇESİDİR

2021 Bütçe tasarısı mart ayı başından bu yana yaşadığımız coronavirüs salgını ortamında görüşülmeye başlanmıştır. Haziran ayı başında kısıtlamaların kaldırılması ile birlikte kısa zamanda salgının yaygınlaşması gündeme gelmiş, eylül ayından itibaren de günlük ağır hasta sayısı ve can kaybı her geçen gün artmaktadır. Salgını önleyici tedbirler yerine yaşlıları, kronik hastaları tecrit edici önlemler onur kırıcı bir şekilde tekrar yürürlüğe sokulmuştur. Bu tedbirler yerine halk sağlığı önlemlerinin, koruyucu hekimliğin, sağlığın bütünüyle kamusal ve parasız bir hizmet olmasının

koşulları yaratılması gerekirken, sağlıkta özelleştirmenin simgesi olan şehir hastaneleri yapımına hız verilmiştir. Oysa çoğu şehirlerde pek çok hastane binası boşaltılmış, işlevsizleştirilmiş, yıkılmaya terk edilmiştir. Bu bütçede de emeklilerin sağlık haklarını iyileştirici ne bir madde ne de böyle bir niyet vardır. Açlığa mahkum edilen emeklilere bir de salgının yükü eklenmiş, sağlık hizmetlerinden parasız olarak yararlanması gereken kesimler adeta para kazanmanın yolu gibi görülmüş ve görülmeye devam edilmektedir.

Son günlerde devreye giren, güya salgına karşı önlem diye adlandırılan kısıtlamalar ise, tedbir olmaktan daha fazla, halkın yaşam biçimini değiştirmeye ve baskıcı bir sistemi iyice yerleştirmeye, toplumsal muhalefetin her adımını engellemeye yönelik hale gelmiştir.

Her ne kadar manipüle edilmeye, saklanmaya çalışılırsa da Sağlık Bakanlığının kendi açıkladığı vaka, hasta ve kayıp sayısı bile durumun böylelikle geçirilemeyeceğini ortaya çıkarmıştır.

Tabloyu daha da vahim hale getiren bir başka unsur ise sağlık personelin de görülen vaka, hasta ve ölüm sayısının giderek artmasıdır.

Salgına karşı canla, başla fedakarlıkla çalışan sağlıkçılar için gereken önlemlerin alınması için bütçede herhangi bir kalem yoktur. Bunun yerine sağlık çalışanlarının örgütleriyle, SES, TTB gibi kuruluşları engelleme, yok sayma yoluna gidilmektedir. Bu tutumdan bir an önce vazgeçilmelidir.

Bütçe de gerekli değişiklikler yapılarak gerek sağlık hizmetleri için gerek sağlık çalışanları için ayrılan pay artırılmalı, çalışanlar ve emeklilerden teşhis ve tedavi için yapılan kesintilerden vazgeçilmelidir.

BU BÜTÇE DOĞA KARŞITI ve BİLİMSELLİKTEN UZAK BİR BÜTÇEDİR

Son yıllarda artan ölçüde, sel gibi, deprem gibi felaketler yaşanmaktadır. En son İzmir ve civarında yaşanan deprem gerek can kaybı açısından gerekse de kamunun sorumlulukları açısından acı gerçeği bir kez daha gözler önüne sermiştir.

Ülkenin doğal zenginliklerini sermayeye peşkeş çekmenin bir sonucu olarak yaşanan ve adeta cinayete dönüşen felaketlere karşı bütçede her hangi bir kaynak yoktur. Aksine bu tür felaketleri önleme ve sonrası önlemleri almakla yükümlü kurumlara bütçeden ayrılan pay komik dencek orandadır. Bir örnek olması açısından

Diyanet İşleri Başkanlığına 13 milyar lira AFAD’a ise 2 milyar lira ödenek ayrılması söylenebilir.

BU BÜTÇE SAVAŞIN VE SİLAHLANMANIN BÜTÇESİDİR

2021 Bütçe tasarısı daha önce ki bütçelerde olduğu gibi savaşın ve silahlanmanın bütçesidir.

2021 Merkezi Yönetim Bütçesi yaklaşık 1.4 trilyon liralık bir gider, 1.1 trilyonlukta bir gelir öngörmektedir. Yani daha yürürlüğe girmeden bütçenin yaklaşık 300 milyar lira açık vereceği kesindir. Oysa silahlanmaya iç güvenlik kurumlarına vb bütçeden ayrılan pay öngürülen bütçe açığı kadardır. Güvenliğe, silahlanmaya, 300 milyar lira ayrılırken bizi doğrudan ilgilendiren sağlık hizmetleri için Sağlık Bakanlığına ayrılan pay 77 milyardır. Yani güvenliğe ve silahlanmaya, sağlığımızdan 4 kat daha kıymet verilmektedir.

BU BÜTÇE EMEKLİLERİ AÇLIĞA MAHKUM ETMENİN BÜTÇESİDİR

8 milyon emekli asgari ücretin altında ücret almaktadır. Hazine katkısı ile aylık ödemeler 1500 tl ye çekilmiş olsa da zamlar gerçek ücretlerine yapılmakta gerçek ücretleri hazine katkılı düzeye gelinceye kadar aldıkları aylık sabit kalmaktadır. Bu uygulama emeklileri açlığa mahkum etmenin başka bir yoludur.

Yine bu bütçe ile 2021 yılı için emeklilere reva görülen zam oranı 3+3 ve enflasyon farkıdır. Zam oranlarının vicdansızlığı ve komikliği bir tarafa, enflasyon oranlarının siyasi iktidarın işine geldiği gibi hesaplanıp açıklandığını bilinmektedir. Dolayısıyla 2021 bütçesi emekliler açısından sefalet ve yoksulluk demektir.

2021 bütçesinde başka bir eşitsizlik ve yoksullaştırma kalemi vergi adaletsizliğidir. Bütçe gelirlerinin %90’ı vergi geliri, bunun da % 70’inin biz emeklilerin, dar gelirlilerin, küçük esnafın, emekçilerin ödediği gelir vergisi, ÖTV, KDV gelirlerinden oluşmaktadır. Bu bizatihi yoksullaştırmanın kaynağı olarak durmaktadır. Sermayenin vergilendirme kaynağı olan kurumlar vergisi oranı azaltılırken, başta emekliler olmak üzere sabit gelirliler için gelir vergisi bir kaynak olmaya devam etmektedir. Aynı şekilde gelirler arasında ÖTV, KDV gibi dolaylı vergilerden sağlanan gelirlerin artırılması eşitsizliği ve yoksulluğu artıran, emekçilerden sermayeye kaynak transferi sağlayan bir unsur olarak durmaktadır.

Emeklileri yoksullaştırma sadece bütçe kaynaklarının sermayeye doğrudan transferi ile olmamakta, salgın koşulları da emeklilerin hayatını, geçim sıkıntısını iyice artırmaktadır.

Enflasyonun resmi rakamının %15 olduğu, gerçekte ise en az %50 olduğu bir ortamda salgınla mücadelede dezavantajlı grup kabul edilerek özel destek verilmesi gereken emekliler tedbir adı altında evlere kapatılıp adeta yalnızlığa ve yoksunluğa terk edilmek istenmektedir.

Bu değerlendirmelerin ışığında taleplerimiz:

-Emeklilerin sendikalarına karşı açılmış kapatma davaları geri çekilmeli, Valilikler bu davalara taraf olmamalıdır.

-Uluslararası sözleşmeler ve 25 yıldır emeklilerin zorluklarla baş ederek sürdürdüğü kazanımlar ve sendikal örgütlenmesi tanınmalı, anayasal güvence altına alınmalıdır.

-En düşük emekli aylığı brüt asgari ücret tutarına yükseltilmelidir.

-Emekliler arasındaki ücret dengesizliği bir an önce giderilmeli, buna ilişkin intibak yasası emekliler daha fazla mağdur edilmeden çıkarılmalıdır.

-Torba yasa adı altında getirilen ve emeklilik konusunda elde ettiğimiz hakları almayı geri almayı hedefleyen yasa girişimleri geri çekilmelidir.

-Yılda 4 sefer aylık tutarında ikramiye verilmelidir.

-Sağlık hizmetleri tamamen kamusal olmalı, kamu eliyle yürütülmelidir. Özelleştirmeden vazgeçilmelidir.

-Emeklilerden sağlık ve tedavi katkı payları alınmamalıdır.

-Ekmek, et, su, elektrik, doğalgaz gibi temel ihtiyaç ürünlerine zam yapılmamalıdır.

-Salgının hemen geçmeyeceği, derin etkiler bırakacağı açıktır. Buna göre salgına karşı en az iki yıllık bir mücadele/baş etme programı hazırlanıp uygulamaya konulmalıdır. Bu programın temel yaklaşımı sağlık hizmetlerinin kamusal hizmet olduğu olmalıdır.

-Coronavirüse karşı bulunduğu söylenen aşıların tıbbi olarak onaylanmasından sonra ücretsiz olarak (Sağlık çalışanları ve ardından 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olanlardan başlamak üzere) aşılanmasına başlanmalıdır.

-Salgına karşı tedbir adı altında uygulamaya konulan ve bizleri eve kapatmaya yönelik uygulamalardan bir an önce vazgeçilmelidir.

-Salgın koşullarında yaşlılara, kronik rahatsızlığı olanlara yerel ya da merkezi yönetim tarafından destek verilmeli, ihtiyaçları karşılıksız olarak karşılanmalıdır.

Tüm Emekli Sen bütün şube ve temsilcilikleri ile bu süreçte taleplerimizin karşılanması için gerekli etkinlik ve eylemliliklerini ısrarla ve inatla sürdürecek, bu gün olduğu gibi demokratik tepkisini her platformda dile getirecektir.

Basına ve kamuoyuna duyurulur.

Saygılarımızla.”

SAMANDAĞ EĞİTİM-SEN: TOPLU SÖZLEŞME HAKKIMIZ GREV SİLAHIMIZ!
Samandağ Eğitim Sen Şube Yönetimi; Türkiye Geneli alınan eylem kararı gereğince “Güvencesizliğe, İşsizliğe, Yoksulluğa Teslim Olmayacağız! Şiarıyla Abdullah Cömert alanında...
BAŞKAN İBRAHİM NACİ YAPAR’IN KATILIMIYLA CUMA NAMAZI ÇIKIŞI AŞURE DAĞITILACAK
Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar’ın katılımıyla, Aşure gününde Antakya Belediyesi Aşure dağıtacak. Antakya Belediyesi’nden yapılan açıklamada, Aşure günü münasebetiyle...
HATAY MİLLETVEKİLİ NECMETTİN ÇALIŞKAN’DAN TEKNİK PERSONEL İÇİN “MESLEK KANUNU” TEKLİFİ!
Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, kamuda görev yapan Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının uzun süredir beklediği özlük...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DEZAVANTAJLI AİLELERİ YERİNDE ZİYARET EDİYOR
Hatay Büyükşehir Belediyesi , sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda il genelinde dezavantajlı aileleri ziyaret etmeye devam ediyor. HATAY Büyükşehir Belediyesi  Basın...
<strong>ANTAKYA ÇEVRE KORUMA DERNEĞİ YÖNETİM KURULU: DEPREMİN YIKTIĞI, YANGININ YAKTIĞI ANTAYA’DA ORMAN YANGINLARINI TESPİT EDECEK SİSTEMLER KURULMALI!</strong>
Antakya Çevre Koruma Derneği, Depremin Yıktığı Yangının Yaktığı Antakya’da Orman yangınlarını tespit edecek sistemler kurulmasını istedi. Antakya Çevre Koruma Derneği...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, PAYAS’TA MAVİ VE YEŞİLİ BULUŞTURUYOR
Hatay Büyükşehir Belediyesi , Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Dairesi Başkanlığı ekipleri, Payas’ta Plaj ve Mesire Alanı projesini başlattı. Hatay...
TÜM EMEKLİLERİN SENDİKASI İSİKENDERUN TEMSİLCİSİ MEDİNE YAYMAN:
İKTİDARIN EMEKLİLERLE AÇLIK OYUNU OYNAMASINA İZİN VERİLEMEZ ! Tüm Emeklilerin Sendikası İskenderun temsilcisi  Medina Yayman, iktidarın Emeklilerle açlık oyunu oynanmasına...
AK PARTİ HATAY MİLLETVEKİLİ ABDULKADİR ÖZEL: TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK OTOBAN TÜNELİ BELEN TÜNELİ OLACAK!
AK Parti Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel, Türkiye’nin en büyük otoban tüneli projelerinden biri olan İskenderun – Antakya Otoyol şantiyesini ziyaret...
SARILMAYAN DEPREM YARASINI, YANGIN KANATTI
Hatay bir sabah depremle uyandı, insanlar canlarını, evlerini, mallarını yitirdiler. Tam yaralar sarılacak derken büyük bir yangınla yüz, yüze geldiler....
ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANI İBRAHİM NACİ  YAPAR, YANGINDAN ETKİLENEN MAHALLELERİ ZİYARET ETTİ!
Antakya Belediye Başkanı İbrahim Naci Yapar, Antakya’nın ormanlık alanlarında çıkan ve şiddetli rüzgarın etkisiyle yayılan yangından etkilenen mahalleleri ziyaret etti....
AMANOS ETEKLERİNDEKİ KAYISI, ERİK ÜRETİCİLERİ “HÜKÜMET BİZİM;  SU, İLAÇ VE MÜHENDİS SORUNUMUZU ÇÖZSÜN”
Amanos eteklerindeki Hatay’ın Arsuz ilçesine bağlı Kozaklı, Kurtbağ, Üçgüllük, Derekuyu, Ada, Karagöz gibi (saklı köyler) olarak bilenen mahallelerde, taşların, ormanların...
SOKAKTAKİ  VATANDAŞ DERTLİ: BU ŞARTLARDA BİZ GEÇİNEMİYORUZ, ONLAR BU ÜCRETE GEÇİNSİNLER!
Hatay’da sokaktaki vatandaşa nasıl geçindiklerini, ücretlerinin durumu, bu maaşla birikim sağlayabilmelerinin mümkün mü?  Sorular sorduk. Vatandaşa Nasıl geçindiklerine ilişkin şu...
TÜRK HARB-İŞ İŞÇİLERİ:  HAKLARIMIZI ALMAK İÇİN MEYDANLARA İNİYORUZ
Hatay İskenderun’da eski Ağır Bakım Fabrikası diye bilinen 51. Fabrika Müdürlüğü önünde Tank bakım işçileri iş çıkışında yeniden bir eylem...
İŞÇİLER MEYDANLARI İNDİ: “MEHMET ŞİMŞEK ELİNİ CEBİMİZDEN ÇEK” DİYE HAYKIRDILAR
Türk-İş Sendikasının Türkiye genelinde hak arama mücadelesinde alanlara indi. Hatay’da eylemin adresi İskenderun ilçesi oldu. Türk-İş Sendikasına bağlı sendikalar Cuma...
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI MEHMET ÖNTÜRK, YANGIN KAHRAMANLARINI ZİYARET ETTİ
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, Antakya ilçesinde 30 Haziran sabahı başlayan orman yangınına büyük bir özveriyle müdahale eden İtfaiye...
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ