Türkiye’de daralan özgürlükler
Saygıdeğer okurlarım! Türkiye, demokrasi ve basın özgürlüğü gibi alanlarda yayınlanan küresel ölçekli raporlarda ‘Özgür Olmayan Ülkeler’ arasında anılıyor!
The Ekonomist Dergisi’nin ‘Demokrasi Endeksi’ne göre, Batı Avrupa’da yarı otoriter (melez) rejime sahip olan tek ülke Türkiye’dir. Türkiye, 10 üzerinden 4,09 notla 167 ülke arasında 110. sıraya gerilemiş bulunuyor!
Türkiye, Freedom House tarafından yayınlanan ‘Dünyada Özgürlükler 2020’ raporunda ise, sivil ve politik haklar açısından 100 üzerinden 32 puanla ‘Özgür Olmayan’ ülkeler statüsünde bulunuyor.
Türkiye, internet özgürlüğünde de 37 puanla yine ‘Özgür Olmayan Ülkeler’ listesinde yer alıyor.
Türkiye aynı rapora göre, son 10 yılda dünya genelinde özgürlüklerin en çok gerilediği 2. ülke olarak gösteriliyor.
Ayrıca, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü’nün Nisan ayında açıkladığı 2020 endeksine göre, Türkiye basın özgürlüğü alanında 180 ülke arasında kendisine ancak 154. sırada yer bulabiliyor.
Kapkara bir tablo! 20. Yüzyıl boyunca, dünyanın ‘Diktatörlükler Çölünde Demokrasi Vahası’ olarak andığı Türkiye ve Türk ulusu bu kara tabloyu hiç ama hiç hak etmiyor.
Dahası da var: Türkiye’de barolar bölünüyor, ekranlar karartılıyor, iktidarın sosyal medya alerjisi yükseliyor. Bağımsız medya susturulmaya çalışılıyor. Çoklu baro, hukuk devletini yok etme projesinin son ayağıdır.
Yasakçı zihniyet, RTÜK’ü bir baskı ve sansür aracı kullanarak, Tele1 ve Halk TV’ye 5 gün boyunca ekran karartma cezası veriyor. Bu durum tam anlamıyla caydırma, bezdirme, susturma ve eleştiriye imkân bırakmama olayıdır.
Tele1 ve Halk TV’ye biçilen faturaya yargı ‘DUR!’ demedikçe, bu tablonun daha da kararması kaçınılmaz!
Oysaki medya sektöründe Tele1 ve Halk TV demokratik bir davranış hattıdır! Vatandaşlar gerçekleri öğrenmesin, gerçekler gizli kalsın diye Halk TV’ye ve Tele 1’e ceza veriyorlar, ekran karartıyorlar.
Aha buradan yazıyorum: Türkiye’de haber alma hakkı ve ifade alma özgürlüğünü savunmayanların, yanlışı alkışlayanların fikri yoktur. Bu ülkede eğri ile doğruyu ayıramayanların aklı yoktur. Ve laik Cumhuriyette yalana sahip çıkanların ahlakı yoktur. Fikri, aklı ve ahlaklı olan hiçbir yurttaş ekranların karartılmasına sessiz kalamaz!
Tarih, Türkiye’yi bu hale getirenleri unutmayacaktır! Demokrasi ve düşünce özgürlüğüne sahip olmayan bir ülke hiçbir alanda varlık gösteremez.
Böyle giderse, KRT ve Fox TV ekranlarının da karartılması kaçınılmaz olacaktır.
Benden söylemesi!…
ADALET VE EŞİTLİK
Türkiye’de 2023 seçiminde oy kullanacak toplam 7.7 milyon ‘Z’ kuşağı gençliği var! Bu gençler her ne kadar tek tip profil olmayıp, farklı mahallelerin figürleri olsalar da, yapılan bir araştırmada sorulan şu soruya verdikleri ortak yanıtın, siyasetin geleceğine yön vereceği hissediliyor.
Soru şöyle: “Dünyada tek bir şey değiştirebilseydin o şey ne olurdu?”
Farklı mahallelerden verilen cevaplarda ilk sıradaki yanıtlar ise, ‘Adaletsizlik ve eşitsizlik’ şeklinde olmuştur.
Sanırım tek başına her yanıt bile kimi siyasetçilerin uykularını kaçıracak niteliktedir.
Hal böyle iken, asıl büyük sıkıntı ise bu apolitik kuşağın oylarını çantada keklik sayıp; tembel, miskin ve yılgın bir şekilde koltuklarına yapışmaları sebebiyle ‘Z’ kuşağının sorunlarına, taleplerine etkili bir çözüm getiremeyecek olan o malum siyasetçilerdir.
Tahminim odur ki, bu asabi ve özgürlükçü kuşak yapılacak il seçimde herkese gereken ilgili ve alakayı sandıkta adaletli ve eşit bir şekilde gösterecektir.
Benden söylemesi: Seçim sonuçlarının açıklanacağı gece ağlamak yok!
BÜYÜK ÇELİŞKİ
Cumhurbaşkanı Koronavirüs ile mücadele kapsamında yurttaşlara İBAN numarası vererek, ‘Biz Bize Yeteriz’ kampanyası başlatmıştı. İktidar;
Halktan 10 TL topluyor, konserlere 30 milyon TL veriyor!
Halktan 10 TL topluyor, Filistin’e 35 milyon TL veriyor!
Halktan 10 TL topluyor, 95 ülkeye yardım gönderiyor!
Halktan 10 TL topluyor, Türk halkına bedava maskeyi bile çok görüyor!
TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARI
Lübnanlı iş adamı Hariri Türk Telekom’u soydu mu? Soydu!
Devleti en az 10 milyar dolar zarara uğrattı mı? Uğrattı!
Peki, Hariri’ye açılmış tek bir dava var mı? Yok!
Neden?
Türkiye’nin çıkarları için mücadele eden siyasi partiler nerede?
Bu ülkede Cumhuriyet savcıları yok mu?
Hariri’den hesap sorulmayacak mı?
Mehmet Çardak
Araştırmacı –Yazar
m-cardak@windowslive.com