Atayurt Gazetesi -
$ DOLAR → Alış: 32,32 / Satış: 32,45
€ EURO → Alış: 34,62 / Satış: 34,76

CÜLUSLARA– KAYIK SEFALARINA- HELVA GECELERİNE KARŞI; HALKIN DEMOKRATİK DEVRİMİ 

Halil Yılmaz Hıtmiye
Halil Yılmaz Hıtmiye
  • 08.04.2024
  • CÜLUSLARA– KAYIK SEFALARINA- HELVA GECELERİNE KARŞI; HALKIN DEMOKRATİK DEVRİMİ  için yorumlar kapalı
  • 61 kez okundu

Antakya- Atayurt Gazetesi

Değerli Okurlarım!

24 Mart 2024 tarihli yazımı, “Tarih Bize, bu kan ve gözyaşı dolu karanlık girdap Radikal İslamcı ve Irkçı Faşizan örgütlü yapıdan kurtulmanın; ancak öngörülü, ufku açık, Analitik oylumlu bir ortak beynin bütün akıl derinliğiyle Antiemperyalist düzlemde; sağdan – sola ülkenin bağımsızlığından; demokrasiden yana olan bütün demokrasi güçleri yurtseverlerin örgütlü mücadelesinden geçtiğini göstermiştir.” diye bitirmiştim.

Yukarıdaki tespitten yola çıkarak 31 Mart yerel seçimlerinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin Üniter yapısından- Bağımsızlığından yana olan Solcu ve Sağcı tüm yurtsever demokratlar; ülkenin kötü gidişine dur diyecek olan siyasi partilerin başaramadığını; sandıkta Kendileri başarmış, Kurtarıcı ve Kurucu Atatürk’ün CHP’sine ağır bir sorumluluk yüklemiştir.

Değişim ve dönüşümün Lideri Özgür ÖZEL’in başlattığı “Türkiye İttifakı” şiarı, Halkta karşılık bulmuş; sağduyulu Halkın sandıkta yerine getirdiği tarihsel sorumluluğu, Türkiye Cumhuriyeti Devletini uçurumun eşiğinden almıştır.

Çünkü 31 MART Seçimleri, nikah masasında evlilik akdini imzalayıp zifaf gecesi kaçan; 6’lı Masa Bileşenlerinden İYİ PARTİ lideri- Özübaşımcı AKŞENER’i ve diğerlerini “Muhalefete, Muhalefet Etme” politikaları nedeniyle hepsini yarış dışı bırakmıştır.

Anadolu Halkı, Moğol İstilalarından Timur Lenk’in vahşetine; O’nu aç, sefil, çağının çok gerisinde bırakan; yağma ve talan üzerine kurulu Osmanlı Hanedanlığının cepheden cepheye koşturmasına kadar çok acılar çekmiş bir Halktır.

Bütün bu tarihsel yaşanmışlıklardan dolayı Anadolu Halkının 2 canı oluşmuştur:

  1. Gerçek olan canı- ölümlüğü, 2- Acılarla mayalanmış sabrı:

Dünyada hiçbir Halk, Anadolu Halkı kadar sabırlı bir yüreğe ve tine sahip değildir. Canını alabilirsiniz fakat sabrını alamaz ve kolay kolay tüketemezsiniz. Anadolu Halkı, sabrının ne zaman tükeneceğini Kendisi de bilmez.

“Dünya Lideri, Mideri” tanımaz. Kurtarıcı ve Kurucu Ata’sının Kuvayı Milliye’de yaptığı gibi sabrı tükendiği an Bismillah der, El Çırpar, Ayağa Kalkar; yurdun her bir köşesinde “Çoban Ateşleri” yakar. Düğünlerde Horon teper, Halay çeker gibi döne döne savaşır.

100 yıllık cumhuriyet yaşamı, 80 yıllık da Demokrasi deneyimi olan Türk Halkının bu dip dalgası – tsunami uyanışının ötesinde, bir demokrasi devrimidir.  Bu Demokrasi devrimini iki düzlemde değerlendirmek gerekir:

  1. Demokrasi Devriminin Nedenleri:

1)AKP- Anonim Şirketinin iktisadi politikaları sonucu mutfaktaki içi boş tencerenin yangın çıkarma ısı derecesine ulaşması… 2) AKP- Anonim Şirketinin sadece kendilerine oy verenleri yurttaş- Milli İrade sayması… 3) Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı… 4) Emeklilerin ve emekçilerin açlıkla baş başa kalması… 5)Senin yerine ben düşünürüm diyerek biat etmesinin istenmesi… 6) Onun yumuşak başlı koyun sürüsü sayılması… 7) İşsizlik, Hukukun ve Adaletin ırzına geçilmesi… 8) Tek Adamlık üzerinden “Devlet Benim”- Kutsal Mazlumluktan Makyavelist (İktidar İçin Her Yolu Mubah Saymak) Kutsal Zalimlik Otokratik- Despotizm- sultanlık yönetim aşamasına geçilmek istenmesi… 9) Devletin bütün kurum ve kuruluşlarının çürümesi – çöküşü ve  AKP – Anonim şirketine dönüşmesi…// 10) Parti devletine, ayrımcılığa, kayırmacılığa…// 11) Devlet adamlığı niteliği taşımayanların 3-4 maaşla görevlendirilmesi…// İtibardan Tasarruf Edilmez…// 12) Devlet malının talan edilmesi…// 13) Cumhuriyetin bütün birikim ve değerlerinin satılması…// 14) Gençleri umutsuzluğu düşüren ve Ortaçağ karanlığına götürecek eğitim sistemi…// 15) Her biri ayrı bir din uyduran ve içi “Karadul” dolu tarikatlara…// 16) Sultanizmi – diktatörlüğü getirecek Yeni Anayasaya yapma…// 17) Demokrasinin ruhuna ters düşen Kayyum atama…// 18) AKP- Anonim Şirketinin İslamiyet’i Siyaset- Ticaret- Tarikat = Din Bezirgânlığı gibi Hükümet Dinine çevirmesi…// 19) Yetişmiş beyin gücünün ülkeden kovulmasına; Ortaçağ artığı göçmen sürüsünün ülkeye çağrılmasına…// 21) Bir Cumhurbaşkanına yakışmayan “Rezil, Çöplük, Çukur, Vandal, Sürtük, Zibil, Sefil, Terörist, Pislik, Eşkıya, Geri Zekalı, İki Ayyaş, Ananı da Al Git, Ahlak Yoksunu, Cibilliyetsiz, Müsvedde, Vatan Haini (Her Ne Kadar Vatan Haini Kavramı, Çok Kan Kaybetse de…)” gibi söylem ve eylem anlayışına demokratik bir isyan, bir başkaldırıdır.

  • Bu Demokrasi Devriminin Mesajı:

Halkın bu demokrasi devrimi mesajına şu tespiti yaparak devam edelim:

Halkın bu Demokratik Devrim mesajının özü, Kurtarıcı ve Kurucu CHP’nin Atatürk İlkeleri ışığında; Parlamenter Sisteme dönüp devletin bütün kurumlarının “YAPISAL DEVRİM” ile yeniden inşasıdır…

Bütün renkleriyle Anadolu Halkının aşına ve ekmeğine kan ve gözyaşı doğranmak amaçlı, Emperyalizm tarafından kurulan AKP – Anonim Şirketi Devleti; Cumhurbaşkanından Bakanına, Valisinden Kaymakamına, polis şefinden komutanına kadar bir devlete karşı kazanılmış Halkın demokratik zaferdir.

Bu yerel seçim sonuçları, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkma projesi olan Emperyalizmin güdümündeki 21 yıllık AKP- Anonim Şirketine karşı; bir dip dalgası- Tsunamisi- Devrimidir. Bu dip dalgası, demokrasi devrimi; ülkeyi işgalden kurtaran ve Cumhuriyeti kuran CHP’nin omuzlarına; Cumhuriyetin 2. yüzyılında ağır bir sorumluluk yüklemiştir.

Halkın CHP’ye yüklediği bu tarihsel sorumluluğu, Kurtarıcı ve Kurucu Parti CHP; çok iyi değerlendirme zorunluluğu dışında hiçbir şansı- seçeneği yoktur.

Kuvayı Milliye’de olduğu gibi CHP’nin işi çok zordur. Çünkü Halk O’na, çivisi çıkmış, bütün kurum ve kuruluşlarıyla çürümüş, Hazinesi tamtakır; dış borç yükü doğacak çocukların geleceğine ipotek koyacak kadar ağır olan bir ülkeyi, yeniden kurmak görevini yüklemiştir.

CHP’nin ilk işi, Cumhuriyetin mayası olan kültürel ayrıştırmayı ve kayırmacılığı ortadan kaldırarak birlik, beraberlik ve çok renkli kardeşlik iklimini sağlamak amaçlı; siyasal dinci ve etnik yaşam dayatması yerine; Laik- Seküler Ahlak yaşam anlayışı inancını ve Kamu Ekonomisini yeniden kurarak Halka güven aşılamaktır. Bu nedenle CHP, Serçe Yürekli, sağdan medet uman değil; Atatürk yürekli, antiemperyalist ilkeli ve ufku geniş olmalıdır.

AKP- Anonim Şirketi Devleti, Aleyhine sonuçlanan 31 Mart demokratik seçim sonuçları zaferini; Boğazlamak amacıyla Toplumsal- Ulusal Barışı Dinamitlemek yolunda- toplumun nabzını yoklamak NEMRUT ve DEHAK’lığına (Van… Seçim Sonuçları) devam ediyor ve edecek. Ele geçirdiği mevzileri- devleti, demokratik biçimde bırakmayacaktır.

Çanakkale’den Sarıkamış’a, Yemen Çöllerinden Kuvayı Milliye’ye kadar; Dünyanın en büyük ve en renkli çiçekleriyle bezenmiş Anadolu Mezarlığında; yan yana kefensiz yatan Kürt’ü, Türk’ü, Arap’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si; iç barış ve huzurun teminatı Demokrasiyi, Hukuku- Adaleti- İnsan Haklarını ve ulusal gelir dağılımını ayakları üzerine yeniden oturtmalı; jeopolitik, jeostratejik ve jeoekonomik Türkiye Cumhuriyeti Hinterlandının yüklediği kaçınılmaz sorumluluğun görevi gereği, uluslararası ilişkilerini; özellikle bölge ülkeleriyle güvene dayalı, dostane, karşılıklı çıkar düzleminde yeniden kurmalıdır.

31 Mart seçimlerinden büyük bir zaferle çıkan Kurucu parti CHP, yerel yönetimlerde ülke nüfusunun 0/0 62’sini yönetecek.

1977’den bu yana ilk kez 1. Parti olan CHP; günümüzde Kapitalist sistemin toplumumuzda ve doğada yarattığı rant tahribatına; alternatif bir yönetim biçimi olan Kamucu- Halkın çıkarlarını temel alan Toplumcu Belediyeciliği uygular, ülkenin kentlerindeki hiçbir yurttaşı yazgısıyla baş başa bırakmaz ve Atatürk Cumhuriyeti’nin Kimsesizlerin Kimsesi olduğunu, ülkede yaşama geçirmek amacıyla Dünyanın 2. büyük ekonomisine sahip ÇİN gibi; Atatürk’ün Kamu Ekonomi Modelini (KEM) uygular; ulusal geliri, tüm Halka adilce dağıtacağına yurttaşını inandırırsa;

İşte o zaman, Kurtarıcı ve Kurucu Yüce Atatürk’ün düşünsel mirası- kalıtı olan bilim- beden ve beyin gücü emeğin kurtuluşu gerçekleşmiş ve Türkiye Cumhuriyeti; bilinçli- uygar insanlar diyarı olur ve ancak o zaman yerel yönetimlerdeki iktidarını, ulusal iktidara taşıyabilir CHP.

NOT- : İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yeni görevine, Kamusal Alan olan makamında; İslami Ritüel ile başlaması, TC’nin LAİKLİK ilkesine aykırıdır. Şiddetle kınıyorum.

Halil Yılmaz – Hıtmiye

        Eğitimci – Şair – Yazar

         www.hitmiye.com

Suha_6331@hotmail.com

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ