“ADALET HUTBESİ” VERENE DE BAK!!..
Sevgili okurlar;
Asıl konuya geçmeden önce, söze bir fıkra ile başlamak istiyorum…
***
Efendim; Temel ile eşi Fadime tarlada çapa yaparlarken; Temel’in Fadime’sine fırsat buldukça rahatsızlık vermeyi iş edinmiş köyün iki haylazı; yine o gün de Fadime’nin Temel’le tarlada çapa yaptığını öğrenip, Temel’i ve Fadime’yi rahatça görecekleri tepeye çıkarak oradan Temel’e; “Temeeel! Görmüyor musun, yanı başındaki Fadime’yi iki kişi taciz ediyorlar!!..”diye seslenirler. Temel sağına, soluna bakar, kimsenin olmadığını görüp, çalışmaya devam eder. Bir müddet sonra, yine aynı haylazlar Temel’e; “Temeeel! Ne geniş adamsın be sen, baksana, yanı başınızdaki o iki kişi halen Fadime’yi sıkıştırıyorlar!” diye bağırırlar. Bunun üzerine, Temel daha da hiddetlenip, tepedeki o bağıran haylazlara doğru koşup tepeyi tırmanırken; fırsat kollayan haylazlar da Fadime’nin yanına varıp, sıkıştırmaya başlarlar… Temel, tepeden Fadime’ye doğru baktığında, iki kişinin Fadime’yi taciz ettiğini gördüğünde, kafasını sağa sola sallayarak; “Hakikaten köftehorların dediği doğruymuş…Buradan aynen dedikleri gibi görünüyor:))!!??..” demek durumunda kalır…
***
Sevgili okurlar;
Şimdi asıl konumuza dönebiliriz…
“YÜKSEĞİ” Erdoğan eliyle kaldırılarak, HSK “HAKİMLER SAVCILAR KURULU” na dönüştürülen ve “kara kaplı kitap” ta, gücünü Anayasa’dan aldığı yazılı olan bu kurul 13 üyeden oluşmaktadır… Adaleti temin ve tesis etmek üzere iki daire şeklinde hizmet verdiği ifade edilen bu kurulun başkanı, politik patentli Adalet Bakanıdır. Adalet Bakan yardımcısı ise bu kurulun doğal üyesidir.
HSK ile ilgili olarak yakın zamanlarda, yazılı ve görsel basından öğrendiğimiz bir haberi aktararak söze devam edeceğim…
Hatırlayacaksınız; HSK tarafından; 940 hâkimin ve 439 savcının atanması nedeniyle, düzenlenen kura törenine video-konferans yoluyla katılan Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, “hak-hukuk-adalet” üzerine altın öğütlerde bulunarak aynen şöyle seslenmişti:
“Hâkim, bağımsız olmalıdır… Savcı adaletten şaşmamalıdır… Adalet adamlığı yücedir… Vicdan önde gelmelidir… Kanun zulüm aleti olmamalıdır…”
Ne kadar anlamlı, ne kadar milli, ne kadar insani ve ne kadar ilmi bir konuşma değil mi?!.
“Hak-hukuk-adalet” üzerine altın öğütlerde bulunan Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı adeta yalanlarcasına, hatta sabote edercesine haberler duyduğumuzda; hayıflandık doğrusu!!..
Haber şöyle: Hakimlerin ve savcıların atamalarında ve kura çekimlerinde “kayırma, kollama, taraf tutma ve daha ilk başta adalet anlayışının kadük edildi… Ve eski adalet bakanının, eski AKP milletvekilinin, eski emniyet müdürlerinin, adalet bakanlığı eski müsteşarlarının ve kayıt dışı ortağı MHP’nin gösterdikleri isimlerin kesin listede yer almıştır…”
Sevgili okurlar;
Oldu mu yani! Bu yapılan hukuksuzluklar herkesten önce; “Hâkim, bağımsız olmalıdır… Savcı adaletten şaşmamalıdır… Adalet adamlığı yücedir… Vicdan önde gelmelidir… Kanun zulüm aleti olmamalıdır…” öğütlerinde bulunmuş olan Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adalet anlayışını zedelemiştir:))!!??..
***
Külliyede, her konuda onlarca danışmana kallavi paralar ödenmekte iken; Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, hukuk ve benzeri alanlarda doğruya yönlendirecek donanımlı, idealist ve vatansever bildiğimiz (?!) bu danışmanlar hiç mi öngörüp müdahale etmezler??!!.. İçinde yaşadığımız bilgi ve elektronik çağın gereklerine uygun olarak hareket etmek; söylemlerle eylemlerin örtüşmesinde rehberlik yapmak bu kadar mı zor??!!..
Yoksa, 18 yıldan bu yana her alanda olduğu gibi hukukta da sürdürülen hatalar, bilinçli mi yapılmakta?!.. Yoksa bunca yanlışların, bunca hataların ve bunca hukuksuzluğun gerisinde başka bir irade mi vardır?!.. Eğer böyle bir tehlike ile baş başa kalınmışsa, kim veya kimler tarafından olduğunu cevaplamak, icranın başındaki iktidar mensuplarının görevi olmalıdır?!..
İşin şakası bir taraf da, yasamanın Kâbe’si olan TBMM’nin askıya alınmış tüm yetkileri; dünyada eşi benzeri olmayan ve ucubeliği kısa sürede anlaşılan “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” nde toplanmışsa; buna rağmen, 1379 hâkimlere ve savcıların atama ve kura törenlerinde halen Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından; “Hâkim, bağımsız olmalıdır… Savcı adaletten şaşmamalıdır… Adalet adamlığı yücedir… Vicdan önde gelmelidir… Kanun zulüm aleti olmamalıdır…” ahkâmı kesilebiliyor ve alkışlanıyorsa; et değil; tuz kokmuş demektir??!!.. Ve hukuki hataların bilinçli (?!) yapılmasına, bir başka iradenin at oynatmasına ve istediklerinin korunup kollanmasına devam edilecek demektir!!.. Vesselam…
***
“Adalet” üzerine vaaz veren imamın
Abdesti şüpheliyse (?!) söylemi riya kokar
Şaibeli işleri, mubah gören imamın
Ameli, akıbeti, eylemi riya kokar
***
Halis niyetle olur adalette ilahi
Hinlik yapan her kimse, iflah olmaz vallahi
“Kuran’ı baştan sona hıfzettim” dese dahi
Lanetlik kişilerin selamı riya kokar
***
Riya üstüne riya ekleyip, katan kulun
“Uydurulmuş din” ile hamaset satan kulun
Ayıbından dolayı battıkça batan kulun
“Hak, adalet” üstüne kelamı riya kokar
***
Güvenilmez olmuşa (?!) sen itibar edersen
Aymazlık halin ile yanlış yola gidersen
Bin bir surat taşıyıp; “kimseler bilmez” dersen
İçinin çürüğünden (?!) ihramı riya kokar
Ali DAL